İşe iade davasının amacı, haksız nedenlerle işten çıkarılan işçinin tekrar eski işine dönmesini sağlamaktır. İşe iade davası sonucunda mahkeme tarafından fesih işleminin geçersiz olduğuna karar verilirse, işçinin tekrar işe başlatılması ya da ödenecek maddi tazminat hakkı doğabilir. İşe iade dava açma süresi, tüm bu sonuçların gerçekleşebilmesi için yasal olarak belirlenen bir süredir. İşe iade davası en geç ne zaman açılırsorusunun cevabını bilmek bu süreci doğru yönetebilmek için oldukça değerlidir.
İşe iade davasının açılması konusunda, İş Kanunu tarafından belirlenmiş çok net ve kesin bir süre bulunmaktadır. Bu süre, iş sözleşmesinin feshedildiğinin işçiye bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. İş Kanunu'nun 20. maddesine göre işe iade davası açmak isteyen işçi, fesih bildiriminin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 1 ay içerisinde dava açmak zorundadır. Bu süre hak düşürücü nitelikte olduğundan, dava açma süresinin kaçırılması halinde işçinin dava açma hakkı tamamen ortadan kalkacaktır.
İşe iade davasının açılabilmesi için tanınan en geç süre, fesih bildiriminin işçiye ulaşmasından itibaren 1 aydır. Bu süre içerisinde dava açılmaması halinde işçi, dava açma hakkını kaybeder ve işe iade talep etmesi mümkün olmaz. Bu nedenle fesih bildirimi yapılır yapılmaz işçinin hızlı hareket ederek yasal süreyi kaçırmaması önemlidir.
Burada özellikle dikkat edilmesi gereken nokta, fesih bildirim şeklidir. İş Kanunu'na göre fesih bildiriminin yazılı olması zorunludur. Yazılı olmayan, sözlü şekilde yapılan fesih bildirimleri geçerli sayılmayacağından, işçi dava açma süresini belirlerken bu hususa özellikle dikkat etmelidir. İşveren tarafından sözlü olarak yapılan işten çıkarma durumlarında, işçinin yazılı bildirimi beklemeden hukuki süreci başlatması gerekebilir.