"Ben bir garip Keloğlan'ım, eşeğimin yok palanı, işim gücüm doğruluktur, hiç de sevmem ben yalanı..." Çocukken Rüştü Asyalı'nın canlandırdığı 'Keloğlan'ın maceralarını ne çok izlerdik. 1971 ve 1975 yapımı 'Keloğlan' serisi; özel TV kanalları açıldıktan sonra da reytingleri yüksek geldiği için sürekli oynatılırdı.
İlk 'Keloğlan' filmini ise Nazım Hikmet'in eşlerinden Piraye Hanım'ın ilk kocası, ilk Türk rejisörlerinden Vedat Örfi Bengü 1948 yılında çekmişti, başrollerde Mehmet Karaca ve İsmail Dümbüllü vardı.
7 Eylül'de yeni 'Keloğlan' filmi vizyona giriyormuş.
Senaryosunu Ferhat Ergün'ün kaleme aldığı filmi Süleyman Mert Özdemir yönetti. Mimar Sinan Lisesi Tiyatro Bölümü'ndeki eğitimine devam eden Atilla Doğukan Türkyılmaz da 'Keloğlan'ı canlandıracak. Elbette filmi izlemeden yorum yapmak doğru olmaz ama basında çıkan haberler ve filmin teaser'ından edindiğim izlenimi paylaşmak isterim: Galiba karşımızda yeni nesil teknolojik bir 'Keloğlan' var. Yeni 'Keloğlan'ın elinde gelişmiş bir silah var, eşeği otomobile dönüşüyor, kahramanımız ışınlanıyor, Marvel'ın çizgi roman kahramanı 'Flash' gibi hızlı hareket ediyor vs.
Yeni filmde 'Keloğlan', mucit kahraman Macgyver gibi olayları çözüyor galiba.
Yoksa bizim masallardan ve Yeşilçam'dan tanıdığımız 'Keloğlan'a kelliği dışında pek benzemeyen bir kahraman mı izleyeceğiz? 'Keloğlan', düşmanlarını kıvrak zekası ve akıl oyunlarıyla dize getirirdi. Oysa teaser'da 'Keloğlan' süper güçleriyle mücadele ediyor.
Belki de Hollywood'un süper kahramanlarını izlemeye alışkın yeni nesil çocuklar sıkılmasınlar diye 'Keloğlan'a süper güçler eklenmiş olabilir.
Umarım eski ile yeni arasında bir denge tutturulmuştur.
Bu büyük farklılığa rağmen yeni nesil çocukların 'Keloğlan'ı sinemada izleyecek olmasından mutluyum. Bu topraklardan çıkan masalları, kahramanları, efsaneleri çocuklarımız bilmeli, onlara öğretmeliyiz.
Türkyılmaz'ın Rüştü Asyalı'nın canlandırdığı 'Keloğlan'a benzemesi de hoşuma gitti. En azından böyle bir benzerlik var.
