Hah, bu da süper gıcık kaptığım cümlelerden biri: 'Ohhh hayat sana güzel valla!' Senin mutluluğunu elinde patlatıp kendi mutsuzluğunu yüceltme, senin omuzlarına basıp soluklanma cümlesi.
Sanırsınız ki bir el yağda, bir el balda; kızlar üzüm yediriyor, erkekler hamakta sallıyor, süt banyolarında bıcı bıcı yapıyoruz. Sanırsınız ki; dert yok, tasa yok, kaygı yok, endişe yok, ödenecekler listesi yok, kırık kalp yok. Yine sanırsınız ki; hayat bize çelme takmıyor, kazık yemiyoruz, dolandırılmıyoruz, kandırılmıyoruz vesaire...
Yani, bu cümleyi kuranların demek istedikleri bunlar esasen: 'Sen iğrenç şanslısın, ben senin şansından dolayı tırmalamak zorundayım.' Neyse...
Yazın başından beri, şehrimizin dört bir yanında Nişantaşı Üniversitesi'nin 'Hayat Sana Güzel' sloganlı tanıtımı dikkatimi çekiyor. Ne müthiş bir okul sloganı! Bakın yine ayar oldum!
Çok merak ediyorum, Nişantaşı Üniversitesi'ne giren bir öğrenciye hayat nasıl güzel oluyor? Biri çıkıp anlatsın bana.
Mesela okul bedava mı? Vizesi- finali yok mu? Anne şikayetleri-baba yasakları son mu buluyor? Okuldaki uyuz tiplere tahammül etmen gerekmiyor mu, herkes ballı lokma tatlısı mı? Mezun olur olmaz öğrencinin işi, kalacağı evi, arabası falan hazır mı?
Ya anlatın bilelim ve susalım ya da şu komik reklamı kaldırıverin.
