Eraslan, "Refah Partisi İl Başkanı olarak görev yapıyordum. Partimizin defterleri incelendi. Maliye Bakanlığının müfettişi, faturaların gerçek olduğunu ama 'inanılırlığı ve güvenilirliği yoktur' dedi. Bunu gerekçe göstererek 12 ay hapis cezasına çarptırıldım. O faturalar, Kırşehir Vergi Dairesine kayıtlı mükelleflerin kestiği, tamamen gerçek belgelerdi. Ancak asıl mesele sadece belgeler değildi. Milletin helal oylarıyla gelen iktidarı yıkmak için her türlü oyuna başvurdular. Siyasi Partiler kanunu ''partilerin hesabını anayasa mahkemesi denetler'' demesine rağmen Refah Partisi hesapları maliye bakanlığı tarafından incelendi. Defalarca itiraz etmemize rağmen mahkeme bildiğinden şaşmadı. Çünkü o günkü milli kadroların siyaset dışı kalması gerekiyordu onu yaptılar. 28 Şubat post modern darbesi hem Türk siyaseti için, hemde Türk hukukları için kara bir lekedir. Ben dahil 69 il başkanı arkadaşım ceza aldı. Başörtüsü yasağıyla öğrenciler, inançları nedeniyle memurlar mağdur edildi"

Bir babanın en çaresiz olduğu zamanları yaşadığını, yolunu gözleyen oğlunun gözyaşlarını silemediğini ifade eden Eraslan; "Bir baba için en büyük çaresizlik, evladının gözyaşlarının aktığı andır. 6 yaşındaki oğlum aylarca yolumu gözledi. Onun hakkını hiç bir zaman ödeyemezler. 28 Şubat, sadece siyasetçilere değil, onların masum ailelerine de acılar yaşattı. Haksız yere birlikte çok zor günler yaşadık. O günleri unutmak mümkün değil. 28 Şubat'ın mağduriyeti yıllar geçmesine rağmen hala devam ediyor" dedi.