O yıllarda hiçbir güzellik yaşamadım. Ebru Akel limuzine bindiğimde 'Semra Hanım ne hissettiniz?' dedi. Benim büyük ablam evlenirken, eniştem limuzinle gelin almaya gelmişti. Ben bunu televizyonda görmüş bir ailenin çocuğu değilim. İnanın her şeyin artılarını görmüş bir ailenin çocuğuyum. Televizyonda manevi olarak da maddi olarak da çok şey kaybettim. Başta İstanbul'da bir evim vardı, yok pahasına bir milyar taksitle evimi sattım. Neden sattım, evde duramıyordum. Oğlum vardı evin içinde duramıyordum. Helal olsun, gönülden gelerek sattım güle güle otursun alan ama üzüldüm.
Şimdi yok mu Allah'a şükür iki evim var üçtü birini sattım iki kaldı. Tekirdağ'da yaşıyorum. Kader diye bir şey var Allah bizim akıbetimizi bilerek oraya çağırdı. Ama insanlarda ne denli bir nefret var biliyorum. Ben her şeyin farkındayım Allah'ın adaleti şaşmaz. Benim oğluma bu şekil vesile olan kişiler müebbet hapse çarptırıldı. Allah'ın adaleti şaşmaz. Allah herkesin adaletini bu dünyada veriyor.
O yarışmaya katılmam oğlumun istediğiydi. Kader diye bir şey var. Olacakla öleceğe mani olamıyorsun. Ben evlatlarımdan memnunum mükemmel insanlar. O gün oğlumu gönderirken içime kötü bir şey doğmadı. Onlar beni çağırmıştı sunuculuk için, ben de 'oğlum sen git benim yerime' dedim. Oğlum gitti. Belki de bendim hedef bilemiyorum…
Takdiri ilahi ne olacağımızı biliyor muyuz? Ben sadece bu olayın Allah'tan geldiğine inandım. Ata'nın çevresinde kötü insanlar yoktu, olağan üstün bir yaşantıya sahip bir çocuktu. Akşam oldu mu ben çocuklarımı evime toplardım. Acı haberi doktor verdi. Beni bir doktor bey aradı henüz ölmemişti, 2 saat sonra vefat etti. Bu şekilde öğrendim.
SİNEM HİÇ ARAMADI
Ata vefat ettikten sonra Sinem beni hiç aramadı. Ben sert gibi görünürüm ama değilim... Şu var ki Sinem iyi bir kız çocuğu, iyi kalpli bir insan ama biz uyuşamadık. Sinem bana kırgın değil, ben de ona kırgın değilim.
Semra Yücel'in açıklamalarının arından programa telefonla bağlanan Sinem Umaş kendini şu sözlerle savundu: Semra hanım yalan atıyor, benim programda millete rezil etti. Kendisini lütfen melek göstermesin. 10 yıl sonra ilk kez konuşuyoruz. O zaman 19 yaşımdaydım ve kendimi savunamıyordum.
Kaç sene geçti, o zamandan bu zaman kadar bir kez bile 'Sinem'i kırdım, özür dilerim' demedi. Ben o zamanlar net hatırlıyorum bana yapmadığınızı bırakmadınız. Kendi kızı da var, bir anne başka bir annenin kızını bu kadar rezil eder mi? 15 yıl geçti bir kez bile özür dilemedi.