Türkiye'nin en iyi haber sitesi
EMRE AKÖZ

"Allah De Ötesini Bırak"

Forbes dergisinin araştırması, çok satan kitaplar ve en çok kazanan yazarlar listelerinin Uğur Koşar tarafından altüst edildiğini gösteriyor.
Koşar'ın ilk 20'ye giren üç kitabı... Allah De Ötesini Bırak, Bana Allah Yeter ve Rabbin İçin Sabret (hepsi Destek Yayınları) geçen yıl toplam 637 bin adet satmış.
Araştırmayı yapan Özer Turan, "Diğer kitaplarını da eklediğimizde satış 757 bine ulaşıyor" diyor. Böylece 2014 cirosundan Koşar'ın payına düşen 1 milyon 700 bin lira olmuş.
Bu sayıları görünce, (geç de olsa) 'Allah De Ötesini Bırak'ı okumak kaçınılmaz oldu. Yazar acaba toplumdaki hangi talebe cevap veriyordu?
İlk basımı Temmuz 2013'te yapılan kitap, çok satanların genel şemasına uyuyor:
Çekici başlık, ilginç konu, basit cümleler, kısa paragraflar...
Ancak sayfalar ilerledikçe yazarın, yükselen bir toplumsal hassasiyete hitap ettiği, bu kadar çok satmasının tesadüf olmadığı ortaya çıkıyor.
Nedir bu hassasiyet? Din mi? Hayır. Dini konularda zaten her talebe ve her seviyeye uygun sayısız kitap var.
Olay dindar kızlarla ilgili: Türban üzerindeki siyasi baskının kalkması... Bilhassa büyük kentte yaşayan dindar kızların; ailede, iş yerinde, arkadaşlıkta ve evlilikte karşılaştıkları sorunların ön plana çıkmasına yol açmış durumda.
Koşar'ın yakaladığı damar işte bu: Lisede veya üniversitede okuyan, evlenmek isteyen veya yeni evlenmiş, bir işte çalışan veya çalışmak isteyen kızların toplumsal- psikolojik sorunları...
Psikolojik sorunlarla uğraşmak kolay değildir. Çünkü insanlar kendilerini kapatır. Psikiyatrın, psikologun veya danışmanın, o kapalı odaya nüfuz edecek bir kapı bulması gerekir.
Koşar o kapıyı bulmuş: Din... Kendini değersiz hisseden, hata yapmaktan korkan, iletişim kurmakta zorlanan kızlara; İslami kelimeler, simgeler ve öykülerle yaklaşıyor.

Kadına saygı duy!
Kuran
'ı, Hadisleri ve İslami edebiyatı psikolojik yardım için kullanan yazar, okurlarına korkulduğu için değil, "sevildiği için biat edilen" Allah kavramından güç alıyor.
Koşar buna Nur Terapisi diyor ama... Herhangi bir psikoloji eğitimi almamış, ancak duygusal zekası gayet yüksek olan yazar... Esas olarak (çok özetle) "Psikolojik sıkıntıları aşmak için sorunu yaratan bakış açısını değiştirmek gerekir" diyen Bilişsel- Davranışsal Terapi'den yararlanıyor...
"Sen değerlisin"... "Hata yapmaktan korkma"... "Sen özel bir varlıksın"... "Arzuların esiri olma"... "Günde en az bir dakika tefekküre dalarak kendinin farkına var"... "Sana kötülük edenleri affet."
Bu tip mesajları Koşar, İslami bir frekanstan okura iletiyor. Mesela: "Sen değerlisin çünkü Allah değersiz bir varlık yaratmaz"... "Kalbini kırmak isteyenleri Meleklere bırak, sen sustuğunda onlar konuşmaya başlar..."
Peki, ya erkekler? Onlar tali durumda. Yazar bu tarz kitapları daha çok kadınların okuduğunu biliyor elbette...
Ancak erkeklere de fırçayla karışık mesajları yok değil: "Kadına saygı duy! Bir kadının kalbinin kapısını gerçek sevgiyle açamıyorsun, cennetin kapısını nasıl açacaksın?"
Belli ki Uğur Koşar, kadınların karşılarına dikilen çoğu sorunun, aslında erkeklerden kaynaklandığının farkında!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA