Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Yeni Türkiye reformları mı? Yeni siyasi oluşumlar mı?

Sonbaharla birlikte, ertelenmiş gündemin yoğunluğu bizleri bekliyor.
Bilhassa politik sahada... Siyasi dinamiklerin, ekonomiye dair algı ve güven endeksi ile mutlak bağı yakında bir sınamaya daha tabi tutulacak gibi.
Esasen MHP'de pilot proje olarak denenen siyaseti dizayn planı, İYİ Parti'nin siyasi merkeze oturmak bir yana, patinaj yapması ile sonuçlandı.
Derken, ittifak modelleri üzerinden, görünür işbirliklerinin içine gizlenen hesaplarla İstanbul seçimi ile bir siyasi tatbikat sahneye konuldu. Ve bu ölçekte ilk meyvelerini verdi!
Şimdi, büyük resim AK Parti bünyesine ve tabanına yönelik siyasi mühendislikle çizilmeye çalışılıyor. AK Parti, dışarıdan gelen çok farklı karakterdeki meydan okumalara, milletle bütünleşerek karşı koymayı başardı. Darbe planlamaları, parti kapatma hamleleri, sokak hareketleri, yargı eliyle iktidarı devirme oyunları, bölgesel etnik kalkışmalar, ekonomiye yönelik saldırılar ve 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne kadar denenmedik yöntem kalmadı. Ve bunların hepsinin üstesinden gelindi.
Lakin bu kez AK Parti, içeriden hareketlendirilen oluşumlar nedeniyle oldukça özellikli sınava hazırlanıyor.
Dış tehditlere karşı kenetlenmeyi bilen AK Parti teşkilatının, yolu bir ara parti ile kesişmiş, önemli devlet görevleri üstlenmiş isimler etrafında kurgulanan yapılara ne tepki vereceği oldukça kritik.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın, "My Way" olarak tanımlayabileceğimiz "siyasi yolu" sadakat ve dayanışma harcı ile inşa edildi.Erdoğan'ın 17 yılda test edilip onaylanmış kendi doğruları ile gelecek yürüyüşünü sürdüreceğini öngörebiliriz. Bununla birlikte Cumhurbaşkanı'nın güncel şartların gerektirdiği önlemleri alma konusundaki pratikliği ve esnekliği de görünür gelecek için belirleyici olacak.

***
Ve tabii ki AK Parti görünümlü, siyasi vitrin çeşitliliği ile süslü olması muhtemel oluşumların çıkış nedeni, zamanlaması ve finansmanı da büyük merak uyandıracak.
Siyasi parti kurmanın prosedür olarak kolay, yaşatmanın zor olduğu Türkiye'de, bu noktadaki ölçüt, milletin ikna edilmesi yani partileşmenin meşruiyetinin izahıdır.
Öyle anlaşılıyor ki, 2001 krizi sonrasının özgün ortamında tek başına iktidara yürüyen AK Parti için, 2019 şartlarında yine ekonomi temelli senaryolardan medet uman siyasi alternatifler üretilmek isteniyor. Bilhassa Körfez ülkelerindeki malum odakların, Cumhurbaşkanı'nın varlığını şahsen hedef aldığı günümüzde, Erdoğan'ın siyasi liderliğine bayrak açan iç aktörlere kayıtsız kalması da beklenemez.
Özetle...
"AK Parti'yi oluşturan kadrolar büyük yürüyüşüne bir yerel seçimle başladı yine bir yerel seçimle durdurulur.
AK Parti'yi iktidara taşıyan ekonomik faktörler, iktidardan da edebilir!" söylemine dayalı siyasi tasarımlarla yüzleşeceğimiz, samimiyet testinin zorlu olacağı olaylar dizisine yaklaşıyoruz. Neticeyi ise "liderlik, vefa ve yeni Türkiye reformları" tayin edecek...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA