Covid-19 pandemisi Delta varyantının yükselişiyle devam ederken maske kullanımı azalıyor ve hâlâ aşı olmayan bir kesim var. Bir yandan okulların açılması bir yandan da iş yerlerinin tam kapasite çalışmaya başlaması, aşı olma gereksinimi doğuruyor.
"Aşı oldun mu?" sorusu Covid 19 sonrası hayatın normal bir rutini haline geldi. Kendilerinin ve çevrelerindekilerin sağlığı için aşı olanlarla, bir sebepten aşı olmayanlar arasındaki gizli gerginlik de yeni normalin bir parçası.
NEDEN AŞIYI REDDEDİYORLAR?
Aşı olmayı reddeden veya henüz aşı olmayan kişilerin farklı nedenleri var. Amerika'da Haziran ayında yapılan bir ankete göre, aşı olmayanların öne sürdüğü başlıca gerekçeler;
■ Aşıların yeni olması ve çok hızlı piyasaya sürülmesi
■ Yan etkiler veya güvenlikle ilgili endişeler
■ Hükümete veya tıbba olan güvensizlik
■ İnsanların kendi bağışıklık sistemlerine güvenmeyi tercih ederek aşıların yararını sorgulaması
■ Yoğunluk nedeniyle aşı olmaya zaman bulamamak
■ Aşı uygulanan yerlere ulaşım zorluğu
■ Aşı olmaktan korkmak.
Yapılan farklı anketler karşılaştırıldığında hemen hemen benzer cevaplara rastlanıyor. Ayrıca aşılar ücretsiz olmasına rağmen maddi endişeler nedeniyle aşı olmadığını söyleyen oldukça fazla sayıda kişinin varlığı da anketler sayesinde ortaya çıktı.
HASTALIKLARI AŞI BİTİRİYOR
Ülkemizde 18 aydır pandeminin getirdiği olumsuzluklarla boğuşuyoruz. Sadece Türkiye'de değil tüm dünyada eski normale dönmek için savaş devam ediyor. Şu ana kadar pandemiyi kontrol altına almanın en net yolunun yaygın aşılama olduğunu görüyoruz.
Aşılandıktan sonra da Covid- 19'a yakalananlar olsa da bunların çok azının hastaneye kaldırıldığını veya hayatını kaybettiğini gördük. Son aylarda en ağır hastalıklar ve ölümlerse aşılanmamış kişiler arasında görüldü.
Yaygın olarak aşılanmanın birçok hastalığı neredeyse yeryüzünden sildiğini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Bu şekilde düşünüldüğünde insanların hâlâ neden aşı olmayı reddettiğini anlamak zor.
Eğer aşı daha erken geliştirilebilmiş olsaydı Delta varyantı ve ortaya çıkması muhtemel yeni varyantlar bugünkü kadar büyük bir tehdit oluşturmayabilirdi. Ve dünya çapında daha yüksek aşılanma oranları ile pandemi şimdiye kadar bitmiş olabilirdi.
Elbette aşı olmayanları suçlamak çözüm değil. Bazıları aşı hakkındaki fikirlerini değiştirebilecek gerçeklerle ilgilenmiyor. Ancak daha büyük oranda kararsızlar var ve yakın gelecekte aşı olmaya karar vermeleri muhtemel.
İçinde bulunduğumuz süreçte insanları aşı olmaktan alıkoyan pek çok nedenin üstesinden gelindi. Hâlâ bazı endişeleri olanlara da yardımcı olabilecek yöntemler var. Mesela yan etkiler konusunda çekimser davrananlar cuma öğleden sonra aşı olmayı tercih edebilir. Böylece olası yan etkileri dinlenerek atlatabilirler.
