Karşıma 'Jüri istifa' diye sayısız sosyal medya gönderisi çıktı. Ne oluyor diye araştırdığımda ise işin neresinden tutsam konu elimde kaldı. Çağdaş sanat alanındaki gelişmeleri teşvik etmek ve genç sanatçılara destek olmak amacıyla Akbank Sanat'ın Resim ve Heykel Müzeleri Derneği ile birlikte düzenlediği Akbank 40. Günümüz Sanatçıları Ödülü Yarışması'nda ödüle layık görülen eserlerden biri, üç yıl önce yapılan bir kopya eser çıktı. Jürinin karar verdiği eser, kopya çıktı! Şimdi insanlar bu nasıl jüri diye nasıl sorgulamasınlar.
Zeynep Sude Can'ın Alex Merritt'in Instagram hesabında (@alexmeritt81) üç yıl önce paylaştığı 'The Stranger' isimli eserinden kopyalanmış olan işi sosyal medyada yankı uyandırınca Akbank Sanat görseli kaldırdı ve altına şu ifadeleri yazdı: Akbank 40. Günümüz Sanatçıları sergisinde yer alan Zeynep Sude Can'ın eseri ile ilgili sosyal medya üzerinden aldığımız geri bildirimler üzerine yaptığımız incelemede sanatçının 'Kendine Bak' adlı çalışmasının sanatçı Alex Merritt'in 'The Stranger' adlı eserinden yola çıkarak üretildiği değerlendirmesine vardık. Akbank Sanat, Resim ve Heykel Müzeleri Derneği ve Akbank 40. Günümüz Sanatçıları Yarışması jüri üyeleri olarak Zeynep Sude Can'ın eserinin sergiden çıkarılması ve ödülünün geri alınmasına ilişkin kararımızı kamuoyunun bilgilerine sunarız." İyi de burada mesele ödülü almak değil. Sanat dünyasının önemli isimlerinin oluşturduğu jüri, nasıl olur da çalıntı bir eseri yarışma birincisi yapar. Burada eseri çalan kadar hata jürinin de. Sorarım şimdi jüri üyeleri; Çelenk Bafra, Derya Bigalı, Fatoş Üstek, Gönül Nuhoğlu, İpek Duben, insan nasıl araştırmadan bu kararı verir; biz bir daha bu isimlerin içinde oldukları yarışmalara nasıl güvenelim ve verilen kararları alkışlayalım. Ödülü geri aldık, ne var ki diye geçiştirilecek bir mesele değil bu. Böylesine önemli bir kurumun itibarı zedeleniyor, pazarlama stratejisinin de içi boşaltılıyor, sonra demedi demeyin.
GİZLİ SANATÇI BULUŞMALARI
Melisa Tapan tarafından farklı pratiklerin araştırma ve üretim süreçlerini desteklemek ve disiplinler arası etkileşime zemin yaratmak amacıyla 2019'da kurulmuş bir uluslararası konuk sanatçı programı Gate 27. Son derece hayranlıkla takip ediyorum Melisa'nın yaptıklarını çünkü sanatı bir araştırma yöntemi olarak ele alıyor ve sanatçı, araştırmacı ve akademisyenleri; ekoloji, sürdürülebilirlik, erişilebilirlik ve yerel yaratıcı ağlar etrafında bir diyalog kurmaya davet ediyor. Kamusal programlar ve etkinliklerle yeni işbirliklerinin oluşmasını teşvik ediyor. En son New York'taki Columbia Üniversitesi'nin dokuz küresel merkezden oluşan ağının parçası olan Columbia Global Centers-Istanbul, işbirliklerinin bir yenisine imza attı. İki kurum, ortaklaşa düzenledikleri bu yeni etkinlikte, film teorisi ve dünya sineması üzerine pek çok çalışması bulunan Columbia Üniversitesi Film Çalışmaları Profesörü Richard Pena'yı misafir etti. Yeniköy'deki konuk evinde düzenlenen etkinliğe, Gate 27 ve Columbia Global Centers birlikte ev sahipliği yaptı. Pena son dönem araştırmalarından bahsederken, konuklarla Türkiye ve dünya sineması üzerine sohbet etti. Columbia Üniversitesi'nin İstanbul'daki Global Center'ı ile birlikte dünya çapında bir sinema araştırmacısı ve profesörü olan Richard Pena'yı konuk etmekten dolayı mutluluk duyduklarını ileten Melisa Tapan; "Uluslararası bir konuk sanatçı programı olarak dünyanın önde gelen kurum ve merkezleri ile işbirliklerimiz hızla devam ediyor. Columbia Üniversitesi'nin İstanbul'daki merkezi ile yaptığımız bu yeni işbirliğinden dolayı çok memnunuz. Profesör Pena gibi uluslararası sinema üzerine yaptığı pek çok çalışmanın yanı sıra Türkiye sineması üzerine de pek çok programa imza atan bir profesörü birlikte ağırlamak gurur verici. Columbia Global Centers-Istanbul ile pek çok örtüşen alanımız var. Umarız birlikte daha nice projelere imza atarız" dedi.
