LEVENT TÜZEMEN
Galatasaray'da yeni yönetime girecek güçlü bir yönetici, 'Arda Turan'ın parasını ben öderim, bizim takıma gelsin, hocayı da ikna ederiz' demiş. Bu transfer gerçekleşirse hiç şaşırmam.
ÖMER ÜRÜNDÜL
Arda çok önemli bir oyuncu ama şu anda fizik olarak hazır durumda değil. Beşiktaş'ın sol kanatta ona ihtiyacı yok. Babel sakatlansa bile Adriano o bölgede oynayabilir.
METİN TEKİN
Transferde işin mali tarafı var. Onun kalitesindeki bir futbolcu siyah-beyazlı takıma gelirse ciddi katkıda bulunur. Ancak bu dönem için Türkiye'ye döneceğini düşünmüyorum.
MURAT ÖZBOSTAN: Arda Turan 1 haftadır Beşiktaş için konuşuluyor ama başkan Orman, "Gündemimizde yok" dedi. Sizin düşünceniz nedir? Gelirse Beşiktaş'a faydası olur mu?
ÖMER ÜRÜNDÜL: Arda, fizik olarak hazır değil. Ne kadar önemli oyuncu olduğunu biliyoruz. Ama sol kulvarda Babel'e bir şey olsa Caner'i sol beke alıp önde Adriano oynayabiliyor. Bu şartlarda Beşiktaş'ın Arda'ya ihtiyacı yok. Artı bir sorun daha var. Beşiktaş'ın sürekli stoper transferi üzerine gitmesini de anlayamıyorum. Vida gelince Şenol hocanın kafası karışacak. Şimdi Vida-Pepe yaptığın zaman takımın en istikrarlı oyuncusu Tosic'i ne yapacaksın? Tosic ya stoper oynar ya sol bek. Stopere Vida'yı koyduğun zaman, Pepe'den vazgeçemezsin, solda da Caner ve Adriano varsa Tosic bitmiş oluyor. Bana göre; Tosic, Beşiktaş'ın en istikrarlı oyuncusu.
METİN TEKİN: Arda'nın geleceğini düşünmüyorum. Beşiktaş'a gelirse tabii ki Arda kalitesindeki oyuncu her yerde faydalı olur. İşin mali tarafı da var. Ama Arda'nın Türkiye'ye şu an için döneceğini düşünmüyorum.
LEVENT TÜZEMEN: Mesela Arda bir televizyon programında "Ben asla Beşiktaş ve Fenerbahçe'de oynamam. Gelirsem, kulübüm de isterse Galatasaray olur, yoksa Avrupa'da oynarım" diyor.
MURAT ÖZBOSTAN: Beşiktaş cephesi "Biz para ödemeyiz, az bir maliyetle, Barcelona da kabul ederse gelsin ikinci yarı bizde oynasın" diyor. Geçen sezonki Demba Ba gibi.
TÜZEMEN: Galatasaray'da yeni yönetime girecek güçlü bir yönetici "Onun parasını ben öderim, Galatasaray'a gelsin hocayı da ikna ederiz" demiş. Galatasaray'da her şeyi affeden Fatih Terim'e, Arda Turan gidip sarılsa ve bu transfer gerçekleşirse ben buna hiç şaşırmam.
GÜNEŞ'E HAKSIZLIK YAPIYORLAR
MURAT ÖZBOSTAN: Beşiktaş bir kez daha deplasman fobisiyle karşılaştı. Şenol Güneş tartışma konusu oldu. Sanki Beşiktaş kırılmaya müsait bir yapıda. Bu neden kaynaklanıyor? Bir numaralı sorumlu Güneş mi, yoksa son zamanlarda yöneticiler sürekli konuşuyor. Gündem Cenk, Oğuzhan, Tosic, Talisca ve transferler. Beşiktaş'ta hala Şampiyonlar Ligi sarhoşluğu mu var sizce?
METİN TEKİN: Sivas maçında Şenol Güneş formsuzdu. Bana göre; Negredo değişikliği yanlıştı. Neden çıkarıyorsun? Ama Şenol hocaya haksızlık yapmayalım. Son iki senenin şampiyonu ve takımdaki güçlü oyunu oluşturan kişi de Şenol Güneş.
ÖMER ÜRÜNDÜL: Şunu vurgulamak gerek, Real Madrid dünyanın en büyük takımlarından biri. Zidane mutlak kazanması gereken maçta, evinde 85 bin taraftarının önünde Barcelona'ya 3-0 kaybetti. Şimdi Zidane kötü antrenör mü?
GÜRCAN BİLGİÇ: Şenol hocayı tartışmıyoruz biz, Beşiktaş'ı tartışıyoruz.
METİN TEKİN: Ben Şenol hocanın Negredo'yu oyundan alma kararını tartışırım, Şenol hocayı tartışmam. Ligde kaybedilen puanlar, kötü bir gidiş var. Buna bir şey demedim. İstenilen bir gidiş değil bu. Ama zorluk derecesi çok daha yüksek olan Şampiyonlar Ligi'nde kazanılmış bir başarı var. Bunlar önemli şeyler.
GÜRCAN BİLGİÇ: O zaman ne yapmak lazım? Ligde başka hoca, Şampiyonlar Ligi'nde başka bir hoca mı getireceksin?
METİN TEKİN: Gitsin mi o zaman Şenol hoca? Eleştirelim ama gitmesini tartışmayalım.
GÜRCAN BİLGİÇ: Formsuz diyoruz Şenol hoca için. Takım 49 orta yapmış, 25 gol girişiminde bulunmuş Beşiktaş. Şenol hoca mı kafayı vuracak ortalara içeride?
METİN TEKİN: İsterse 49 değil, 149 orta yapsın. Bu iyi oynadığını göstermez.
GÜRCAN BİLGİÇ: Olur mu? Kazanmak için her şeyi yapmışsın. Burada oyunun bir cilvesi var.
METİN TEKİN: Bu kadar orta yanlış bile. Bir atağı sonuçlandırmadan hep ortayı kullanırsan, olmuyor bir şey.
GÜRCAN BİLGİÇ: Ne yapacaksın başka? Orta yapma, şut atma...
METİN TEKİN: Bir şeyi yaparken, aynı zamanda bir şeylerden vazgeçiyorsun. İyi bir pastan örneğin. Galatasaray maçının ilk yarısında 16 orta yaptılar, ikinci yarıda 4 orta yaptılar. 3'lük oldu Galatasaray, 8 de olabilirdi. Merkezden pas işleri yaptılar.
GÜRCAN BİLGİÇ: Karşınızda bir rakip var. Rakip sizi merkezden ceza alanına sokmuyorsa, kenardan oynayacaksın. Sivasspor maçını Negredo çıkmasa da yine kazanırdı diyemezsin. Kazanmak adına bu kadar üretmiş bir takımın hocasına 'bu iş senin yüzünden oldu' denilmez. Ama 21 puan kaybı sorgularım.
MURAT ÖZBOSTAN: Beşiktaş şampiyonluk yarışından koptu mu?
LEVENT TÜZEMEN: Yanıldığınız bir nokta var. Beşiktaş şampiyonluk yarışından kopmaz. Ama Beşiktaş'ın asıl krizleri çözemeyeni Şenol Güneş. İki yıl Beşiktaş takımı şampiyon olduğu için kriz yaşamadı. Çünkü oyuncu grubu ona kriz yaşatmadı. Bu sene üç tane deve dişi gibi oyuncu aldılar, üçü de ilk 11 oyuncusu ama kulübede oturuyor. Ve Şenol Güneş bu yüzden sorgulanıyor. Bu üç oyuncu isyan çıkarmaya başladı. Lens isyan çıkarıyor. Mesela Medel defalarca soyunma odasına girdi. Bunları yönetemedi. Talisca kavgası oldu. Güneş, şampiyon kadronun yanında oluyor. Onlara sırtını dayıyor. Sıkıntı burada. Bunları çözemiyor. Talisca-Caner kavgasında da Caner'den yana tavır koydu. Çünkü bu oyuncular onunla beraber şampiyon oldu. Yeni oyunculara 'haddinizi bilin' demeye getiriyor. İkinci krizi de yönetim, yönetemiyor. Burada resmen seyirci kalıyor.
YÖNETİM ÇOK AMA BOŞ KONUŞUYOR
ÖZBOSTAN: Yöneticiler çok mu konuşuyor?
