Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BÜLENT CANKURT

Devlet-millet el ele ‘Yapılacak çok iş var’

Dün, ünlü isimlere, depremzedeler için neler yaptıklarını ve bundan sonra neler yapmak gerektiğini sormuştum. Bugün de bu soruları, Nilüfer Bulut, Zehra Neşe Kavak ve Feryal Gülman’a yönelttim.

NİLÜFER BULUT TİKAD BAŞKANI (TÜRKİYE İŞ KADINLARI DERNEĞİ)

'TÜRKİYE BUNUN ALTINDAN KALKABILECEK GÜÇTEDİR'
Depremi öğrendiğinizde ilk yaptığınız ne oldu?
Biz derhal kendi bünyemizde bir Deprem Destek Koordinasyon grubu oluşturduk. Kamu kurumları ve bakanlıklarla sürekli irtibat halinde olmaya ve yardımlarımızı onlar üzerinden ulaştırmaya çalışıyoruz. Ayrıca her arkadaşımız sahip olduğu imkanları depremden etkilenen bölgede ihtiyaç duyulan yardım malzemelerini ulaştırmak üzere seferber etti.
Halkımız nasıl bir sınav verdi?
Bu çapta bir doğal afet karşısında vatandaşlarımızın verdiği hızlı reaksiyon etkileyicidir. Milletimiz üzerine düşeni fedakarca ve mükemmel bir şekilde yapmıştır. Olağanüstü bir toplumsal dayanışma örneğidir.



Bundan sonra depremzedeler için neler yapabiliriz?
Başta çocuklar olmak üzere psikolojik destek konusunu ele almamız gerekiyor. Hem bedensel ve hem ruhsal yaralanmaların iyileştirilmesi için etkin şekilde çalışma yürütmemiz gerekir. Depremden etkilenen şehirlerimizin yeniden inşası için, depremzede vatandaşlarımızın, başta barınma olmak üzere bütün ihtiyaçlarının karşılanması için kısa, orta ve uzun vadeli planlamaları hızla hayata geçirmemiz lazım. Devlet ve sivil toplum el ele, bütün sosyal girişimlerimizde depremin yaşandığı kentlerimize odaklanan çalışmalara öncelik vermeliyiz.
Devletimiz nasıl bir sınav verdi? Eksikler, tamamlanması gereken noktalar elbette var, olmaması mümkün değil. Ancak asrın felaketi diye nitelenen bir doğal afet karşısında, devletimiz attığı adımlar ve aldığı önlemlerle tüm vatandaşlara ulaşabilmiştir. Sayın Cumhurbaşkanımız bir yıl içinde tüm depremzedeler için evlerin yapılacağını dile getirdi. Bakanlarımız deprem bölgesine giderek kendi sorumluluk alanlarıyla ilgili özel destek çalışmaları yürütüleceğinin sözünü verdi. Bütün sorunlar için kapsamlı çözümler üretilmeye çalışıldığını görüyoruz. Türkiye, bunun altından devleti ve milletiyle kalkabilecek güçtedir.



ELEŞTİRİ ZAMANI DEĞİL
Bir taraftan da arama kurtarma ve yardımlarla ile ilgili geç kalındığına dair devlete eleştiriler de var...
Şimdi eleştiri değil, milletçe birlik olma zamanı. AFAD ve Kızılay başta olmak üzere bütün arama kurtarma birimleri ellerinden geleni yaptı. Bazı noksanlıklar olmuşsa, kapasitelerinin güçlendirilmesi, eksiklerinin tespit edilip giderilmesi için ne gerekiyorsa yapılmalıdır. O kahramanlar sayesinde yüzlerce mucizeye şahit olduk.

PROF. DR. ZEHRA NEŞE KAVAKZEHR

'DÜNYANIN HAYRANLIKLA İZLEDİĞİ BİR DAYANIŞMA'
"Kendi özel hastanemiz olarak İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde hazırlanan deprem destek planı kapsamında; sağlık ekibimiz, depremden etkilenen iller için ihtiyaç duyulan malzemeler ve bölgeden gelecek hastalar için rezerve yataklarımız ile depremzedelerin yanında olduk.



'Gururluyuz' Bu denli yıkıcı bir depremin yaralarını sarmanın, uzun dönemli efor, kaynak ve takip gerektirdiğini biliyoruz. Milletimiz ve devletimiz el ele vererek, bu zorlu süreci atlatacaktır. Pandemiyi en iyi şekilde yöneten ülkelerden biri olarak bu felakette de hem devletimiz hem STK'larımız hızla organize olup bölgeye yardım için seferberlik ruhuyla hareket etti. Dünyanın hayranlıkla izlediği böyle bir dayanışma, böyle bir kenetlenme ruhu görmek büyük gurur kaynağı. Asrın felaketinde asrın dayanışmasını yaşıyoruz. Bir yandan yüreğimiz acıyla dolarken, diğer yandan gencinden yaşlısına, kadınından erkeğine Türkiye'nin dört bir yanından toplanan yardımlar, ardı ardına giden yardım TIR'ları, dünyanın dört bir yanından gelen arama kurtarma ekipleri bölgeyi şefkatle sarmayı başardı. Daha yolun başındayız ama sırtına yorganını alıp elinde bastonuyla yardım TIR'ına taşıyan 70 yaşındaki ninelerimiz, kumbarasını gönderen koca yürekli yavrularımız oldukça, bu zorlukları aşacağız."

FERYAL GÜLMAN İŞ İNSANI - MİMAR

'BİR MİMAR OLARAK ÜLKEME KARŞI
MAHCUBUM'
"6 ŞUBAT doğum günüm. Ve sabah bu haberle uyandım. Aklım almadı. Ertesi gün destek için kollarımı sıvamış ve hazır hissettim kendimi. İlk günler, giyecek ve yiyecek şimdi de barınmaya yönelik katkı için çalışıyorum. Arzum bir an önce bölgeye gitmek. Henüz erken dedikleri için buradayız.



'EL ELE VERELİM'
Çok büyük bir felaket. Tüm ülke, 11 şehrimiz ile tek yürek oldu, dayanışma için seferber oldu. Günlerdir, insanlar yediği yemekten, sıcak yatağından utanıyor. Tek amaç, oradaki acıya ortak olmak. Biz deprem ülkesiyiz. Hepimiz üstümüze düşeni yapmalıyız. Ne yazık ki deprem bilinciyle yapılmamış binalarda yaşıyoruz. Ben bir mimar olarak, o binalara imza atan meslektaşımdan onay veren meslektaşıma kadar mahcubum ülkeme karşı. Bu günler eleştiri günü değil. İnanın siyaset, seçim vs. kimsenin umurunda değil. Bugün birlik günü. El ele verme günü. Eleştiren değil, çalışana gönlümüz açık hepimizin. Devlet ve millet olarak el ele saracağız yaralarımızı. Deprem kayıplarının ardından, psikolojik destek, yaralıların iyileşmesi gibi süreçlerle birlikte gerçeklerle yüzleşiliyor. Pek çok insan hem evini hem de işini kaybetti. Öncelikli olarak barınma ihtiyacının karşılanması şart ancak iş imkanı da yaratmak gerekiyor. Yoksa göç kaçınılmaz olur."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA