"Nur Sürer silahlı sol örgüt lideriyle evli."
"Tarık Akan, sol görüşlü. Devrimcileri öven yürüyüşlere katılıyor."
Yok, bu bilgiler, fişlenmiş sanatçıların MİT raporlarından değil, 'Yeşilçam'dan Serpintiler' kitabından...
Yeni çıkan bu kitapla ilgili Akşam'dan Ali Ekber Ertürk'ün haberi aklıma geldikçe gülüyorum. Kitabı yazanlar, siyasi ve etnik ifadelerle tek tek fişlemişler oyuncuları.
EN KOMİK SAYGI DURUŞU
Çok garip bir kitap aslında!
Mesela "Bülent Ersoy'un sesi Japonya'da yapılan testler sonucu yüzde 100 kusursuz bulundu" gibi absürd bilgiler de yer alıyor. Neyse ki, Bülent Ersoy'un Japon devrimcilerle gazoz içtiğini yazmamışlar!
Kitabı asıl eşsiz kılan ise Kültür Bakanlığı'nın desteğiyle çıkması... Daha da kötüsü kitaba önsözü Ertuğrul Günay yazmış.
Aynen şöyle diyor: "Kitap esasen bir tarih çalışması olarak değil, Yeşilçam'a bir vefa çabası olarak da ele alınmalıdır... Sinema emekçilerine bir saygı duruşu niteliğindedir."
Bence bu kitap, asrın saygı duruşu olmuş! Galiba Ertuğrul Günay kitabı okumadan önsöz yazmış. Bahse girerim olay şöyle gelişti: Kitabı getirdiler Günay'ın önüne ve "Bakanım Yeşilçam emekçileri yazdı bu kitabı, siz de bir önsöz yazarsanız büyük bir jest olur" dediler.
BUBİ TUZAĞI GİBİ KİTAP
Günay da baktı kitaba şöyle bir; kitapta sanatçı fotoğraflarının yanında doğum tarihlerini ve yaşam öykülerini gördü ve aceleyle klişe ifadelerden oluşan bir önsöz yazdı.
Bu olay da Günay gibi her gün önüne imzalaması için yüzlerce evrak getirilen çok yoğun insanların başına gelir.
Aslında kitap tam bir bubi tuzağı. Çünkü özgeçmişler çok küçük puntolarla yazılmış. Ama hayat sürprizlerle dolu. Günay, o okumaya bile gerek duymayacağımız satırlardaki MİT raporlarını aratmayacak serpintileri görmedi.
Serpinti nedir yahu? Ne enteresan bir isim. Nükleer serpinti olur değil mi?
Yoksa kitabı yazanlar bir ipucu mu bıraktılar... Yoksa her şey planlanmış mıydı? Tamam, bu kadar eğlence yeter. Günay'a önsöz yazdıran kişi her kimse, muhtemelen yıllık izninin bir bölümünü kullanmaya başlamıştır.
Peki, kim bu kitabı yazanlar?
O da ikinci yazıda...
