George Dalaras konseri harikaydı. Uzun zamandır bu denli mutlu olmamıştım. Özlediğimiz Yunan müziği, ortak bir Akdeniz duyarlılığı sayılabilecek o hem hüzünlü hem oynak nağmeler. Ve sahnede görkemli bir Dalaras-Livaneli buluşmasıyla simgelenen, o hep istediğimiz Türk-Yunan dostluğu. Ama beni asıl mutlu eden, Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nun önü oldu. Yayalaştırıldığından beri ilk kez görüyordum. O yoğun trafik gitmiş, (gerçi 'sahilden Bostancı' feryatları yine var!), güzel bir gezinti alanı oluşmuş. Sanki bir operet dekoru gibi! O eski çeşme de ne güzel ve görkemli olmuş, önü açılınca... Belediyeyi bu güzel projeyi başarıyla sonuçlandırdığı için kutluyorum. Artık yaz gecelerimiz daha şen olacak.