Lüleburgazlı Bilal Kızak, Alacaoğlu Köyü'nde kurduğu imalathanesinde çiftçilerden topladığı sütle 1989'dan 2016'ya kadar yoğurt üretimi yaptı. Market, bakkal, lokanta gibi işyerlerini dolaşan ve tüm ilçede tanınan Bilal Kızak, Haziran 2022'de koltuk altında bir şişlik farkedince hayatı değişti. Namık Kemal Üniversitesi Hastanesi'nde deri altındaki şişliği kontrol eden doktorlar kasım ayında ameliyat kararı aldı. 10 Aralık'ta da kanser teşhisi konuldu. Ocak ayında kanser akciğere sıçradı. Kemoterapiye başlayan Bilal Kızak, kısa sürede 20 kilo kaybetti. Umudunu korumaya çalışsa da yakasını bırakmayan hastalık moralini günden güne bozuyordu. Üstelik oğlu öğretmen Birant Kızak'ın anlatımına göre doktorlar en fazla 6 ay ömür biçmiş, 'Dördüncü ileri evre. Hastanızı eve götür, ölür' diyordu.

"ARTIK UMUT DOLUYUM"
Bir yandan internette araştırmalarını sürdüren ailenin yolu Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mutlu Demiray ile kesişti. Mart 2023'te İstanbul'a gelen Bilal Kızak, Mutlu Demiray tarafından muayene edildi. Kişiye özel kanser çalışmaları ile tanınan Prof. Dr. Mutlu Demiray, hastasının genetik haritasını çıkardı, ardından akıllı ilaç tedavisine başladı. İlaçlar yalnızca 2 ay sonra etkisini gösterdi ve tüm tümör kayboldu. Ölümden yaşama yeniden umut dolan Bilal Kızak adeta ikinci hayatını kazandı. Eşi Gülcan, oğlu Birand ve doktoru Mutlu Demiray ile birlikte hastanede mutluluk pozu veren Bilal Kızak, hislerini SABAH'la paylaştı. Kızak, "Akıllı ilaçları kullanıncaya kadar yemeden içmeden kesilmiştim. 20-25 gün içinde yeniden yemeye başladım. İlaçları kullanmayı sürdüreceğim. 3 ayda bir kontrole geleceğim. Artık umut doluyum, korkmuyorum. Yeniden doğmuş gibiyim. Allahıma şükürler olsun" dedi.

"BİZE OLDUKÇA SIKINTILI BİR DURUMDA GELDİ"
Kanserde artık tamamen kişiye özel ve moleküler onkoloji çağına girildiğinin altını çizen Prof. Dr. Mutlu Demiray, Bilal Kızak'ın tedavi süreciyle ilgili şunları aktardı: "Hastalığın hangi organdan kaynaklandığının artık çok bir önemi yok. Sarkom mu veya bir akciğer kanseri mi olduğunun bir önemi yok. Kişiye özel kanser tedavi merkezi olarak öncelikle her hastamızın tümör biyolojisini öğrenmek ve bu öğrendiğimiz biyolojiye göre tedavi dizayn etmek istiyoruz. 'Her hasta özeldir ve her hastanın da kanseri özeldir' prensibinden hareketle hastanın genetik haritalamasını yaptırıyoruz. Bilal Bey, kemoterapi altında tümörü büyümüş bir şekilde ve oldukça da sıkıntılı bir durumda kliniğimize başvurdu. Öncelikle hastamızı anlattık ve biyopsi alarak tümör dokusundan tümörün biyolojisini öğrenmek istedik. Gördük ki hastamızda müdahale edilebilir bir gen var."

"AKILLI İLAÇ SİHİR GİBİ"
"Her genetik mutasyon müdahale edilebilir değil. İşte bu geni bulduktan sonra hastamıza iki tane akıllı ilaç verdik ve iki ay içinde tüm tümör kaybolmuştu. Şu anda hastamız halen tümörsüz bir vaziyette hayatını sürdürmektedir. Ayrıca kanda farklı tekniklerle de kontrol ettiğimizde hastamızın herhangi bir tümörünün olmadığını saptadık. Tabii bu genetik mutasyonu biz saptadık ve ona göre bir tedavi verdik. Müdahale edilebilir bir gen varsa onun akıllı ilaçlarını kullandığınızda gerçekten bu iş sihir gibidir. Bir anda tümörün kaybolduğunu görürsünüz onun için biz her hastanın genetik tümörünün genetik haritalamasını çıkartıp onun üzerinden tedavi dizayn eden bir ekibiz. Tabii ki bu iş bu çok kolay bir iş değil. Biz 4 doktor ve 6 klinik kanser genetikçisi hep birlikte çalışarak bu sonuçlara ulaşabiliyoruz