Pazartesi akşamı, şehrin en sakin gününde Karaköy'de açılan Madeo isimli mekandayız. Önümüzde dev bir şarap mönüsü; yemek şölenimize eşlik edecek şarabı seçeceğiz. Arkadaşlarımdan biri, garson arkadaşa şöyle bir soru soruyor: "Yakın gözlüğünüz var mı?" Garsonun yanıtı ise şöyle oluyor: "Ne yazık ki şu anda yok; siparişini verdik gelecek." Ne kadar önemli bir detay aslında. Mekanların olmazsa olmazları var; bunlardan biri de küçük puntolarla yazılmış mönüyü okuyabilmemiz için yakın gözlüğü... "Peki ya başka neler olmalı?" diye etrafımdakilere soruyorum. İşte cevaplar:
Leke çıkarıcı: Üstünüze yemek döktüğünüzde, bir fırçayla birlikte size sunulmalı. Sakar insanlar çok; en şık kıyafetinizle her an kazaya kurban gidebilirsiniz.
Masa kenarı çanta askısı: Kadınların kurtarıcısı olur. O havalı ve pahalı dev çantalarını masa kenarına asmak istiyorlar.
Puro makası ve puro kibriti: Keyfine düşkünlerin en büyük arayışı...
Şal: Kış günleri için omuza atılacak bir şal mutlaka olmalı. Şal temiz olmalı, kokmamalı.
Diş fırçası ve macunu: Ağız sağlığına takıntılı insanlar için lavaboda bulundurulmalı.
