Çok güzel, aşırı zarif ve "ketum" denilebilecek kadar ölçülü. Ülkenin en popüler adamıyla evli ama sosyal medyada "#Kocişkom, #huzurum, #aşkın dibi" gibi paylaşımlarına asla rastlamazsınız. Ayaküstü sansasyon olacak demeçler vermez, zaten sokakta da çok göremezsiniz. İşinde, gücünde bir moda insanı. Kendini bu kadar çok geri çekmeyi sevdiği için daha da çok merak uyandırıyor tabii. Hürriyet'e verdiği röportajda ilginç cevaplar verdi. Buyurun size ev hali, küçük keyifleri ve hayat felsefesiyle Başak Dizer Tatlıtuğ.
Aşkın karşıtı: Nefret mi, kayıtsızlık mı?
- Kayıtsızlık tabii. Âşık olduğunda tüm hücrelerinle tek noktadasın. İster belli olsun, ister olmasın... En fazla "mış gibi" yapıyorsundur (Gülüyor).
Gündoğumu mu günbatımı mı?
- Her zaman günbatımı. Görsel bir şölen yahu. Bir de ben en çok geceleri seviyorum.
Hangisi çok iç gıcıklar: Göz kırpmak mı göz kaçırmak mı?
- Göz kaçırmak daha gizemli (Gülüyor).
Sofrada hangisine tahammül daha zordur: Obura mı gevezeye mi?
- Valla ikisi de beni hiç rahatsız etmez. Zaten az yiyen ve az konuşan bir tipim. Sofrada öyle biri iyi bile olur.
Tek başınıza ağlamak mı, birinin omuzunda ağlamak mı?
- Tek başıma... Sorunlarımı anlatarak rahatlayamıyorum. Paylaşınca sorunlar daha da büyür bende. Mutluluklarımı paylaşma taraftarıyım diyelim.
Beyaz yalan ne zaman hoş görülebilir? Sevdiğiniz zaman mı sevildiğiniz zaman mı?
- Altta yatan niyet önemli tabii ama yalan yalandır benim için.
Affetmek mi, unutmak mı?
- Affetmek ve hemen unutmak. Çünkü böyle hayat daha hafif, daha kolay. Bu duygular bana sadece ve sadece zarar verir, artık onun bilincindeyim.