'Onlar da kim?' diyeceksiniz, hemen kısa bir tanımlama ile hayatınıza dahil edeyim.
Onlar zamanını kendi yöneten, kendi işini yaratan, 'Taşı sıkıp, suyunu çıkarıp içerim yine de emir almam' diyen kafasına buyruk yeni neslin kafası çalışanları.
Siz beyaz yakalıların tepetaklak hali, kimine göre düşmanı, kimine göre kıskanılanı.
Freelance jenerasyon işe giderken plaza kıyafetlerinden uzak durur. Çalışma saatleri, molaları yoktur. Her an online olabilir, toplantı esnasında yemek pişirebilir, canı sıkılırsa beste yapar kafasını dağıtabilir; ne de olsa adı üstünde freelance jenerasyon onlar...Onların yegane kuralı; çalışırken sosyalleşmek, sosyalleşirken çalışmak yani yaşadıkları andan keyif almak!
Bu jenerasyonun son günlerde takıldığı bir yer var; neresi mi? Onların tabiri ile İstanbul'un Brooklyn'i.... Peki burası neresi? İstanbul'un Brooklyn'i olmaya aday bölge; 4.Levent Sanayi Bölgesi... Nefes aldıkları yaşam alanları ise Kolektif House... Siz hâlâ keşfetmediniz mi? Kreatif insanların konuşlandığı ortak çalışma, üretme ve takılma alanı olarak yapılandırılan bu yeni nesil yaşam alanında, bu freelance jenerasyon takılıyor. Bilgisayarınızı kapıp gidin ya da en keyiflisinden bir pazar brunch'ını yakalayın...
Bugünlerde bölgenin sakinleri olan hırdavatçı ve sanayi ustaları şaşkın; yoga seanslarından çıkan taytlı kızlara akıl sır erdiremiyorlar. Ee normal, Nişantaşı bile taytlı sportif kılığa yeni ayak uydururken sanayi bölgesi bırakın da sudan çıkmış balığa dönsün...
