Dünyada alanında en iyisi olarak gösterilen Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun talimatıyla Felaket Kurbanlarını Kimliklendirme Büro Amirliğinin (DVI) isimi değiştirilerek Afet Kriminal İnceleme birimi (AKİ) kurdu. Afet olaylarında kimlik tespiti işlemlerinde ölen ya da hayatta kalan ancak travmatik etki sebebiyle kaybolmuş kişilerin parmak izleri, diş kayıtları, tıbbi kayıtları, şahsın eşyaları, fotoğrafı, vücudundaki izler ve DNA örneklerinden kişinin kim olduğunun belirlenmesi için Dünyada bir ilke daha imza atılarak kurulan birim, aynı zamanda afet sonrası bölgede detaylı teknik incelemelerde bulunarak sorumluluğu olanların tespitinde de önemli rol üstleniyor.
Türkiye'nin en büyük sel felaketinin yaşandığı yer olarak gösterilen Kastamonu'nun Bozkurt İlçesi'ne sel döneminde metrekareye 161 kilogram, çevredeki köylere ise 453 kilograma varan yağmur yağdı. Yani 1 yılda yağan yağmur 2 günde düştü. Küre Dağları'nın vadilerinden akan yağmur suları buradan Ezine Çayı'na ulaşarak debisini yükseltti.
Çayın taşmasıyla birlikte meydana gelen sel ve su baskınları sonucu su seviyesi bazı yerlerde 4 metreye kadar yükseldi. Ezine Çayı, yanında bulunan binaları yıkarken önüne kattığı her şeyi Karadeniz'e kadar taşıdı. Sel felaketi nedeniyle 65 kişi yaşamını yitirirdi, 8 kişi de kayboldu.
25 KİŞİLİK ÖZEL EKİP RAPOR HAZIRLADI
Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Daire Başkanlığı Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğüne bağlı Afet Kriminal İnceleme Birimi, Bozkurt İlçesi'ne ilk gün giderek detaylı çalışma başlattı. Alanında uzman 25 kişilik ekip, Bozkurt merkez olmak üzere selden etkilenen köylerde 3 ay boyunca incelemelerde bulundu.
Bozkurt İlçesi'nin adete röntgenini çeken özel ekip, Bozkurt'un selden öncesi ve sonrası şeklinde fotoğrafladı. AKİ, gerekli kimliklendirme çalışmaları ve ortaya çıkan afetin boyutu ile ilgili Kastamonu İnebolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na raporlandırma çalışmaları gerçekleştirdi. Hazırlanan raporda felaketin ilçeye neden bu kadar büyük bir darbe vurduğunu gözler önüne serdi.
SEL ÖNCESİ AŞIRI YAĞIŞ OLMASI
11 Ağustos'taki selden önce üç gün boyunca bölgede yaşanan yoğun yağış felaketin başlamasına neden olduğu bilgisi raporda yer aldı. 10 Ağustos'tan itibaren Bozkurt'ta metre kareye 161 kilogram yağış düştüğü saplandı. Bozkurt'u çevreleyen dağlardaki köylere ise metre kareye 453 kilograma varan yağış miktarından dolayı Bozkurt'un bulunduğu Küre Dağları'nın vadilerinden akan yağmur sularının Ezine Çayı'na ulaşarak debisini yükseltti.
EZİNE ÇAYI'NIN YATAĞI DARALTILMASI
Bozkurt ilçesinin içinden geçen Ezine Çayı, geçmişte geniş vadi tabanına yayılırken, özellikle 2000'li yıllardan sonra çayın yatağı daraltıldığı, daha önce S çizerek Karadeniz'e dökülen çayın, daha sonra oluşturulan yapay kanaldan düz bir hattan denize indiği görüldü.
DERE YATAĞINA KONUT YAPILMASI
Ezine Çayı'nın yatağının daraltılmasıyla elde edilen araziye süreç içerisinde çok katlı betonarme toplu konutlar yapıldığı, halen inşaatı süren binaların olması dikkat çekmekle birlikte sel felaketinde ilk olarak dere yatağına yakın olan binaları su bastığı görüldü.
TOMRUKLAR YIKIMA NEDEN OLDU
Ezine Çayı'na yakın kurulan tomruk deposunu sel yerle bir etti. Selin önüne kattığı tomruklar Ezine Çayı üzerindeki köprülerin tıkanmasına neden oldu. Bu durum selin şiddetini arttırdı. Tıkanan köprüde biriken sel suları çaydan taşarak ilçe merkezi istikametine doğru aktı. Ayrıca binalara çarpan tomrukların yıkıma neden olduğu öğrenildi.
KÖPRÜLER TIKANDI
Ezine Çayı üzerinde bulunan köprülerin kemerli yapı yerine düz bir yapıda inşa edilmesi, felaketin etkisini arttıran bir diğer etken oldu. Sel sırasında demirden yapılan yaya üst geçidi çökmesi sebebiyle arkasındaki tomruklarla birlikte önündeki beton köprünün tıkanmasına sebep oldu. Tomrukların birikmesi ve suyun geçişinin engellenmesiyle birlikte biriken sel sularının taşarak ilçe istikameti doğrusunda yayıldığı görüldü.
