Aslında bazı değerleri kafamızda tam oturtup içimize sindiremediğimizden, önemlerini fark edemediğimizden kırıyoruz bazı potları. Ve konuyu takiben kalpleri...
Annelerimizin, anneannelerimizin zamanındaki 'terbiye' anlayışı da değişti tabii. Modernliğini kontrolsüzlükle, samimiyeti patavatsızlıkla, dürüstlüğü kabalıkla karıştırabiliyoruz çokça. 'Aman ayıp olur evladım' iç sesi de çekti gitti buralardan.
Tabii biraz da kelimelerin oyununa gelebiliyoruz. Kelime deyip geçiyoruz ama geçmemek lazım.
Tek bir kelimeyle köprüler yıkılabilir, kapılar kapanabilir, yollar ayrılabilir değil mi? Yine dön gel aynı fikir; "Senin ne dediğin değil, karşındakinin ne anladığıdır esas olan."
YANLIŞ KELİME SEÇİMİ
Sonradan görüntüleri izledim. Tarz tarz deliliğin hüküm sürdüğü, ekranların bir numarası 'Bu Tarz Benim'in eleme gecesinde Hülya Avşar konuk jüri üyesiymiş. Yıldız Tilbe taklidi yapan yarışmacıya "Yıldız'a benzememişsin, sen çok güzelsin" (Yani Yıldız çirkin, sen güzelsin, bızımla deyılsın!) eleştirisinde bulunup not kırmış.
Belki de Yıldız Tilbe'ye 'çirkin' demek istememiş ama kelimeler işte, yanlış seçimde sahibini duvara çivileyebilir.
Yıldız Tilbe de Twitter hesabından "Benim güzelliğimi kötü gözler göremez" girişiyle tweetler döşenmiş.
Kızmış, kırılmış... Kızmaz mı hiç, kırılmaz mı?
Yıldız Tilbe'nin güzelliği üzerine sayfalarca yazabilirim. Ondaki kalp, ondaki duygu yoğunluğu, ondaki ses, ondaki orijinallik, ondaki aşk kaç kişide var ki? Bambaşkadır Yıldız Tilbe.
Neyse...
Esasen sorun sadece H.A. bakış açısında değil; stüdyoda kim çıkıp itiraz etti ki bu sözlere?
Yarışmacı kız da, H.A. tarafından güzel bulununca eridi bitti, teşekküre teşekkür demedi, diyemedi.
ÇAĞIMIZIN ZAAFI
Çünkü güzellik ve hatta bir başkasından daha güzel bulunmak çağın zaafı. Kendimizden geçiyoruz genç, güzel bulunacağız diye.
Asıl güzelliği gözden kaçırarak, fark edemeyerek, görmezden gelerek, kenara iterek...
Size bir haberim var kızlar: Hani o kalıpladığınız, dış görünüşe, 36 bedene, pürüzsüz ciltlere yapıştırdığınız güzellik kayıp gidecek ellerinizden.
Hep daha güzeli, hep daha genci, daha çekicisi sıkıştıracak sizi köşeye.
Güzel bakmak, güzel görmek, güzel duymak işimiz olmalı önce.
