Mağdur öğrenci E.A.'nın annesi Dilek Ş. (39), yaşananların tek seferlik bir olay olmadığını belirtti. Gözyaşları içinde konuşan anne Ş., "Yaklaşık iki sene öncesinden bu zamana uzanan bir olay ve ardı kesilmiyor. Benim kızım kesinlikle huzurlu olamayacak, rahat okuyamayacak," ifadeleriyle yaşadıkları derin travmayı dile getirdi.

ZORBALIK 2 YILDIR SÜRÜYOR: İKİNCİ ŞOK EDEN OLAY
Anne Dilek Ş., olayın sadece B.I.Ç. ile sınırlı olmadığını, aslında kızının iki sene önceki bir husumeti olan üçüncü bir şahsın azmettirmesiyle B.I.Ç. tarafından darbedildiğini öne sürdü. "Esas kişi o üçüncü şahıstır. Üç hafta önceki olay da zaten iki sene önceki olayla bağlantılı bir olaydır" diyerek zorbalığın organize olduğunu iddia etti.
Kızı akran zorbalığına uğrayan anne konuştu: "Evladımı kaybetmek istemiyorum" | Video

ŞİKAYET TEHDİDİ: "KENDİSİNİ BIÇAKLAYACAĞINI DUYDUM"
Anne Dilek Ş.'nin en büyük korkusu ise yargı sürecine rağmen devam eden tehditler. Anne, darp olayının ardından B.I.Ç.'nin, kızının en yakın arkadaşına giderek "herhangi bir yerde şikayetçi olursa kendisini bıçaklayacağını" söylediğini duyduğunu aktardı. Bu tehdidin, zaten ruhsal olarak çökmüş olan ailenin korkusunu katladığı belirtildi.

Anne Dilek Ş., kızının okula her sabah zorla gittiğini belirterek, "Çok mağdur durumdayız. Evladımı kaybetmek istemiyorum. Çocuklar arasında olan böyle ufak tefek şeyler, kin besleme noktasına geliyor. Artık bunun gerçekten son bulmasını istiyorum çünkü bu ikinci olayımız," sözleriyle kamuoyundan destek istedi.

DEVLET HAREKETE GEÇTİ: PSİKOLOJİK DESTEK BAŞLADI
Çanakkale İl Emniyet Müdürlüğü, sosyal medyada da hızla yayılan görüntüler üzerine resmi açıklama yaptı. Açıklamada, "Kasten yaralama (Akran Zorbalığı)" suçundan işlem yapıldığı ve suça sürüklenen çocuk B.I.Ç. ile mağdur E.A.'nın ifadelerinin alındığı belirtildi.

Cumhuriyet Savcılığı'ndan serbest bırakılan E.A. ailesine teslim edilirken, darp eden B.I.Ç. ise savcılık talimatı sonrası Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı ilk kabul birimine yerleştirildi.

Anne Dilek Ş., kızının bedensel yaralarının zamanla geçtiğini, ancak ruhsal yaralarının dinmediğini ve şu an yoğun psikolojik destek aldığını belirtti. Anne Ş., hem kendi kızının hem de B.I.Ç. gibi şiddete başvuran çocukların ailelerine yetkililerce destek sağlanması gerektiğini, asıl çözümün bu şekilde olabileceğini vurguladı.