TÜZEMEN: Yönetim çok konuşuyor ama boş konuşuyor. Resmen pazarın yükselmesini bekliyor. Oyuncu da bunu bilmek ister. Mesela "Cenk, Everton'a gidiyor" haberleri de oyuncunun aklını karıştırır. Yönetim olarak tavır koyacaksın. 'Hayır, kardeşim kimse bize gelmesin' dese, bu haberler medyada yer almaz. Oyuncu gelir 'Ben gitmek istiyorum' derse bunu da yönetim diyecek. Şenol hoca da 'bu oyuncu gitsin, gelsin' diyemiyor. Çünkü kulübün maddi konularda paraya ihtiyacı olduğu için Şenol hoca bazı isimlerin satılmasına yeşil ışık yakıyor. Ama yönetim ve Şenol hoca ortak dil konuşsalar oyuncu transferi konusundaki kriz kolay aşılır. Şu anda Beşiktaş takımı darmadağın. Tosic gidiyor, Cenk gidiyor, Oğuzhan gidiyor. Bir sürü oyuncu gidiyormuş gibi bir imaj var ortada. Ama ortada hiçbir kulübün ismi yok. Çıkacak, konuşacak, sahiplenecek. Senin futbolcuların pazar malı mı? Bu işin patronu kim? Fikret Orman... 'Cenk'e, Tosic'e resmi teklif yok' de. Futbolcularına sahip çık. Sanki onlar gitsin diye bir ortam var. Bu takım içi krizleri Şenol Güneş yönetemiyor. Şampiyon olmuş takıma sırtını dayıyor, yeni oyuncular bundan mutlu değil. İkincisi Pepe'yi zorunluluktan oynattı, Marcelo gittiği için. Marcelo kadar Lens de Medel de kendi ülkelerinin önemli oyuncuları. Ama asla Beşiktaş'ın birer parçası gibi olamadılar.
BEŞİKTAŞ'IN ŞAMPİYONLUĞU BU SEZON ÇOK ZOR...
ÖZBOSTAN: Beşiktaş'ın ligde yaşadığı kayıpları neye bağlıyorsunuz?
ÜRÜNDÜL: Beşiktaş birinci Leipzig maçını kazandıktan sonra, ilk iki maçta grupta 6 puan alınca futbolcular ve Güneş için birinci hedef Şampiyonlar Ligi oldu. Bizim Türk takımları haftada iki gün maçı fizik ve motivasyon olarak kaldıramaz. Beşiktaş kötü olsa, Şampiyonlar Ligi'nden rekor bir puanla çıkamazdı gruptan. Fakat Beşiktaş seyircisi önünde ve Quaresma'nın kendi sahalarındaki katkısıyla işleri açabiliyordu. Ancak deplasmanlarda alan daraltan savunmalara karşı set oyununda Beşiktaş'ın bir pozisyon sıkıntısı çıktı. Cenk önemli katkılar sağlıyor ama dar alanın santrforu değil. Şampiyonlar Ligi'ndeki takımlar Beşiktaş'a karşı açık oynadığı için Cenk orada başarılı oldu. Adebayor tipi bir santrfora ihtiyacı var Beşiktaş'ın. Negredo bu tip bir santrfor ama o da fizik olarak hazır olmadığı gibi Güneş de ona istenen şansı vermedi. Quaresma deplasmanlarda silik ve sinirli. Medel çok önemli bir savaşçı orta saha. Fakat Medel'i yalnız oynatamazsın. Atiba'sız Medel de bence fazla iş yapamaz. Sonuçta Beşiktaş çok puan kaybetti. Bayern Münih maçı öncesi ve sonrası da 3 tane çok önemli karşılaşması var. Bunun için Beşiktaş'ın bu sene lig şampiyonluğu oldukça zorlaştı.
KULÜBEDEKİ SEVİNÇ TESADÜF DEĞİL!
MURAT ÖZBOSTAN: Galatasaray'da beklenen oldu... Tudor'un yerine Fatih Terim geldi ve ilk maçını kazandı. Fatih Hoca, sarı-kırmızılı takımda neyi değiştirdi? Kulübede gollerden sonra daha önceki maçlarda olmayan büyük bir coşku vardı.
TÜZEMEN: Kulübedeki sevinç tesadüf değil. G.Saray'ın iki yıl yaşadığı şampiyonlukta da bu sevinçleri hep görürsünüz.
