Sağlık Bakanlığı, 17 helikopter, 3 uçak ambulans ile 7 yıldır hayat kurtarmaya devam ediyor. 40 bin fitte can kurtarmak için çalışan sağlık ekipleri, yüz nakli operasyonlarında da 675 gram doğan parmak bebeklerin yeniden hayata tutunmasında da görev başında. Türkiye'de ilk başlayan uçak ambulans operasyonlarında görev yapan 2 bin saat havada can kurtarmak için operasyon yapan Dr. İlker Ünsal, şimdi Hava Operasyon Birim Sorumlusu olarak operasyonları yönetiyor. Ünsal "Bir çok olaya hekim olarak tanıklık ettim. 40 bin fitte bir hastanın hayatını kurtarmak çok zor. Ama onların yeniden hayata döndüğünü görmek için herşeye değer" diyor.
ORGAN BİLE TAŞIDILAR
Türkiye acil sağlık hizmetlerinde hastaya en kısa sürede ulaşmak için saniyelerle yarışıyor. İşte bu noktada hava ambulansları ve burada görevli sağlık ekipleri en kritik anda hayat kurtarmak için görevlerinin başında. 2008 yılından bu yana yani 7 yılda 25 bin 163 hasta hava ambulansları ile en yakın hastaneye taşındı. Hava ambulansları organ nakillerinde de hayat kurtarmada en etkin rolü üstlendi. Türkiye'nin herhangi bir ilinde beyin ölümü gerçekleşen bir hastanın bağışlanan organları en kısa sürede nakil yapılacak hastaya ulaştırıldı. Doğu Anadolu'da kardan yolları kapanan köydeki hastaya da Gazze'de bombadan yaralanan çocuğa da hava ambulanslarıyla ulaşıldı. Can kurtarmada saniyelerle yarışan ekipler, adeta kuş olup uçtu. Sağlık Bakanlığı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Osman Arıkan Nacar, "Türkiye geçmişte eksikliği hissedilen acil sağlık hizmetleri artık dünyada örnek gösterilen bir düzeye ulaşmıştır. Yakında gece uçabilen ambulans helikopterlerde iş başında olacak" dedi. 40 bin fitte yürütülen operasyonları için 2 bin saat havada kalan Operasyon Birim Sorumlusu Dr. İlker Ünsal, acil vakalarda havada yaşanan hayat kurtarma operayonlarında kendisini en çok etkileyen olayları anlattı:
BEBEĞİN HAVADA KALBİ DURDU
"Erzincan Devlet Hastanesi'nde 26 haftalık 675 gram premütüre bir bebek doğmuştu. Hastanede yeni doğan yoğun bakım ünitesi yoktu. Bebeğin en yakın Malatya İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne nakledilmesi gerekiyordu. 40 bin fit yüksekliği 675 gram bir bebek kaldıramazdı. Uçakta ölebilirdi. Ancak doktorları, burada bırakırsanız bebeği kaybederiz diyordu. Bebeğin naklini kabul ettik. Uçak ambulansımız havalandı. Bebeğin uçakta tam 4 kez kalbi durdu ve çalıştırdık. 45 dakikalık uçuşun ardından Malatya'daydık. Ve minik bebeğimizin hayatı kurduldu." "Adını bile az duyduğumuz bir ülkeydi Tirinidat Tobacco. Burada otel işletmeciliği yapan bir Türk vatandaşı beyin kanaması geçirmişti.Konsolosluk aracılığı ile hasta yakını bize ulaştı. 18 saat uçuştan sonra Tirinidat Tobacco'ya varmıştık. Hastamızı aldık. 18 saatte'de Türkiye'ye Ankara'ya vardık. Hastamızın hayatı kurtulmuştu."
İLK YÜZ NAKLİ İÇİN HAVADAYDIK
"Türkiye'de Antalya Akdeniz Üniversitesi'nde yapılacak ilk yüz nakli operasyonu için havadaydık. Uşak'ta bir tren kazasında hayatını kaybeden vatandaşımızın bağışlanan yüzünü alıp, Antalya'ya götürecektik. Ankara'dan havalandık. Antalya'dan Prof. Dr.Ömer Özkan ve ekibini aldık. Uşak'tan nakil edilecek yüzü aldık. Dönüşte hava şartları çok kötüydü. Uçağın kanatlarının donmaması için alköllü sıvı ile yıkanması gerekiyordu. Görevli bekleyecek zaman yoktu. Çünkü nakile 1.5-2 saat içinde başlanması gerekiyordu. İş başa düştü. Biz doktorlar uçağın kanatlarını alkollü sıvı ile battaniyelerle yıkadık. Ve hemen nakil için uçtuk. Operasyon çok başarılı oldu. Başardık."