Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, 30 Ağustos resepsiyonunda taktığı, üzerinde Atatürk'ün resmi ve imzası olan kravat hakkında şöyle demiş:
"Bir defilede hediye olarak vermişlerdi.
Bu kravat alelade bir günde takılmaz. Ben de bugün takmayı uygun gördüm."
Okur meraklı! Soruyor: "Paksüt'ün kravatı hakkında ne düşünüyorsunuz?"
Efendim, olayı gazetede görür görmez kahkahayı patlattım.
Sadece estetik bir değerlendirme sonucu püskürmedi bu ani tepki, aynı anda çok sayıda çağrışım da üşüşüverdi zihnime.
Birkaçına değinmek isterim:
Paksüt'ün taktığı kravatın piyasa işi benzerleri hakkında biraz malumatım var.
Bizim gazetenin yakınındaki benzin istasyonunda satılıyor bunlardan. Yakın tarihe kadar tanesi 20 liraydı.
Çeşit çeşit oluyorlar. Serileri var.
Örneğin: Atatürk'ü tek başına gördüklerimiz... Bunlar siyah/beyaz ya da renklendirilmiş resimler olabiliyor... Ayrıca Atatürk'ün birçok görüntüsünden kolaj yapılmış olanlar var... Sadece Atatürk imzalılar var sonra... Bazılarında Anıtkabir görünüyor... Kimi bunların hiçbirinden vazgeçememiş; hem Atatürk'ün başı, hem imzası, hem de Anıtkabir yer alıyor. (Ölümü çağrıştırdığı için sevemedim.)
Benim favorim ise üzeri parlak taşlarla işlemeli olup 40 liraya satılanları. Kim alıyor, nerede takıyor çok merak ediyorum. (Fotoğrafa bakın.)
Tekrar Paksüt'e dönersek: Doğrusunu isterseniz ben 'kravatlı' yani 'sivil' bir Atatürk resmi beklemezdim.