Rıdvan Dilmen benim de çocukluk kahramanım.
Tapıyordum ona, Yesiç'in tekmesiyle sakatlanınca hüngür hüngür ağlamıştım.
Güven Sazak kadro dışı bıraktığında stat dışında "Rıdvan'ı kadro dışı bırakmaya kimsenin gücü yetmez" diye bağıranlardandım.
Futbolcuğunu anlatmaya gerek var mı? En iyiler arasında ilk 10'a girer.
ÜZÜLÜYORUM...
Ama futbol yorumculuğu için gönül rahatlığıyla tüm zamanların en iyisi diyebilirim. Çünkü onun gördüğünü kimse göremiyor.
Bunun kitap okumak, çok maç izlemek, futbolcu ya da antrenör olmakla da alakası yok. Ondaki Allah vergisi bir futbol zekası.
Niye mi yazıyorum tüm bunları?
Artık çocukluk kahramanımı TV'de izlerken üzülüyorum da ondan! Evet, her Fenerbahçeli gibi, o da çok üzülüyor. Şike var ya da yok, onu bilmem ama soruşturmayı kabullenmek bile birçoğu için zor. Ben de son dönemde yazdıklarıma bakıyorum; bazen gel gitler yaşamışım.
Ama bu da normal.
Manipülasyona da geldik. "Emenike'nin para sayarken fotoğrafları var" haberi yalan çıktı mesela!
Gaziantep maçında gelen 90+5'teki golü, tüm derbileri kazanışımızı düşünüyorum "Nasıl olur?" diyorum. Ama bilmiyoruz olabilir de...
İşte tam bu nokta Rıdvan da çoğu Fenerbahçeli gibi duygusal hareket edip "Hayır olamaz, mümkün değil" deyip Aziz Yıldırım'a sahip çıkıyor.
Tabii Rıdvan gibilerinin ayrıca bir vefa borcu var Aziz Başkan'a.
MİLYONLARA SESLENİYOR
Lakin, ya şike varsa? Ya Yıldırım herkesi aldattıysa? O zaman ne olacak?
Rıdvan Dilmen'in sarı basın kartı var mı bilmiyorum ama gazetecilerden bile daha çok objektif olması gerekiyor. Çünkü o, milyonlara sesleniyor. Tek bir lafı ya da hareketi, toplumda kanaat oluşturuyor.
Müthiş bir marka değeri olan bir insan, "Eğer Aziz Yıldırım Ergenekoncu ise, Aziz Yıldırım'la Metris'te yatmaya razıyım" derse, bir çuval inciri berbat eder!
Yıldırım'ın maskeleriyle sahaya girenlere de soruyorum; bir insan için nasıl böyle delicesine kefil olabilirsiniz? Bu durum Fenerbahçe'ye zarar veriyor. Hatta UEFA ile ilişkilerde en büyük zararı verdi!
YA ŞİKE VARSA?
İşte Rıdvan Dilmen'in de en büyük hatası bu; Aziz Yıldırım sevgisini sadece mesleki kariyerine değil Fenerbahçe sevgisinin bile önüne koyuyor. Yapılan Yıldırım'ı putlaştırmadır! Koskoca bir kulüp nasıl bu kadar bir insanın esiri olabilir?
Soruyorum size "Ya şike varsa?"
O zaman ne olacak? Madem bu kadar kendinizden eminsiniz, o zaman şike cezalarını indiren yeni yasayı neden ışık hızıyla yürürlüğe sokmaya çalışıyorsunuz?
Madem Yıldırım suçsuz, o zaman yasayı değiştirmeye hiç gerek yok!
Özetle benim gözümde artık Rıdvan Dilmen önce Aziz'ci, sonra Fenerbahçeli'dir.
Ama gerçek Fenerbahçeli değildir!
Gerçek Fenerbahçeli, futbolun adaletine ve dürüstlüğüne inanır. "Varsa hatam, kesin cezamı" der. Keşke küme düşseydik de efendi gibi maçlarımızı oynasaydık ve bunları yaşamasaydık.
Eğer ortada bir yanlış varsa ve bu yanlış Fenerbahçe Cumhuriyeti'nin ağırlığıyla ortadan kaldırılacaksa yazıklar olsun!