Geçtiğimiz günlerde yakın arkadaş grubumla bir araya geldim. Yeme-içme üzerine sohbet içerisindeyken bir anda mevzu derin bir polemiğin içine sürüklendi. Şaşırdım desem yalan olur çünkü polemiğin başrolündeki isimle ilgili daha önce de çokça spekülasyon duymuştum. Şöyle ki...
Elif Yirmibeşoğlu... 2019 yılında 'Hesap Lütfen' isminde bir kitap çıkarttı. Kitapta, restoranların ortaya nasıl çıktığından dışarıda yemek yemenin zaman içinde farklılaşan işlevine, ülkemizin yemek kültürünün kendine has özelliklerinden değişen yeme alışkanlıklarımıza kadar uzanan bir perspektifte; dışarıda yemek yemenin 100 yıllık hikâyesi anlatılıyor.
Arkadaşlarım kitabı okumuş ve oldukça beğenmişler, en kısa zamanda ben de kitabı okuyacağım. Bu iki kız kardeş kitabı çıkardıktan sonra birçok kişiye imzalayıp gönderdikleri gibi gastronomi uzmanı Vedat Milor'a da göndermişler.
O da ne! Yıl 2021, Vedat Milor bir kitap çıkartıyor. Kitabın ismi ne dersiniz: 'Hesap Lütfen' E yuh yani sevgili Milor... Yıllardır yeme-içme sektörü içerisinde yurt içinde ve yurt dışında tadımlar gerçekleştir, işin ehli kabul edilip her davete çağrıl, TV'de programlar yap, gazetelerde yazılar yaz, sonra kalk, çıkaracağın kitabın ismini başka bir kitaptan arakla...
Yemekler söylenmiş, keyifle yenmiş, hesap istenmiş ve ödenmiş Elif Yirmibeşoğlu tarafından Vedat Milor... Sana sadece bahşiş kısmı kalmış. İçinden gelirse bahşiş bırak ve masadan kalk lütfen!
