Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

“Hedef belirleme ve hayal etme”nin gücü!.

Bireysel sporlarda kazananla kaybedenler arasındaki fark giderek azalıyor..
1960'ta Armin Hary, 100 metreyi net 10 saniyede koştuğunda yer yerinden oynamıştı. Geçen yıl Doha'da düzenlenen Dünya Atletizm Şampiyonası'nın erkekler 100 metre finalinde ise hepsi 10 saniyenin altında koşan ilk beş atlet 21 salise içinde sıralandılar..
Tabii teknolojik gelişmeler var. Atletlerin çivili ayakkabıları, yüzücülerin mayoları, saliseler dikkate alınarak geliştiriliyor.
Ama başka şeyler de var.. Bireysel unsurlar..
Başta yetenek.. Ama artık yetmiyor.
Çok çalışmak "Gerek şart" zaten. Onun da ötesi var..
Ruhsal hazırlık da gerekiyor.. Duygusal dinginlik..
Hani bomboş kumsalda dalgaların sesini dinlerken ki huzur.. Ya da ıssız bir yerde gök kuşağına bakarken.. Sessizliği dinleme hali de diyebilirsiniz..
Bunları nerden çıkarıyorum, şimdi diyeceksiniz..
Önümüz hala pek açık değil.. Hala sisler içindeyiz ve savaşıyoruz.. Korona savaşını kazanmamız için bize yardımcı olabilecek dersler çıkardım, kendimce..
Kimden mi?
Sevgili Kardeşim Barbaros Talı'dan..
Barbaros, 1988 Seul Oyunları'ndan bu yana ayrılmaz dostlarımdan. O zaman TRT'nin gelmiş geçmiş en iyi olimpik sunucusu Kenan Onuk'un yardımcısıydı. Benimle beraber 3'lü ekip olduk ve birlikte pek çok Olimpiyat ve Dünya, Avrupa Atletizm Şampiyonası'nı anlattık.
Kenan'dan sonra bayrağı Barbi (Biz öyle derdik) taşıdı uzun süre.. Sonra o da özel teşebbüse geçti ama, 90'lı yılların sonunda başlayıp yıllarca süren Tele Pazar'ı, TRT1'de yaparken, spor bölümünü yönetmek üzere gene yardımıma koştu. O Barbaros işte..
Onlarca yıllık bilgi birikimi ve tecrübesini nakletmek için YouTube'da bir kanal açmış.
İlk bölümünü izledim..
Orda ediyor işte "Elit sporcular artık hem çok yetenekli hem de çok çalışkan.
Farkı yaratan ise yeteneğin yanı sıra anatomik ve metabolik avantajları ve mental hazırlık ve duygusal dinginlik egzersizleri" lafını.
Başarının sırrını orda açıklıyor..
"Hepsinden önce bir hayale sahip olmak, ardından o hayali gerçekleştirebilecek plan ve programı yapmak." Michael Phelps, söylemeğe gerek yok, Dünyanın 1 Numaralı Olimpik Sporcusu..
Phelps'in "Fark yaratan sporcu" olmasının ardında "Sıra dışı yetenekleri, çalışkanlığı, düzeni ve disiplini" var.
Yedi yaşında ablalarının gittiği kulüpte başlayan spor yaşamını, bütün zamanların en başarılı olimpik sporcusu olarak tamamladı.
2000 Sydney'de, katıldığı ilk Olimpiyat'larda (ki bizim Üçlü orda beraberdik. Birlikte çalıştığımız son Olimpiyat oldu.) madalya alamadı ama Atina, Beijing, Londra ve Rio oyunlarında, 13'ü bireysel, 10'u bayrak yarışlarından olmak üzere toplam 23 altın, 3 gümüş, 2 bronz madalya kazanarak, Olimpiyat tarihinin en çok madalyaya sahip sporcusu oldu.
2008 Beijing'de, yüzme yarışlarının yapıldığı dokuz gün boyunca eleme, yarıfinal ve final toplam 17 yarış yüzüp, sekiz altın madalya kazanarak, yapılamaz denileni başardı.
Hem de yedi finalde dünya ve olimpiyat, birinde ise sadece olimpiyat rekoru kırarak.
Dünya rekoru kıramadığı 100 metre kelebek finalini, yarışı baştan sona önünde yüzen Sırp Milorad Çaviç'i son anda geçerek, 0.01 saniyelik farkla kazandı.
Favori yarışı 200 metre bireysel karışıkta, art arda dört olimpiyatta şampiyon oldu.
İlk dünya rekorunu 15 yaş 9 aylıkken katıldığı Amerikan Bahar Şampiyonası 200 kelebek yarışında kırdı. Adı "Erkekler yüzmenin en genç dünya rekortmeni" olarak yazıldı.
Spor yaşamında kırdığı dünya rekoru sayısı 39.
İki kitabı yayımlandı. "Beneath The Surface/ Yüzeyin Altında" adını verdiği kitabında spor yaşamı hikaye edilirken,"'No Limits/Sınır Yok" ta ise antrenmanları, yarışma dönemleri ve derecelerini daha teknik bir dille anlattı.