Terim, Tudor'un takımını sahaya sürdü. Herkesin kafasında bir operasyon bekleniyordu. Şu mesajı verdi hoca, "Ben hepinize güveniyorum." G.Saray'da ilk defa 3 yerli oyuncu girdi oyuna. Yasin, Selçuk ve Sinan… Bunların hepsine sırtını dönmüştü Tudor. Bu bir mesajdır. 'Bende yabancı- yerli ayrımı yok kardeşim. Ben herkese eşitim" dedi Fatih hoca. Ayrıca affedilecek oyuncularla ilgili de yorumunu yaptı ve herkesten faydalanacağını söyledi. Bu G.Saray'da rekabeti körükleyecektir. Terim, G.Saray'da fabrika ayarlarını yeniden yerine oturtacak gibi görünüyor.
ÜRÜNDÜL: Futbolcular, Göztepe karşısında çok istekliydi. Rodrigues o kadar güç verdi ki, hırsıyla sakatlık yaşadı. Geçen haftaki Maicon ile bu haftaki Maicon arasında da çok büyük fark vardı. Yapılan en doğru iş ise hocanın direkt göreve başlamasıydı. Rakiplerin de kaybettiği puanlarla, 2. yarıdaki fikstür avantajını da düşünürsek, G.Saray şampiyonluk yolunda önemli bir avantaj kazanmıştır.
ÖZBOSTAN: Fatih Terim, "Kısa sürede fazla değişiklik yapamazdım" dedi. Siz neler gördünüz?
TÜZEMEN: Fatih Terim egosunu ön plana çıkarmadı. Ama duruşu, tribünleri sahaya, oyuna çekişi, enerjisi... Hocanın bakışı sonrası, hakem bile itiraz edemiyor. İlk defa kulübeden bir oyuncu verilen karara itiraz etti. Kulübeye de enerji geldi, sevgi geldi.
METİN TEKİN: Fatih hocanın gelişi tabii ki çok büyük enerjidir. Ama sonuçta Galatasaray'ın bu sezon iç saha oyununda hiç sorunu olmamıştır. Genelde derbi ve deplasman sonuçlarının eleştirileri yüzünden bu karar alındı. Ama Terim çok doğru bir karar verdi ve Tudor'un takımına dokunmadı. Bence doğrusu buydu. Zaten Tudor ile Terim'in iç saha oyun anlayışları benzeşir. O yüzden Terim'in takıma katkısını ikinci yarıda göreceğiz.
TÜZEMEN: Ama çok tehlikeli bir takıma karşı maça çıktı. Kaybedilseydi bir anda oklar Terim'e dönebilirdi. Bir de iyi bir geri dönüşe imza attı.
TEKİN: Şunu göreceğiz, aynı malzeme, aynı oyuncu grubu, belki bir iki takviye olacak. Lig ikinciliği ve 17-18 maç Terim yönetecek. Elimizde çok güzel bir teknik direktör karşılaştırma serisi olacak. Bu çok kolay yaşanılabilecek bir durum değil.
BİLGİÇ: Şöyle bir tereddütüm var: İlk maç, 50 bin taraftar, aşırı bir motivasyon. Ağlayarak çıktı Rodrigues kolay mı? Yani çok sert bir motivasyon olmuş. Final maçı havasıyla bakılmış ki bunu gerektirecek bir durum da yok. Metin hocanın da dediği gibi zaten içerideki maçları kazanıyordu Galatasaray. Her maça bu kadar sert motivasyonla çıkartamazsın takımı. Yani bir maç çıkartırsın, iki maç çıkartırsın ama üçüncüden, dördüncüden sonra profesyonel oyuncu bu motivasyonu yer mi? Yese bile aynı hırsı, aynı motivasyonu gösterir mi? İkincisi Fatih hocanın takım yönetmesinde sadece teknik ve taktik yok. Fatih hoca bir de rakipler yaratıyor. Medyayı rakip yapıyor, Levent abinin bir yazısını çıkartıyor mesela 'Selçuk bak' diyor, 'Levent sana ne yazmış' deyip ekstra motivasyon veriyor. Yani diri tutuyor grubunu. Fatih hocanın en büyük katkısı ise Galatarasay'a iç barışı getirir. Bir kere tribünler birleşti. Bundan sonraki sürecin doğru yönetilmesi lazım.
YARIN
Fenerbahçe, Trabzonspor ve Başakşehir'in şampiyonluk yarışındaki şanslarını nasıl görüyorsunuz?