Özlem AVCI - İlker GEZİCİ - Merve YURTYAPAN Oyuncu Tuvana Türkay'ın başrol oynadığı 'Sen Sağ Ben Selamet' filmi bugün izleyiciyle buluştu. Filmde bir gorille dost olan 'Doğa'yı oynayan Türkay mutfakla da çok ilgili olunca onunla mutfağa girip pizza yaptık. Sohbetimiz sırasında oyuncuları da eleştiren Türkay 'Bizim camiada kimse yaşını göstermek istemiyor. Ben 18 yaşında anneyi oynadım. Oyunculuk, kuralları olan bir meslek değil' dedi. Merve YURTYAPAN Bir yıl sonra çocuk sahibi olmak istiyor Son dönemin aranılan oyuncuları arasında yer alan Tuvana Türkay, en samimi ve sıcakkanlı ünlülerden. Buluşma saatimizden önce gelip mekanda hazır bulunan oyuncu, enerjik bir şekilde bizi karşılıyor. Güleryüzlü, bir dakika bile yerinde duramıyor, her şeye pozitif yaklaşıyor. Yemek tutkusunu öğrendiğimiz için de başladık birlikte hamur açmaya. Ardından da yaptığımız pizzaları yedik ve kahkahalar eşliğinde sohbet ettik. Hayvanlara olan sevgisini anlatan Türkay ile konuşmamız bir anda insanlardan gördüğü zararlara geliyor. Güzel oyuncu yaşadıklarını şöyle anlatıyor: 'İnsandan daha kötü bir canlı yok! Hiçbir şey bana insanın verdiği zarardan daha büyüğünü veremez. Kendimi kalabalıktan soyutladım. Arkadaş çevrem az. İş yapacağım insanlar da ne kadar az olursa, o kadar iyi. Bir teklif geldiğinde önce kadroya bakıyorum, çığırından çıkmış birini görürsem hoşuma gitmiyor. Bu durum bir işi tercih edip etmememde çok önemli oluyor. Benim hayat enerjim kalabalık ortamlarla uyuşmuyor. Ben daha çok sakin hayatı seviyorum. Ailemle yaşıyorum ve evcimenim. Eve gittiğim zaman ışığın açık olmasını, birisinin evden beni uğurlamasını seviyorum.' Türkay, ev işleriyle de arasının çok iyi olduğunu şu cümlelerle anlatıyor: 'Eve bir ablamız da geliyor ama 'Sen çalış, ben oturayım' demem. O başka bir şey yapar, ben başka. Ablam mesela bazen beni sabah 05.00'te kaldırıp 'Bulgur pilavı yap' der. Bulgurcu başı diyorlar bana.' 'KALBİME GÖRE İŞLER GELİYOR' Çocuklardan bahsettiğimizde ise Türkay'ın gözlerinin içi parlıyor ve en kısa sürede bir bebeğinin olmasını istediğini söylüyor: 'Bir anda çıldırıp 'Evlenip çocuk yapmak istiyorum' diyebilirim. Asla hemen verdiğim kararlardan pişman olmam. Çocuk deyince içimde farklı bir enerji oluyor. Bu enerjinin geçmesini istemiyorum. 30 yaş bu hayalim için çok geç. Bir sene sonra çocuk sahibi olmayı çok isterim.' Güzel oyuncu, geçtiğimiz aylarda bir filmde daha rol aldı. 'Olanlar Oldu' filminde Ata Demirer ile kamera karşısına geçen oyuncu, bunun kendisi için çok keyifli bir deneyim olduğunu söylüyor. Türkay, 'O filmin giriş gelişme ve sonucuyla ilgili sürprizler yaşadım. Keyifli bir çalışma oldu benim için. Evrene doğru enerjiler veriyorum ya da doğru yerlerde duruyorum; o yüzden hep kalbime göre işler geliyor' diye konuşuyor. ÖZLEM AVCI Haşereler dışında hiçbir hayvandan korkmuyor 26 yaşında cici-bici bir oyuncu Tuvana Türkay. Tanıştığımız andan itibaren pozitif enerjisiyle tüm sorularımızı içtenlikle yanıtladı. Konu güzelliğe gelince Türkay; Arzum Onan gibi küçük suratlı, narin, zarif ve