Kahramanmaraş'ta, Afşin-Elbistan (B) Termik Santralı'na kömür üretimi yapan Çöllolar kömür havzasında perşembe günü meydana gelen göçüğün etki alanı yayılıyor. Kömür havzasına sınır 2 bin 800 nüfuslu Çoğulhan beldesinde halk panik içinde. İlk etapta göçük alanına en yakın noktadaki yaklaşık 15 ev boşaltıldı. Sokaklardaki belde halkının gözlerinde korku, yüreklerinde endişe, kafalarında ise soru işaretleri var. Çünkü kimse ne olduğunu ya da ne olacağını bilmiyor. Özellikle 200 haneden oluşan Menderes ve Turnapınar mahallelerinde yaşayanların endişesi daha fazla, zira onlar göçükle burun buruna yaşıyor.
BASMAYA KORKUYORUM
Turnapınar Mahallesi'nin 25 yıl muhtarlığını yapan eski muhtarı Zafer Yanık, korkudan yatağa giremez olduğunu belirterek, "Yere basarken korkar hale geldim. Çünkü büyük göçük evlerimize yakın yerde oldu. Göçük olduğu gece sanki toprak ağlıyormuş gibi uğulduyordu" dedi. Aynı mahallede yaşayan ve 2 yıldır beldede öğretmenlik yapan Fatih Korkmaz ise kitap okuduğu için geceleri geç yattığını söyleyip, son haftalarda evin altında dalgalanmalar hissettiğini söyledi. 63 yaşındaki Cuma Akın ise çaresizliğini dile getiriyor. Korktuğunu, evlerini terk etmeleri gerektiğinin söylendiğini belirten Akın, "Gidelim ama nereye gidelim? Can önemli ama mal da canın yongasıdır" dedi. Turnapınar Mahallesi'nde yaşayan 3 çocuk annesi Zeliha Kuzu ise evinin duvarları ve tabanında çatlaklar oluştuğunu belirterek, "Dün temizlik yapmak için oturma odasındaki halıyı kaldırdığımda tabandaki çökme ve çatlamaları gördüm. Çok korkuyorum, evin içinde durmak bile istemiyorum ama ne yapayım? Geceleri gözüme uyku girmiyor" dedi. Vatandaşlar gibi muhtarlar da şaşkın. Turnapınar Mahalle Muhtarı Hasan Kılıç ve Seyrantepe Mahalle Muhtarı Ali Cihan, "Korku ve endişe içindeyiz. Ne yapacağımızı bilmiyoruz ki bize akıl danışan vatandaşa söyleyelim" dedi.
'Kimse kapımızı çalıp bize yol göstermiyor'
Çoğulhan Belediye Başkanı Adem Yıldız beldenin tamamının risk altında olduğunu ancak kendilerine kimsenin bilgi vermediğini belirtiyor. Yer altındaki suyun bir an önce tahliye edilmesi gerektiğini belirten Yıldız, "Herkes 'Başkan bizim halimiz ne olacak, evim tehlikede mi' diye soruyor. Tedbir alınmazsa, belde olarak risk altındayız. Ama kimse bize bir şey sormuyor. Bizi dinleyen yok. Bu tehlikeye en yakın benim beldem, benim halkım" diye konuşuyor.