Sıla Gençoğlu ile 2017 yılının Mayıs ayında ilişkimiz başlamıştı, bu şekilde iyi bir ilişkimiz sürerken hayat görüşlerimizin farklı olması, bir kısım arkadaş çevreme tasvip etmemesi, arkadaşlarımı hor görmesi ve inançlarıma saygı duymaması, bir kısım sebeplerden dolayı 8 aylık ilişkimizi ben sonlandırma kararı aldım, fakat bu sürede Sıla Gençoğlu'nun beni terk ettiği şekilde basında bir algı yaratıldı.
"4 AY SONRA SILA BANA MESAJ ATTI"
Bu durum karşısında sessiz kaldım, ayrılmamızdan iki-üç gün sonra medyadan Sıla Gençoğlu'nun Okan Can Yantır ile fotoğraflarını gördüm, bu durum medyada Sıla, Okan için Ahmet Kural'ı terk ettiği şeklinde lanse edildi, ben ilişkimize ve Sıla Hanıma saygımdan bu durum ile ilgili de herhangi bir açıklama yapmadım, ayrıca bu durum beni ilgilendirmediği için de herhangi bir açıklama yapmadım, ancak kendisine değer verdiğim için bu durum beni üzdü, ayrıldıktan 4 ay sonra Sıla Hanım bana mesajlar atmaya başladı, aradı, yeniden barışmak ve görüşmek istediğini söyledi, ben yeniden yukarıda belirttiğim sorunların yaşanacağını düşündüğüm için ilişkiye başlamak istemediğimden mesajlara ve aramalara dönüş yapmadım, sonrasında araya Sıla Hanım kendi teyzesini ve benim kuzenimi sokmaya çalıştı, benim kuzenim ayrıca Sıla Hanımın 18 yıllık arkadaşıdır.
"SANA ŞARKI YAPTIM" DEDİ VE…
Ben bu aracılar olmasına rağmen görüşmek hiç istemedim sonra Sıla Hanım mesajla bana "Sana şarkı yaptım" dedi, telefonuma da yaptığı şarkıyı gönderdi, ben bunun üzerine mutlu oldum, ikinci bir şans vermem gerektiğini düşündüm ve bu şekilde bir süre mesajlaştık, ilk olarak geçtiğimiz Ağustos ayında evine gittim, o tarihte kendisiyle görüşmeye başladık, ben evine gittiğimde Sıla Hanıma Okan Can Yantır ile bir alakasının olup olmadığını, eğer bir alakası var ise yeniden başlamamızın bizi yıpratacağını söyledim, o da o tarihte bana böyle bir şeyin kesinlikle olmadığını söyledi.
"OLAY GÜNÜ…"
Ben de kendisine değer verdiğim için yeniden başlamayı düşündüm, yaklaşık bir buçuk ay öncesine kadar mesajlaşıp görüşüyorduk, bir buçuk aydır da birlikteyiz, olay günü ben anne ve babamın evine yemeğe gideceğimi Sıla Hanıma söylemiştim, Sıla Hanım da ablamla tanışmadığından yemeğe gelmek istedi, ben de mutlu oldum ve kabul ettim, o gün bir aile yemeği yedik ve birlikte alkol aldık, hatta Sıla benden fazla alkol almıştı, merdivenlerden inerken sendeliyordu, ben kolundan tutup yardımcı oldum, ikametten saat 23:00-00:00 gibi çıktık.
"HER SEFERİNDE FARKLI CEVAP VERİYORDU"
Sıla Hanımın şoförü çıktığımızda evin önündeydi biz de onun aracıyla benim evime geçtik, zaten görüştüğümüz için aramızda bir teklif olmadı, bu sırada şoför de evin önünden ayrıldı, benim ikametimde önce mutfakta oturup sohbet etmeye başladık, sohbet esnasında konuyu ben bir önceki ayrılık durumuna getirdim, çünkü her seferinde farklı cevaplar verdiği için inanmakta güçlük çekiyordum, bana daha önce eski arkadaşı olduğunu söylemişti, yine başka seferinde albüm kapağı için görüştüğünü söyledi, yine bir keresinde o bana asılıyor şeklinde cevap vermişti, bu nedenlerden dolayı ayrılık konusunu açtım.
