İstanbul'da yaşayan 22 yaşındaki Ubeydullah Gülsoy'a 4 yaşında otoimmün hepatit teşhisi konuldu. 4 yaşından itibaren karaciğer yetmezliği yaşayan Gülsoy'a, 17 yaşında ilaçlar da yetersiz kaldı ve karaciğer nakli olması gerekti. Yapılan tetkikler sonrasında Gülsoy'a, babasından alınan karaciğer parçası Prof. Dr. Koray Acarlı ve ekibinin yaptığı başarılı ameliyat sayesinde nakledildi.
Nakilden 4 yıl sonra rutin takiplerinde, böbreğinde protein kaçağı tespit edilen Ubeydullah Gülsoy'un bu defa da böbrek nakli olması gerektiği ortaya çıktı. Babası Ramazan Gülsoy'dan seneler önce karaciğer alan Ubeydullah'a bu kez annesi Menşure Gülsoy böbreğini verdi. Aynı hastanede de Op. Dr. Volkan Turunç tarafından yapılan böbrek nakli ile Ubeydullah, sağlığına tamamen kavuştu. Anne baba da oğullarına ikinci kez can olmuş oldu.
ANNEM VE BABAMA MİNNETARIM
Hastalığı nedeniyle çocukluğunu doya doya yaşayamadığını söyleyen Ubeydullah Gülsoy, "4 yaşımdan beri hastayım. Sürekli tetkiklerle, hastanede geçti şimdiye kadar hayatım. 17 yaşıma kadar kendi odamdan çok hastane odalarını gördüm. Dışarıda gezmeyi, oturmayı, parklara gitmeyi çok isterdim ama hastalık yüzünden bunları hiç yaşayamadım. 17 yaşıma geldiğimde babam hiç düşünmeden bana karaciğerini verdi ve karaciğer rahatsızlığım çözümlendi. O dönemde 54 kilodan 46 kiloya kadar düşmüştüm. Sonra toparladım" dedi.
Aradan 4 sene geçtiğinde böbreklerinde protein kaçağı yaşamaya başladığını belirten Ubeydullah, Op. Dr. Volkan Turunç'a başvurduğunu söyledi. Böbrek nakli olması gerektiğinde ise annesinin hiç düşünmeden bir böbreğini kendisine verdiğini söyleyen Ubeydullah, "'22. doğum günümde böbrek nakliyle hayata ikinci kez merhaba' dedim. Sağlık çok kıymetli. Annem ve babam için çok zor oldu. Asıl zorluğu onlar çekti. Hep yanımda oldular. Önce anne ve babama sonra da doktorlarıma minnettarım. İkinci kez bana can oldular. Yeniden doğdum" dedi.
HAYATA YENİDEN DÖNDÜ
Prof. Dr. Koray Acarlı, "Hastamıza Otoimmün Hepatit tanısı konmuştu. Yıllar içinde bu hastalık onu karaciğer yetmezliğine sürükledi. Bu durumda karaciğer nakli kaçınılmazdı. O dönem babasının karaciğerinin sağ lobundan nakil yaptık. Bu hastalar hayat boyu bağışıklık baskılayıcı ilaçlar kullanırlar. Ubeydullah'ın böbreklerinde de problem vardı. Bu ilaçların da etkisiyle bir böbrek rahatsızlığı yaşamaya başladı. Karaciğer naklinden 4 sene sonra da böbrek naklini gerçekleştirdik. Yani kendisi tek bir merkezde iki nakil olarak hayata yeniden 'merhaba' dedi" dedi.
Op. Dr. Volkan Turunç ise "Hastamız önce karaciğer nakli oldu. Sonrasında böbrek sorunuyla karşılaştı. Nadir de olsa nakil sonrasında kullanılan ilaçlardan, böbrek sorunu yaşayan hastalarda böbrek yetmezliği gelişebiliyor. Böbrek nakli başarıyla gerçekleşti. KPSS sınavına girdi, memurluğa atanacak inşallah. Hem sağlığına kavuştu hem de sosyal hayatına dönmüş oldu. Organ naklinin bu anlamda çok önemli olduğunu gösteren de bir örnek oldu" dedi.