Kitaplarında, elde ettiği başarıların şans eseri olmadığını, performans gelişiminin yanı sıra özgüvenini arttıracak, stresini azaltacak, ona duygusal dinginlik sağlayacak egzersizler yaptığını söylüyordu.
İşte tam da can alıcı nokta burası..
Bu egzersizlerden birincisi "Hedef dereceleri belirleme!.
Antrenörü Bob Bowman'ın isteği üzerine belirlemeye başladığı hedef derecelerini önceleri bir kağıda yazıp gösterirmiş, Hocasına.
Zamanla bilgisayarından e-posta yolu ile paylaşmaya başlamış. Antrenörü ile arasındaki bu iletişim yıllarca sır olarak kalmış.
Hedef derecelerine; iyi yüzemediği, kendini kötü ve yorgun hissettiği, mızmızlandığı anlarda, toparlanmak için göz atarmış.
13 yaşına geldiğinde antrenörü Bowman ona hedef belirleme konusunda destek olmaya başlamış. Birlikte üç yarış seçip, Amerikan yaş gurubu rekorlarına yakın dereceleri "Hedef" yapmışlar.
O yaz, Orlando'da katıldığı Amerikan gençler şampiyonasında hiç yarış kazanamamış ama, 200 kelebek ile 400 karışıkta belirlediği dereceleri salisesine kadar tutturmuş.
1500 serbesti ise hedefinden 0.08 saniye daha yavaş bitirmiş.
Phelps, doğuştan sahip olduğu bi tür beden saatine sahip olduğuna inanıyor.
İkinci önemli egzersizi ise "Hayalinde canlandırma." Bowman, Phelps'in annesine bu konuyla ilgili bir kitap vererek öğrencisini yönlendirmeye başlamış.
Akşamları annesinin kitaptan okuduğu "rahatlama ve zihin boşaltma" egzersizlerini yaparak uykuya dalarmış.
13-14 yaşlarına geldiğinde, Bob Bowman zihnini boşalttığı zamanlarda, yarışları hayalinde canlandırmasını istemiş.
Bunun video izlemeye benzeyeceğini söylemiş.
Zaman içinde hem kendini yarışırken hayal etmeyi öğrenmiş. Hem de, yarışların her bölümünü hayal etmenin ötesinde karşılaşabileceği sorunları ve göstereceği tepkileri bile kurgulayabilmiş.
(Mustafa Denizli'nin genç yaşında başarıya ulaşmasının arkasında "Maçı bir gece evvel hayalinde oynama gücü"nün olduğunu hatırlayın.) Bowman, Phelps'in start tahtasına, yarışı kafasında onlarca kez yüzmüş olarak çıktığını söylüyor.
Düzenli olarak yaptığı bu iki çalışma ilginç bir olay yaşamasına sebep olmuş.
Phelps, Beijing öncesindeki zihinsel çalışmalarında skorbordda sıklıkla 3:07 görmeye başlamış.
Yüzmede hiç bir yarışın derecesine karşılık gelmeyen 3.07'yi Bowman'a sorduğunda:
"400 bireysel karışık yarışının 300 metre dönüş derecesi olabilir" cevabını almış.
Bowman, "300 metreyi 3.07'de dönen yüzücünün yarışı 4.03'te bitireceğini de" eklemiş cevabına. Kendisine ait 4:08:26'lık dünya rekorundan 5 saniye daha hızlı olan 4.03'lük derece Phelps'i hayli şaşkına döndürmüş..
Önce 2007'de Melbourne'deki dünya şampiyonasında 4:06:22 yüzerek dünya rekorunu yenilemiş. Ardından da 2008'de Omaha'daki Amerikan Olimpiyat Seçmelerinde 4:05:25'e geliştirmiş.
Beijing'in ilk finali olan 400 bireysel karışık yarışında ise 4.03.84 ile dünya rekoru kırıp, antrenörü Bowman'ın söylediği dereceyi yüzdüğünde, 300 metreyi hayalinde gördüğünden 0.05 saniyelik farkla 3:07:05'te dönmüş.
Bir röportajında, "Yüzme sporunda antrenmanlara bir gün ara verilirse, aynı performans düzeyine gelebilmek için iki gün antrenman yapmak gerektiğini" söylüyor Phelps.
Beş sene boyunca bir gün bile ara vermeden çalıştığını, böylece, her yıl rakiplerinden 52 antrenman fazla yaptığını belirtiyor.
Yüzmeyi bıraktıktan sonra zamanını adını taşıyan vakfın faaliyetlerine adamış. Suda güvenlik, eğlenceli havuz etkinlikleri, sağlıklı yaşam ve wellness/Kendini İyi Hissetme eğitimleri veren vakıf, yeterli gelire sahip olmayan başarılı yüzücülerle, engellilere de destek veriyor.