doğal kadınları çok beğendiğini söylüyor. Ancak Türkay, estetiğe de karşı değil. Türkay bu konudaki düşüncelerini şöyle anlatıyor: 'İleride mesleğimi etkilemeyecek şekilde botoks ve dolgu yaptırabilirim. Sonuçta görsel bir iş yapıyorum. Ama bu kendi yaşımın rollerini de aksatmayacak şekilde olmalı. Bizim camiada kimse yaşını göstermek istemiyor. Ben zamanında anneyi oynadım, hem de 18 yaşında. Hep kendimden 10 yaş büyük birini oynadım. Benim öyle takıntılarım yoktur. 'Bu yaşta anneyi oynarsam, dönüp tekrar liseliyi oynayamam' diye bir şey yok. Oyunculuk, kuralları gerektirecek bir meslek değil. İnsanların saçma tabular yaratmaması lazım.' 'Sen Sağ Ben Selamet'te 'Doğa' karakterini canlandıran Türkay filmle ilgili şunları anlatıyor: 'Doğa' filme de çok yakışan bir isim oldu. Film genelde ormanda geçiyor. Ben ok filan atıyorum. Ben zaten daha önce de ok atıyordum. 'Okçuluk dersleri alman gerekir' dediklerinde gülmeye başladım. Oynadığım projelerde yapmam gerekenleri daha evvelden yapmış oldum; bu güzel tesadüf. Kendimi geliştirmeyi seven biriyim ve bunun ekmeğini yiyorum. Film, fragmandan daha eğlenceli. Filmdeki en yakın arkadaşım goril.' Sohbetimiz sırasında hayvanlardan korkmadığını belirten Tuvana Hanım, 'Sadece haşerelerden korkmuyorum da huylanıyorum' diyor. İLKER GEZİCİ Yaşamak için yemiyor yemek için yaşıyor En favori yemeğinin pizza olduğunu öğrendiğimiz Tuvana Türkay'la bir araya gelip pizza yaptık. Türkay boğazına düşkün olsa da her zaman fit fiziğiyle dikkat çekmeyi başarıyor. 'Nasıl oluyor da bu kadar fitsiniz?' diye sorduğumuzda şöyle yanıt veriyor: 'Biraz genetik faktörler de var. Boğazımdan kısmıyorum, canım çektiyse gecenin ikisinde de pizza yerim. Ben yaşamak için yemiyor; yemek için yaşıyorum. Tabii haftanın her günü spor da yapıyorum. Pilatesi seviyorum. Spor yapmadığım gün kendimi kötü hissediyorum. Hiçbir şey yapamamazsam yürüyorum. Hele çalışıyorsam bir deri bir kemik oluyorum.' Türkay mutfakla arasının iyi olduğunu anlatmaya devam ediyor: 'Annem çok güzel yemek yapıyor. Zeytinyağlıları ondan öğrendim. Ben de bu konuda çok hevesli biriyim zaten. Salçanın, soğanın ve sarımsağın girdiği her yemeği severim. Biraz gelenekçiyim. Türk mutfağını çok seviyorum. Mesela fellah köftesi; içine et girmeden bulgurla yapılan bir yemek. Patates kavurmaya bayılırım.' 'ÜNLÜ GİBİ DEĞİLİM' Türkay burnu havada biri değil. Samimi, sempatik ve çabuk kaynaşan bir yapısı var. 'İnsan kendini beğenmezse çatlarmış. Ben de her insan kadar kendimi beğeniyorum' diyen güzel oyuncu, 9 yaşından beri oyunculuk yapıyor. Reklam filmleriyle başladığı kariyerinde sağlam adımlarla ilerlemeye çalışan Türkay, kendisini ünlü gibi hissetmediğini şöyle anlatıyor: 'Yaptığım mesleğin şanını şöhretini kullanmıyorum. Olduğum yerin, yaptığım mesleğin kontenjanını kullanan biri olmadım. Bir yere rezervasyon yaptırırken adımı söylesem belki daha farklı olacak ama buna tenezzül etmiyorum. Kendimi ünlü gibi hissetmiyorum. Ben oyunculuk yapan biriyim. Yolda birinin benimle foto çektirmesi neden bir ayrıcalık yaratsın ki.'