Türkiye'de siyasetin kalbi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde, bütçe görüşmelerinde atıyor. İçişleri Bakanlığı'nın bütçesi konuşulurken meclise hitap eden Soylu'nun konuşması arkasından mecliste kavga çıktı. Soylu'nun kavga çıkartan sözleri şöyleydi:
"Siz bütün iftiralarınızla bizden uyuşturucu ile mücadelemizin intikamını alıyorsunuz. Siz bizden PKK ile yaptığımız mücadelenin intikamını alıyorsunuz, siz bizden para dilendiğiniz ve kahraman ordumuza 'sınır ötesini geçme' diyen, 15 Temmuz'u tam da Kılıçdaroğlu gibi canlı yayında izleyip haber bekleyen o küresel güçlere diz çökmeyişimizin intikamını alıyorsunuz. Terör devleti kurdurmayışımızın, sarı torbaların intikamını alıyorsunuz. HDP ile PKK ile tarihin en kirli işbirliği içerisindesiniz. Amerika'nın çocuklarısınız sizler. Yenileceksiniz!"
Türkiye'yi uluslararası arenada uyuşturucu merkezi gibi gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun gerçek amacı aslında Süleyman Soylu'nun bu cümlelerinde gizli. Muhalefetin bu konudaki akıl hocasının ise FETÖ ve PKK olduğunu söylemek için kahin olmaya gerek yok. 17/25 Aralık yargı darbesinde benzer bir deneme yapmışlar ve başarısız olmuşlardı. Ardından FETÖ'nün MİT tırları operasyonunda da aynı planlar vardı. Tüm bu operasyonlarda Türkiye'yi uluslararası politikada zor durumda bırakmak ve yalnızlaştırmak yatıyordu. Sizce Süleyman Soylu haksız mı?

***

İLKBAHARDAN ÖNCE UKRAYNA'DA BARIŞ ZOR
Hafta sonu gündeminde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Rusya ve Ukrayna ile yaptığı temaslar vardı. Erdoğan, Putin ile telefonda görüştü. Zaten Rusya Temsilciler Meclisi Başkanı bir heyet ile Türkiye'deydi.
Toplantılarda uzun uzun Ukrayna'da barışın ne şekilde olabileceği konuşuldu. Erdoğan sadece Putin ile değil Zelensky'le de görüştü.
Ancak bütün bu çabalara rağmen kalıcı barış hala çok zor. Ukrayna'nın ve ABD cephesinin hiçbir şekilde masaya oturmak istememesi barışın önündeki en büyük engel. Rusya, kış boyunca büyük askeri operasyonu yapıp fiili durum sağlanmadan barış mümkün görünmüyor.
Askeri ve siyasi uzmanlara göre bunun için en yakın tarih de önümüzdeki yılın ilkbaharı olarak görülüyor. Sadece geçtiğimiz bir ay içinde Rusya'nın yaptığı yoğun hücre saldırıları sonucunda Ukrayna'nın gayrisafi milli hasılası yüzde 32 daha küçülmüş. İlkbahara kadar Ukrayna diye bir devlet kalmayacağını söylemek için herhalde uzmanı olmaya da gerek yok. Ukrayna'yı yok eden, Avrupa'yı büyük bir gıda ve enerji krizine sürükleyen ABD'nin ise umrunda bile değil.


Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz