Konya'nın Sarayönü ilçesine bağlı İnli Mahallesinde meydana gelen olayda Ahmet Kahraman, kendisinden haber alamayan yakınları tarafından evinde ölü bulundu. Kahraman'ın yapılan otopsisinde boyun bölgesinde kırıklar olduğu ve buna bağlı olarak hayatını kaybettiği tespit edildi. Polis, Ahmet Kahraman'ın evine olay günü torunu Mustafa Kahraman'ın geldiğini tespit etti. Mustafa Kahraman'ın üzerinde yoğunlaşan polis, Kahraman'ın annesini soba zehirlenmesi, babasını da intihar etmesi sonucu kaybettiği, bipolar bozukluğu rahatsızlığı bulunduğunu ve sürekli olarak ilaç kullandığını, dedesi ile de aralarının iyi olmadığını belirledi. Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen detaylı otopsi raporunda ise Ahmet Kahraman'ın tırnak aralarında boğuşma sırasında olduğu değerlendirilen torununa ait DNA örneklerine rastlandı. Bunun üzerine Konya Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alınan Mustafa Kahraman, cinayeti itiraf etti ve çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
'İTTİĞİMİ HATIRLIYORUM AMA BOĞDUĞUMU HATIRLAMIYORUM'
Mustafa Kahraman'ın 'üstsoy akrabayı tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı. Olayı anlatan Kahraman şunları söyledi: "O gün sokağa çıkma yasağı olduğu için polis ve jandarmaya yakalanmamak için arka sokaklardan dedemin evine gittim. Evde dedem tek başınaydı. Babaannem hastanede yattığı için durumunu sordum. Babaannen şimdimi aklına geldi diyerek küfür etti. Babaannemin durumunu sormak için neden böyle davranıyorsun deyince yine küfür etti. Ölmüş anneme küfür edip beni itti. Bende onu ittim ve yere düştü. Ondan sonra boğazını sıktığımı hatırlamıyorum. Daha önceki ifademde bana dedemin boğulduğunu söyledim bende boğmuş olabilirim diye kabul ettim" dedi.
'DEDEM BENİ HİÇ SEVMEDİ HEP DIŞLADI'
Amacının dedesini öldürmek olmadığını ileri süren Kahraman, "Dedemi tasarlayarak öldürmedim. Bir anlık gelişen bir olaydı. Dedem keşke ölmeseydi bende cezaevinde olmasaydım. Geçmişte bazı yaşanmışlıklar var ama ben dedeme kin gütmedim. Dedem beni hep dışladı, küçük gördü. 18 yaşıma gelince beni zorla evlendirmek istedi. Ben kabul etmedim. Sürekli üzerime geliyordu. Onun yüzünden bipolar bozukluk rahatsızlığına yakalandım. Tedavi gördüm. Öz annemi taciz etti. Annem öldükten sonra babamı zorla ikinci kez imam nikahı ile evlendirdi. O kadında bırakıp gitti. Babam bunalıma gidip intihar etti. Dedemle 10 yıl aynı çatı altında yaşadım keşke yaşamasaydım. Babamın maaşını aldığım için beni yanında tuttu. 18 yaşına gelince de evden kovdu. Olay nedeniyle pişmanım" diye konuştu.
BABAM PARAYA VE KADINLARA DÜŞKÜNDÜ
Duruşmada müşteki olarak dinlenen Mehmet Kahraman ise şunları söyledi: "Babam böyle bir ölümü hak etmedi. Parayı çok severdi. Kadınlara karşı zaafı vardı. Biz yanlarında yokken yeğenlerim kendi aralarında ve babamla sürekli kavga ediyorlarmış. Babamdan sürekli para istiyordu. Bahsedilen taciz olayını hiç duymadım, görmedim" ifadelerini kullandı.
Katil zanlısının kardeşi Arif Kahraman ise, "Dedemin babamın ikinci eşini taciz ettiğini gördüm. Annemi taciz ettiğini ise duydum. Üvey annem bu nedenle babamı bırakıp gitti. 'Ben sana mı yoksa babana mı eş olarak geldim' dedi babamı terk etti. Sürekli tartışma olurdu. Bize çok büyük küfürler ediyordu. Evden ayrılırken dedem ağabeyime bıçak çekti. Zorla evlendirmek istiyordu. Bizim maaşımızı elimizden alıyordu. Bizi derneklere gönderip dilendiriyordu" dedi.
Cumhuriyet Savcısı mütaalasında Mustafa Kahraman'ın dedesini tasarlayarak öldürdüğünü bu nedenle 'üstsoy akrabayı tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesini talep etti.
