Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Arçelik, ‘bilinmeyen’in peşine düştü!

Endüstri ve üniversite işbirliğinin sanıyorum en güzel örneklerinden birini gördük önceki gün.
Koç Üniversitesi'nde yeni kurulan Arçelik Yaratıcı Endüstriyel Uygulama ve Araştırma Merkezi'ni (KUAR) dolaştık. Bu merkez ile doktora ve master öğrencilerine, hocalarıyla birlikte geleceği şekillendirecek önemli araştırmalara imza atma yolu açılmış. Merkez kurulalı 5 ay olmuş ve görücüye de yeni çıkıyor ama gördüklerimiz karşısında şaşırdığımı söylemeliyim. Müthiş bir yol kat edilmiş bile.
Yakın gelecekte hepimizin kullanacağını, giyeceğini tahmin ettiğim ilginç cihazların, giyisilerin tasarlandığını ve geliştirildiğini KUAR'ı dolaşırken gördük. Hali hazırda üzerinde çalışılan 10 aktif projeden birini tanıtan bir öğrencinin bileğindeki cihaz dikkatimizi çekti. Duvardaki ekranı ellerini birbirine dokundurarak kapatıyor, açıyor, istediği komutu uygulatıyordu. Projenin adı Dokun Dokun. Sanki elinde bir akıllı telefon ekranı var gibi istediğin komutu bir elinden öbür eline geçiren bir teknolojinin patenti için de başvuru yapıldığını, merkezin direktörü Prof. Dr. Oğuzhan Özcan'dan öğrendik. Çok yeni kurulmuş olmasına rağmen KUAR, bu yıl içinde Silicon Vadisi'ndeki önemli bir konferansa projeyi anlatmak üzere davet edilmiş bile. KUAR'da gördüğümüz ve ABD'de de tanıtılacak olan diğer proje, başa takılabilen etkileşimli cihazlarda (artırılmış gerçeklik gözlükleri) özellikle hareket halindeki bireylerin kullanımına uygun kullanıcı ara yüzlerinin tasarımı üzerineydi. Özcan, bir cihaz geliştirilmesine son kullanıcıyı dahil ettiklerini ve kullanıcıdan ürüne doğru yöneldiklerini söylüyor.
Merkezin açılışında Koç Üniversitesi Rektörü Umran İnan ve Arçelik Genel Müdürü Hakan Bulgurlu ile de bir araya geldik. Araştırma ve geliştirmeye Türkiye'de çok uzun yıllardır büyük önem veren ve cirodan ciddi pay ayıran Arçelik'in bu merkezle yenilikçilikte önemli bir hamle daha yaptığını görüyoruz. Bulgurlu da burada geliştirilecek yeni teknolojilerden esinleneceklerini ve geleceğin Arçelik ürünlerinde bu yenilikleri görebileceğimizi söylüyor.
Türkiye'de yapılan patent başvurularının 3'te 1'i Arçelik'ten. Bugüne kadar 2 binin üzerinde patent başvurusu yapmış olan şirketin 'bilinmeyenin' peşinden gitmesi şaşırtıcı gelmiyor.
Rektör İnan, endüstrinin elinde çözümlenmemiş problemler dizisi olduğunu ve sık sıkbir araya gelerek üniversitenin beceriler dizisiyle örtüştürmek istediklerini anlatıyor ve "Bilinmeyeni arıyoruz. Üniversite ve sanayi işbirliğinde, birbirimizden faydalanmaktan ziyade katkı yapmaya çalışıyoruz" diyor.
Arçelik, Koç Üniversitesi'nde açılan bu önemli merkeze 5 yıl süreyle destek verecek ve 5 yıl sonra ne yapacaklarını tekrar konuşmak üzere masaya oturacak. Hakan Bulgurlu, bu merkeze ayırdıkları bütçe konusunda, 'Biz buna harcama, masraf olarak değil yatırım olarak bakıyoruz" diyor. Bulgurlu, yakın bir zamanda global Ar-Ge varlıkları açısından önemli adım attıklarını ve İngiltere'de Cambridge Science Park'ta en yeni Ar-Ge merkezini açtıklarını ve dünyaya teknoloji transferi yapan bir şirket konumuna gelmek için gerekli gücü aldıklarını söylüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA