Haber ilginç: "ABD kökenli arama motoru Google, haritalarında askeri bölgeleri açıkça gösterirken... Rus Yandex firması ise aynı bölgeleri karartılmış olarak gösteriyor...
"Daha önce Genelkurmay Başkanlığı'nın şikâyeti üzerine Yandex firmasına 2565 Sayılı Askeri Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu'na muhalefet suçundan ceza verilmesi için dava açılmıştı.
"Bunun üzerine Yandex yetkilileri Türkiye'deki askeri kurumların bulunduğu bölgelere karartma uygulaması başlatmıştı."
Haber sadece iki firma arasındaki uygulama farkını gösterdiği için ilginç değil. Olayın kendisi başlı başına mantıksız... Nedenini anlatayım...

Sürekli ebelenme hali
Atatürk'ün "İstikbal göklerdedir" diye bir lafı yok aslında. (Ben olduğu iddia edilen tüm konuşmalarına baktım, bulamadım. Bilen göstersin, düzelteyim.)
Evet, yok ama fark etmez... 1910'lardan itibaren bu tip laflar ediliyordu ve söyleyenler hiç de hayal kurmuyordu. Mesela Picasso'nun 1912'de yaptığı ve üzerinde "Geleceğimiz havada" yazan ("İstikbalimiz gökte" diye de okuyabilirsiniz) bir kolaj-tablosu vardı.
Amerikalı Wright Kardeşlerin 1903'te ilk motorlu ve insanlı uçuşu gerçekleştirmesinden beri uçak teknolojisi hızla ilerliyordu...
O zamanlar insanın vizyonu balon, uçak ve füze ile sınırlıydı. Yörüngeye oturtulup, dünyayla birlikte dönmesi sağlanan insan yapısı uydu ('suni peyk' denirdi eskiden) fikri daha sonra gelişti... Ve aldı başını gitti.
Bugün dünya çevresinde uydusu olan devletler, kilometre hesabını çoktan geçtik, diğer ülkeleri santimetre karesine kadar gözetliyorlar.
Sadece devletler de değil... Özel sektörün de sürüyle uydusu var yukarıda aynı işi yapabilen. Google'a girdim mi, bizim apartmanın damını görebiliyorum.

Geçen yüzyılın devleti
Teknoloji bu seviyeye gelmişken bizim askeri bölgelerde hâlâ "Fotoğraf çekmek yasaktır" yazıyor. Askeri bölge derken kritik üsleri filan kastetmiyorum.
Geçenlerde İstanbul Kasımpaşa'ya düştü yolumuz; oradaki askeri alanın duvarında yazıyordu. Genç-yaşlı arabadaki herkes o yazıyla dalga geçti.
Elâlem uydularıyla albayımın kafasındaki keli bile görürken, bu yazı neyin nesi? Sadece kendi sıradan vatandaşına uyguladığın anlamsız bir kısıtlama.
AVM girişlerindeki Nasreddin Hoca'nın türbesi misali güvenlik kontrollerini hatırlatıyor: AVM'nin lokanta ve mağazaları bıçak dolu ama güvenlik bıçak arıyor.
Haliç'in karşı kıyısına geçin. Teleobjektifli bir fotoğraf makinesiyle askeri bölgeyi fotoğraflayın.
İsteyen alanın üstünden video çeken dron da uçurabilir: Uçaksavarla indirecek halleri yok ya! (Zaten orada uçaksavar yok.)
Toparlarsak... Çağdaş teknolojiye uyum sağlamada bizim devlet de acayip dengesiz. Bazı alanlarda hiç fena değil, bazı alanlarda ise geçen yüzyılın ilk yarısında kalmış durumda.
"Fotoğraf çekmek yasaktır" ibareleri de bunlardan biri: Bilmeyende "Güvenliğe önem veriyoruz" aldatmacası yaratmaktan başka işe yaramıyor.
Haa, unutmadan, bir de yüzme havuzlarını ve çevresinde güneşlenen apoletsiz hanımları gözden ırak tutuyor.