Hayatım boyunca duyduğum en acayip olay bu diyebilirim. Korku filmi, gerilim romanı gibi... Hatta beyaz perdede izlesek, senaristin ve yönetmenin abarttığını düşünüp gerçekçi bile bulamayabiliriz.
Ama Kahramanmaraş'taki o evde yaşananlar gerçekti.
Yaşları çoktan kemale ermiş dört genç insan, ikisi kız ikisi erkek dört kardeş, 'hadi bize eyvallah' deyip kendilerini dört ayrı odaya astılar.
Sebep, çok sevdikleri ve çok bağlı oldukları annelerinin kısa bir süre önce ölmesiydi.
Yani bunlar, babanın bize söyledikleri...
ÇOK ACAYİP ÇOK!
Başka birinden bilgi almak mümkün değil! Çünkü altı kişilik Sağocak ailesinin görüştüğü ne bir akraba, ne bir arkadaş varmış.
Onları kimse tanımıyor.
Özelikle dört çocuk ve anne bir evin içinde hiç kimseyle görüşmeden, konuşmadan iletişim kurmadan yaşamış bunca yıl.
Çok acayip çok!
Acaba yaşanan bu duruma, bir psikiyatr "Ne der?" dedim ve Dr.
Zeki Yüncü'nün numarasını çevirdim.
Dr. Yüncü, öncelikle net bir yorum için ailenin yakın çevresiyle görüşmek gerektiğini, gazetelerden öğrendiklerimizle pek bir sonuç elde edilemeyeceğini söyledi. Yüncü şöyle konuştu:
![](http://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Peki 'Oedipus kompleksi' olabilir mi?'
'Oedipus kompleksi', insanı anlamaya yönelik hipotezlerden biri.
Bir hastalığın adı değil! Kesin bir şey söylenemez, ama yine de bu olayda odipal bir durum varmış gibi görünüyor.
![](http://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Hepimiz, annemizi çok seviyoruz. Tabii ki annenin kaybı her insanı, yaşı ne olursa olsun, çok derinden etkiler ama bu çocukları, intihara götüren şey gerçekten aşırı sevgi olabilir mi?
Normal süreçte bir insan doğumdan sonra, kendisini anneyle bir görür. Kendini anneyle bütün hisseder.
Zaman ilerledikçe bu durum annenin bir uzantısı gibi hissetmeye dönüşür.
En sonunda da bilinç iyice geliştiğinde çocuk annesinden tamamen ayrı bir birey olduğunu görür ve doğal süreç tamamlanır.
![](http://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Bu çocuklar ilk aşamada mı kalmış yani?
Olabilir. O ayrıştırmayı kafalarında yapamamış olabilirler. Hâlâ kendilerini annelerinin bir uzantısı, parçası sanıyor olabilirler. Yani "Annem varsa ben varım, annem yoksa ben de yok olmalıyım."
ŞİZOİD BİR HAYAT
![](http://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Aile çok kendi içine dönük yaşıyormuş. Anne baba da çocuklar da asosyal bir hayat sürüyorlarmış.
Anne-babanın çocuklarla beraber eve kapanmaları, bu durumu pekiştirebilir mi?
Artık modern terminolojide pek kullanılmayan bir terim var; 'Paylaşılmış psikoz'... Kişiler sürreal bir durumu birbirlerine anlata anlata, sürekli paylaşarak sonunda normalmiş gibi algılayabiliyorlar. Sanrısal bir süreci birlikte yaşıyorlar. Gerçeği algılayamıyorlar.
Bu olayda da durum böyle gibi görünüyor.
![](http://i.tmgrup.com.tr/i/bullet.jpg)
Son söz?
Bir haberden yola çıkıp teşhis koyacak değilim ama derin araştırma bile gerektirmeyen, bir gerçek var; aile şizoid bir hayat yaşıyormuş.
***
Psikiyatr görüşü böyle... Bu arada babanın dört evladının ardından üzülmediğini ve ağlamadığını okuyunca içimden "Ağlasan şaşardım" dedim ben de...
Neden bilmiyorum... Ve yıllarca o evin içinde neler yaşandı, gerçekten çok merak ediyorum.