Satış olsa ilk bizim haberimiz olur!

Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç ve Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, New York'ta kültür sanat alanında isimlerini dünyaya duyurdukları hafta bir dizi de özel görüşmeler yaptı. İşte bunlardan biri Mustafa Koç'un Bank of America ziyaretiydi. İslam Sanat Eserleri'nin yer aldığı ve Koç Ailesi'nin isminin ikisine verildiği 15 yeni galerinin açılış töreninden sonra Metropolitan Müze'sinin üst katında aileyle buluşup bir sohbet toplantısı yaptık. Mustafa Koç sohbet esnasında Bank of America'dan söz edince neden gittiğini merak ettik.

Görüşmesini nezaket ziyareti olarak değerlendiren Koç, "Onlar da Türkiye'ye geldiklerinde aynı şekilde bizi ziyaret eder. Gayet iyi durumdalar" dedikten sonra, bankanın Türkiye'yi yakından izlediğine atıfta bulundu ve 'Bildiğiniz gibi şu anda çok fazla faaliyetleri yok ama gelecekte olacağını tahmin ediyorum' diye devam etti.

HERKES BİR ŞEY SÖYLÜYOR!
Son zamanlarda Yapı Kredi'nin İtalyan ortağı UniCredit'in sermaye açığını kapatabilmek amacıyla Polonya ve Türkiye'deki karlı birimlerini kapatabileceği yolunda söylentiler dolaşıyor. Bu seyahatin hemen öncesinde Mustafa Koç'a bu konuda bir yorum yapıp yapmayacağını sormuş ve "Söylenenler spekülasyondan ibaret" cevabını almıştım. New York'ta benzer bir soru gelince Koç'un açıklaması şöyle oldu:

"Unicredit hisseleri konusunda herkes bir şey söylüyor, spekülasyonlar oluşuyor ancak hiçbir gelişme yok. Hatta konuyu bilen bilmeyen bize dışarıdan 'satmak istiyorlar aracı olabiliriz' teklifleri de geliyor. Fakat UniCredit CEO'su Federico Ghizzoni hem benim kadim dostumdur, hem de kendisi ile çok yakın çalışmalarımız oldu. Böyle bir şey olacağı zaman ilk bizim haberimiz olur. O bakımdan şu anda kesinlikle böyle bir konu söz konusu değil. Kaldı ki şu anda kârlarının çok büyük bir kısmı Türkiye'den geliyor. Böyle bir durumda çok çaresiz kalmazlar ise böyle bir varlığı satmaları için en ufak bir neden yok. Yurtdışında konuşuluyor olabilir ama bize Ghizzoni'den gelen bir şey yok. Bu konuda çok temkinli konuşuyorum. Çünkü konuşmalar çok farklı yansıtılabiliyor."

Müze için 40 bin metrekare yer arıyoruz
Koç Ailesi, uzun süredir Sadberk Hanım Müzesi için yer arıyor. Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel ve Genel Müdür Erdal Yıldırım başta olmak üzere tüm aile bu konuyla özel olarak ilgileniyor. Mustafa Koç, müzeye yer bulabilmeyi çok istediklerini, şu anda 2 bin metrekarelik bir alanda yer aldığını ancak yeni müze için yaklaşık 40 metrekareye ihtiyaçları olduğunu söyledi. Rahmi Koç ise hayalini şöyle anlattı: "Benim hayalim, İstanbul'un ulaşımı kolay bir bölgesinde müze ve galerilerin iç içe olduğu bir alan oluşturabilmek. Ama daha önce de söyledik, bu ölçekte bir bina bulabilmek çok zor."

Çapraşık durum şu: Paraya ihtiyacı olan kıymetli varlığı satar mı tutar mı?
Rahmi Koç'un UniCredit konusunda şu eklemeleri yaptı: "Tabii ki Avrupa Birliği'ne baktığınız zaman büyük bankalar gibi onlar da çok temkinli davranmak zorunda. Dünya finans camiasında üç bankadan söz ediliyor. Dexia (Deniz bank), NBG (Finansbank) ve UniCredit..."

Mustafa Koç araya girerek, "Bir de tabii dördüncüsü var VakıfBank. Ama o devlet olduğu için onun nasıl olacağı biraz çetrefilli' dedi. Rahmi Koç, Avrupa'da sözü edilen bankalarla ilgili satış dedikodularına atıfta bulunarak, "Burada çapraşık bir durum var. Paraya ihtiyacı olan kıymetli varlığını satar. Oysa en kıymetli varlık,en iyi para getiren varlıktır ve bunu satmayalım görüşü de vardır. İki farklı bakış açısı" diye konuştu.

Yerli oto için OSD raporunu bekliyoruz sonra Başbakan'a gideceğiz!
Rahmi Koç ve Mustafa Koç'a ekonomi gündeminde çok konuşulan Türkiye'nin ilk yerli otomobilini kimin yapacağını da sorduk. Rahmi Koç ise öncelikle Başbakan Erdoğan'ın neden kendilerini işaret ettiğini şu rakamlarla açıkladı:

"Türkiye ekonomisine baktığımızda üretilen otomobillerin yüzde 50'sini biz üretiyoruz ve 3'te birini ihraç ediyoruz. Türkiye'deki otoların yüzde 20'sini de yalnızca biz satıyoruz. Tabiatıyla Sayın Başbakan da bizi gösteriyor ama bu o kadar kolay bir iş değil."

Mustafa Koç ise bu işin sübvansiyonsuz olmayacağının altını çizerek şu noktalara değindi: "Sayın Başbakan'ın talebi üzerine OSD uzun süren bir çalışmanın ardından raporu sundu. Bugün geldiğimiz noktada özellikle ticari sınıfta önemli ihracatçı konumuna geldik. Yerli otomobil konusunu birçok açıdan biz de inceliyoruz. Bir marka üretip bunu dünyaya satmak çok da kolay değil.

Ölçeği oluşturamadığınız sürece, bu konunun sübvansiyon olmadan gerçekleşme ihtimalini düşük görüyorum. 1-2 milyon otomobili üretip, dünyaya satma konusunu düşünürsek, servis teşkilatı, bayii teşkilatı bunları göz önünde bulundurmak zorundayız. OSD çalışma yapıyor. O bir ortaya çıksın, onun ardından Sayın Başbakanımıza gidip, ne gerektiğini, kendisine elimizden geldiğince anlatacağız."