İlk olarak 1946 yılında düzenlenen Cannes Film Festivali'ne ayak basmak, bendenize 64'üncüsünde nasip oldu!
İhtişam, efsane ve lüksün bir araya geldiği festivalin üç yıldır resmi ortaklığını yürüten Chivas Regal'in davetlisi olarak gittiğimiz Cannes'da; 24 saatliğine de olsa yaşanan o ihtişama tanıklık ettik. Gerçekten dilden dile dolaştığı kadar varmış.
Hotel Martinez'e girip çıkan ünlüleri görebilmek için otelin önüne konuşlanmış yüzlerce kişi, festivalin ihtişamını hissettirmeye yetiyor.
Sırp Yönetmen Emir Kusturica ve ilki, 1998 yılında sinemalarda gösterilmeye başlanan dört serilik 'Taxi' filminin başrol oyuncusu Samy Naceri (çok yaşlanmış), daha otele girerken gördüğüm ünlülerdi.
Dönüş günü de, Antonio Banderas'ı görme şerefine nail oldum!!!
KIRMIZI HALI HEYECANI FARKLI BİR DENEYİM...
Smokinlerimizi çekip Chivas Bar'da yemek öncesi içkilerimizi içtikten sonra; otelin Michelin yıldızlı restoranında da akşam yemeğimizi yedik. Chivas'çılar bize sürpriz yapmış; Palais des Festival'de izlemeye gideceğimiz film, Nuri Bilge Ceylan'ın 'Bir Zamanlar Anadolu'da'sı... Kırmızı halının üzerine çıkıp kenardaki yüzlerce fotoğrafçı, kameraman ve halkın arasında arz-ı endam eylemek cidden heyecan vericiydi!
Bizden 15 dakika sonra da Nuri Bilge Ceylan ve filmin oyuncuları Taner Birsel, Yılmaz Erdoğan, Muhammed Uzuner, Ahmet Mümtaz Taylan ve Ercan Kesal kırmızı halıda belirdi. Salondaki ekrana yansıtılan görüntülerini izlerken gururlandım. Hele, salona girdiklerinde herkesin ayağa kalkıp alkışlaması müthişti. Salonu tıklım tıklım dolduranlar, 2.5 saat süren filmi soluksuz izledi. Filmin bitmesiyle baştaki alkış tufanı yine koptu.
Salondaki Türkler olarak, müthiş bir sevinç ve gurur yaşadık...
YORGUN JÜRİ, CEYLAN'A BÜYÜK ÖDÜLÜ VERDİ!
Cannes'da 24 saat süren ihtişam deneyimimiz, Nice havalimanına helikopterle transferimize kadar devam etti.
2.5 saatlik Nice-İstanbul uçuşumuzun ardından, yere ayak basıp telefonlarımızı açtığımızda Cannes'dan o müthiş haber geldi! Ceylan'ın yönettiği 'Bir Zamanlar Anadolu'da', 64. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye yarışından, 'Jüri Büyük Ödülü'yle ayrılmıştı. Hoş Ceylan; festivalin son günü gösterildiğinden, filmini izlemek jüri için yorucu olur diye düşünüyor, ödül alabileceğine ihtimal vermiyordu.
Ama Ceylan'ın filmi, yorgun olan jüriyi bile etkilemeyi başardı. İlk kez gittiğim Cannes Film Festivali'nde, bana ve tüm Türkler'e büyük gurur yaşatan Ceylan'a teşekkür ediyorum; tebrikler...