"EVET BEN SENİN CANIN YANSIN İSTEDİM, BİRLİKTEYDİK"
Sıla Hanıma "anne ve babamın yanından geliyoruz, ilişkimiz güzel gidiyor, aile kurmayı planlıyoruz, benden çocuk sahibi olmak istediğini söylüyorsun, eğer böyle bir konu varsa lütfen kırma beni söyle", dedim. Ben böyle söyleyince "Evet ben senin canın yansın istedim, birlikteydik." dedi, tartışma da bunun üzerine başladı, ben çok kötü oldum, başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Sıla Hanımdan evi hemen terk etmesini istedim, Mahmut'u (şoförü) aramasını istedim.
"ISRARLA EVDEN GİTMESİNİ İSTEDİM"
Sıla Hanıma en azından bir merhabamız kalsın dedim, fakat o evden gitmek istemedi, ben de kendisine neden bu kadar yalan söylediğini, artık birlikte olamayacağımızı söyledim, ısrarla evden gitmesini istedim, fakat evden gitmedi, biz bu sırada halen mutfakta idik, ben kendi telefonumdan Sıla Hanımın şoförünü arayacakken Sıla Hanım benim bileklerimden tuttu, yaklaşık 10-15 kere yalvarırım git, dedim, bana şoförü arattırmadı, kendisi de aramadı, bu sırada halen bileklerimden tuttuğu için ben önce ellerimi çektim bu sırada Sıla Hanım yere düştü, ben de masadan kalkıp mutfak kapısına doğru yöneldim, Sıla Hanım benim tişörtümün arkasından tutup mutfaktan çıkmamam için beni durdurmaya çalıştı, kendimi kurtarmak için yine tişörtümü çektim, yine düştü, ben salona gittim.
"SENİ BİTİRECEĞİM AHMET KURAL"
Sıla Hanım da arkamdan geldi, orada karşılıklı bir bağrışma oldu ve seslerimizi yükselttiğimizi kabul ediyorum, fakat incitici bir söz söylemedim, sinkaflı bir söz söylemedim, tehditte bulunmadım, o sırada ikimiz de alkollüydük, ikimiz de birbirimizin kollarından tutup birbirimizi sarstığımız oldu, bu şekilde birkaç kere de yere düştük, bu tartışma hali yaklaşıp on beş dakika sürdü, 45 dakika süren tartışma ve şiddet olmadı, bir süre sonra sakinleştik, o mutfağa geçti ben salonda kaldım, sonrasında kapının açıldığını duydum, Sıla Hanım bağırarak "Seni bitireceğim Ahmet Kural" dedi, o günkü münakaşada benim zaten sakat olan belimde ağrı meydana geldi, iki gün de evimde yattım, hatta benim de kollarımda morluk oluşmuştu, Sıla Hanımın eylemleri neticesinde dudağımın içi yaralanmıştı, fakat şikayet etmeyi düşünmediğim için doktor raporu almadım.
"HİÇBİR HUSUSU KABUL ETMİYORUM"
Dosyada tanık olarak ifade veren Hatice Zeynep Tunç'u tanımıyorum, Mahmut Kapçak Sıla Hanım'ın şoförüdür, Hatice Zeynep Tunç'un beyanlarını kabul etmiyorum, ben olay günü kesinlikle tanığın beyanlarında geçtiği şekilde tehdit ve hakarette bulunmadım, sinkaflı sözlerle küfür etmedim, yine tanığın ifadesinde geçtiği gibi olay bir saat sürmedi, tanığın beyanlarında geçen hiçbir hususu kabul etmiyorum.
Benim basına kısa bir video olarak gönderdiğim görüntü kaydı suçu kabul değildir, ben sadece olayın aslını açıklamak için bu şekilde bir açıklama yapmak istedim, adımın böyle bir şiddet vakası ile anılmasından rahatsızlık duyduğumdan sıcağı sıcağına görüntü kaydı yaptım.