*

Kendi kanalında sporcuların dersler alacağı, meraklıların yeni ve farklı şeyler öğreneceği bilgiler veriyor Barbaros. Ama bunlar başta dedim ya, aslında "Hayat Dersleri.." Yıllar önce Doğan Koloğlu Ağabeyim, ben ve Mustafa Denizli "Hücum futbolu" derken ne saldırılara uğramıştık.
Sonra Kenan Onuk'la NTV'de başlattığımız 90 Dakika'da, "Hücum futbolunun bir futbol taktiği olmanın ötesinde bir yaşam felsefesi olduğunu" anlatmıştık.
Şimdi Phelps'in "Önce hedef belirle, sonra hayal et" demesi de bir yaşam felsefesi değil mi, aslında..
Hem de bu salgın günlerinde.. Deneyin.

*

Barbi'nin kanalındaki yeni bölümlerde "Dünyanın en iyi maraton koşucusu Eliud Kipchoge ile kabilesi Kalenjin'in hikayesi" var.. Hem meraklı, hem de bu defa gençler ve büyükler için eBA gibi.. Ekran Başında Eğitim!.
Mesela, VAR sistemi ile ilgili bölüm var ki futbolun içinde olan herkesin izlemesi lazım.
.. ve tabii doğrudan günümüzle ilgili "Corona ve Tokyo Oyunları" bölümü ilginç bilgi ve notlar veriyor.
Bi göz atın derim.
O da çok kolay.. YouTube'a girin.
"Barbaros Talı" yazın ve tıklayın. Bugüne kadarki tüm bölümler karşınıza çıkar..
Beşer, onar dakikalık bölümler..

***


Amerikan Faşoları!..

Amerikan faşoları yeniden hortlamışlar..
"Koronayı Yahudilere bulaştırın" kampanyası açmışlar.. Sosyal medyada haberleşip, bunu nasıl başaracaklarını da birbirlerine anlatıyorlarmış..
"Fırsattan istifade rakibine zarar verme, yok etmeye çalışma" sadece bizde yok yani.. Böyle günlerde bile "Biz" olmayı beceremiyor, insanoğlu..
Peki ne olacak Yahudilere bulaşırsa?.
Hasta olacaklar.. Büyük bir çoğunluğu da iyileşecek. Bu iyileşenlerin kanından yapılan plazma ile o faşolar da tedavi edilecek.
Yani o "Asil ve üstün" Faşo kanına "Yahudi kanı" karışacak!.

***


..ve de Attila Gökçe

Sevgili Attila Gökçe kardeşim de, Şansal Büyüka'ya destek çıkmış "Aykut Kocaman Fener için ideal" tezini desteklemiş.. Ayni gazete, Milliyet'te.. Yani Apti Bey ve Namık Ağabey'in Milliyet'inde..
Gökçe, "Haydi biraz sıkılalım" başlıklı yazısında, Kocaman'ın çok sıkıcı futbol oynattığını kabul ediyor ve de diyor ki..
"Aykut Hoca'nın ciddiyetine, ağır başlılığına ve 'sıkıcı' oyununa ihtiyaç var.."
Futbol, seyir sporu Gökçe.. Sıkıcı oyuna hangi seyircinin ihtiyacı var?. Ekran başında patlıyor millet, Kocaman futbolunu izlerken.. Tribünler de boşalıyor.
Attila'nın bu lafını aklım almadı.. 40 yıldır tanırım. Yıllarca beraber çalıştık, GelişimSpor'da..
En yenilikçi, en yaratıcı, en sürpriz adamlarından biriydi Bab-ı Ali'nin..
O Attila, Fenerbahçe'ye, hem de daha evvel sıkıcı olduğu için kovulan Aykut Kocaman'ı nasıl tavsiye eder?.
Acaba Beşiktaşlı olduğu için mi?.

***


Tebessüm
Bütün fotoğraf makinesi ve kameraların objektifleri yuvarlakken, çektikleri fotoğraf, film ve videolar nasıl dört köşe oluyor?.

Sevdiğim Laflar
En güzel intikam, 'Başarı'dır. Seni sevmeyen herkesi üzer."
Jacques Lacan

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA