Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MEVLÜT TEZEL

İşte politik zekâ budur!

6'lı Masa'nın ortaklarından Demokrat Parti, kamuoyu anketlerinde 0,1'i zor geçiyor.
Ancak partinin lideri Gültekin Uysal'a seçimlerde CHP listesinden liste başı milletvekilliği, Cumhurbaşkanı yardımcılığı, partisine ise Turizm Bakanlığı ve 4 milletvekili teklif edilmesi büyük tartışma yaratmıştı.



CHP'li seçmenler bile "0,1'lik bir partiye bu kadar destek olmaya gerek var mıydı?" diye soruyorlar.
'6'lı Masa'ya faydasının dokunmayacağı düşünülen Demokrat Parti'nin Millet İttifakı'nda yer almasının sırrı bir türlü çözülemezken partinin lideri Gültekin Uysal'dan çarpıcı bir tespit geldi.



Uysal tweet'inde Cumhur İttifakı'nı hedef alarak "Cumhur İttifakı'nın tek bir hedefi var; Erdoğan'ın iktidarını devam ettirmek" diye yazdı, iyi mi?
Bu kimsenin akıl etmediği, ezber bozucu, müthiş(!) analizden sonra Uysal sosyal medyada gündem oldu ve ti'ye alındı.
"Millet İttifakı hep liyakattan bahsediyor ama en büyük liyakatsizlik Uysal'ın 6'lı Masa'da olması" gibi eleştiriler yöneltildi.
Ve Uysal o tweet'i silmek zorunda kaldı.
Böylece Uysal'ın bugüne kadar neden fazla konuşmadığını da öğrenmiş olduk!

***


TEKNOLOJİ MAĞAZASI DA BUNU YAPARSA!
İzmir'de lokanta işletmeciliği yapan Ali Gün, 2019 yılında ünlü bir teknoloji mağazasından bin 900 liraya cep telefonu satın aldı.
Bir sene sonra polis merkezinden çağrılan Gün, İMEİ numarasından yapılan incelemede telefonunun çalıntı olduğunu öğrendi. Ve telefona kriminal inceleme için el konuldu.
Sıfır kutusunda ve faturalı satın aldığı cep telefonunun çalıntı çıkması üzerine Gün, soluğu tüketici hakem heyetinde aldı.
Tüketici hakem heyeti Gün'ü haklı buldu ama firma ürün kusurunun altı ay içerisinde taraflarına bildirilmediği gerekçesiyle karşı tarafa dava açtı ve davayı kazandı.



Ve Gün dava masrafı, yargılama gideri ve avukatlık vekâlet ücretini de ödemeye mahkûm olarak ikinci şoku yaşadı.
Ürünün kusuru farklı bir konu. Davada asıl konu telefonun çalıntı olması!
Bir teknoloji mağazası nasıl çalıntı telefon satar?
Ve çalıntı telefon satıp bu davayı nasıl kazanır?
İnsanın aklı almıyor!
Teknoloji mağazasından da gönül rahatlığına ürün alamayacak mıyız?
Normalde mağaza, çalışanları arasında soruşturma başlatıp, müşterinin mağduriyeti giderilmeliydi!
Bu davaya ABD, Avrupa'da görülseydi o teknoloji mağazası yanmıştı!

***


NASA DA KAPAYIP, AÇIYOR
NASA'nın 15 yıl önce fırlattığı Yıldızlararası Sınır Kaşifi (IBEX) adlı araç, Dünya yörüngesinde dönüyor ve Güneş Sistemi'yle yıldızlararası uzay arasındaki etkileşimleri araştırıyordu.
Ta ki, 18 Şubat'ta arızalana dek. Araçtaki uçuş bilgisayarının sıfırlandığı tespit edildi.
NASA, 2 Mart'a kadar çeşitli yöntemlere başvurarak komuta yeteneğini geri kazanmaya çalıştı. Ancak girişimler başarısız oldu.
Son çözüm olarak; uzay aracının kapatılıp açılması denendi.



Evet, yanlış duymadınız. Hani bazen bilgisayar kitlendiğinde çözüm bulamayınca fişi çekeriz...
"Hadi çalışsana" diye bilgisayarın arkasına vurup, sonra kapatıp tekrar açarız ya...
Koskoca NASA da, bizim gibi uzay aracını açıp kapatmış ve araç çalışmaya başlamış.
Bu işleme NASA'da "firecode reset" adı veriliyormuş.
'Firecode reset' ya da adı her neyse. Sonuçta bilgisayarı açıp kapatmanın, fişini çekip takmanın işe yaradığını NASA da onayladı.
Bilgisayarı açıp kaparken sizi görüp dalga geçen olursa bu olayı anlatırsınız artık.

***


KALİTESİZ BETON VE DEMİR = YIKIM!
Depremden etkilenen illerde Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekiplerinin yanı sıra İngiltere'den mühendisler de araştırmalarda bulunuyor.
İngiliz mühendisler, Adıyaman'da çöken bir binadan alınan beton numunelerinde altı santimetre uzunluğunda taşlar saptadı.Taşların, yakınlardaki bir nehirden alınarak beton dökmek için kullanıldığı belirlendi. İngilizler dayanıklılığı artırmak üzere betonun içindeki gerekli demirlerin nervürlü yerine pürüzsüz olduğuna da dikkat çekti.



Bu da betonun demirlere yapışmadığı ve yapıyı zayıf hale getirdiği anlamına geliyor.
Çocukluğu mahalle aralarında geçen bizim kuşak, inşaat alanlarını iyi bilir.
Bazılarının iş makinesi izleme tutkusu çocukluğa kadar uzanır!
Eskiden beton hazır gelmezdi, inşaat alanında yapılırdı. Deniz kumu elenirken midye kabukları büyük taşlar çıkardı.
Demek ki, bazıları kumu elekten bile geçirmeye gerek duymuyormuş.
Çocukluğumdan hatırladığım inşaat demirleri de İngiliz mühendislerin tarif ettiklerinin aynısı. Yani işe yaramayan en ucuz demirler!
1999 depremi öncesi yapılan birçok binada midyeli deniz kumu ve en kalitesiz demir kullanıldığını artık bilmeyen yok!
Evet, kentsel dönüşümün maliyeti insanları zorluyor.
Ancak bu binalarda oturup kentsel dönüşümü istememek hayatları riske atmak anlamına geliyor.

***


KANSER İLACINDA BÜYÜK REKABET
Amerikalı ilaç şirketi Pfizer, kanser tedavisi portföyünü genişletmek amacıyla biyoteknoloji şirketi Seagen'i 43 milyar dolara satın aldı.
43 milyar dolar!
İlaç sektörü gerçekten devasa bir iş hacmine sahip!



Halı hazırda onaylanmış 24 yenilikçi kanser ilacından oluşan bir portföye sahip şirketin bu yeni anlaşmayla onkoloji alanında da konumunu güçlendirdiği söyleniyor.
Kanser hastalığının çözümü için yapılan her yatırım elbette sevindirici bir gelişme ama hala kanserin tam çaresinin bulunamaması düşündürücü!
Uğur Şahin ve Özlem Türeci, üzerinde çalıştıkları kanser aşısının ise 2030'a kadar hazır olacağı söyleniyor.
Başka şirketler de kanser ilaçları geliştiriyor. Kanser tedavisinde şirketler arasında rekabet kızıştı. Umarım bu rekabet kanser sorunu kökünden çözer!

***


Altyazı
"En zengin insan, en güçlü arkadaşlara sahip olan insandır." (Baba)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA