Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BERCAN TUTAR

Trump’ın Keşmir krizindeki hedefi

ABD Başkanı Donald Trump'ın 2,5 yıllık yönetimi sırasında neredeyse dünyanın her bölgesinde krizler yeniden alevlendi. Trump, 20 Ocak 2017 günü yemin ederek göreve başladıktan sonra dünya üzerinde gözle görülür bir küresel kötüleşme süreci başladı.
Çin ile ticaret savaşları, Tayvan, Hong Kong ve Güney Çin Denizi krizleri, Türkiye ile Suriye, YPG ve FETÖ krizleri, İran ile Hürmüz krizi ve Venezüella krizi yeniden filizlenirken İsrail-Filistin sorunu giderek çözümsüz hale getirildi.
Somali, Sudan, Fas, Libya ve Mısır eksenli krizlerle Kuzey Afrika bölgesi felç edildi.
Kuzey Kore krizinde beklenen adımlar atılmadı. Japonya ve Güney Kore ilişkileri bile bozuldu. Rusya ve İngiltere arasındaki rekabet sertleşti.
Brexit krizi ile AB daha da parçalandı.
İngiltere ile AB karşı karşıya geldi. Fransa ve Almanya üzerindeki Amerikan presi, ittifak ilişkilerini baltalayacak boyutlara ulaştı.
Ve en nihayetinde Trump destekli ırkçılık Avrupa'yı esir alırken merkez sol ve sağ partiler çöktü. İktidarlar, İslam düşmanı ve göçmen karşıtı aşırı sağ partilere kaldı.

***
Tahta kulelerle oynanan jenga'yı herkes bilir. İşte Trump'ın izlediği kaba realizm politikası, uzmanlar tarafından 'küresel dünya sistemiyle jenga oynamak' şeklinde tanımlanıyor.
Trump'ın 'Önce Amerika' deyip dünyayı ateşe atan politikaları yeni sorunlara ek olarak küllenen krizleri de yeniden körükledi.
Bunlardan biri de Keşmir sorunu.
Hindistan ve Pakistan arasında 2013'te Navaz Şerif'in iktidara gelmesiyle başlayan bahar havası Trump'ın müdahalesiyle kısa sürede yerini eskisinden daha amansız bir düşmanlığa bıraktı.
ABD, İsrail, Mısır ve Suudi Arabistan'ın İran karşıtı politikalarına destek vermeyen Pakistan Başbakanı Şerif, 2018'deki yargı darbesiyle bertaraf edildi.
Asıl hedef ise Çin, Rusya ve Türkiye liderliğindeki eksene yakınlaşan Pakistan ve Hindistan'ın karşı karşıya getirilmesiydi.
Bunun en kolay yolu ise kronikleşmiş Keşmir sorunuydu. Bu kaosun asıl tetikleyicisi Trump, zaten kendini ele de verdi.
Nitekim Trump, temmuz ayının son günlerinde Beyaz Saray'ı ziyaret eden Pakistan Başbakanı İmran Han'a Hindistan Başbakanı Narendra Modi'nin Keşmir konusunda kendisine arabuluculuk teklifinde bulunduğunu söyledi.
Ancak Hintli yetkililer vakit geçirmeden Trump'ı yalanladı. Bu açıklamadan iki hafta sonra da Hindistan Keşmir sınırına ordu gönderdi. Sonra da 6 Ağustos'ta 7 milyonluk Keşmir'in özerkliğini kaldırdı.
Böylece Keşmir sorunu ABD Başkanı Trump'ın müdahalesiyle kısa sürede uluslararası boyuta evrildi.
***
Bu kriz ile Trump yönetimindeki ABD, bir taşla dört beş kuş vurmayı planlıyor.
Hindistan, Pakistan, Çin ve Rusya bu olayda karşı karşıya getirilerek Atlantik karşısında güçlenen Asya bloku arasındaki yakınlaşma süreci baltalanacak.
Çin'e karşı yalnız kalan Hindistan, BM'de ABD'nin eline mahkûm olacak.
Böylece Rusya ile 20 kadar nükleer santral antlaşma ve S-400 alımında üst perdeden konuşan Hindistan Başbakanı Modi, savunma pozisyonuna geçecek.
Ayrıca Venezüella ve İran ambargolarında ABD'ye destek vermeyen Hindistan'a bedel de ödetilecek.
Ne var ki maliyet fayda analizi açısından küresel bir resesyona yol açması muhtemel Keşmir sorunu, en büyük darbeyi 17 ay sonra 3 Kasım 2020'de ikinci kez seçilemeyen Trump'a da vurabilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA