Perakende, sadece Türkiye'nin değil elbette dünyanın en dinamik sektörlerinden biri. Perakendeden gelen her veri ekonominin mevcut durumu ve gidişatına yönelik önemli ipuçları sağlıyor. Bu anlamda önce ABD, sonra Avrupa, son olarak da Rusya'da yaşanan durgunluk, yurtdışına açılmak isteyen Türk markaları için önemli fırsatlar yarattı. Özellikle Avrupa'da hem tüketimin düşmesi hem de firmalardaki yönetim eksikliği nedeniyle birçok şirket, satılık tabelası asmaya başladı. Türk firmalarından bazıları son dönemde önemli alımlar gerçekleştirdi. Ancak satın alma operasyonunundan çok Türk firmaları için en kilit nokta doğru yerde uygun fiyatlı mağaza bulmak. Çünkü görüştüğümüz ve yurtdışına açılmayı planlayan hemen her firmanın patronu, şu yorumu yapıyor: "Dünyaya açılmak için yeterli finansman gücümüz var. Ancak maalesef yurtdışında bütün köşe başları tutulmuş."
YABANCILAR DAVET EDİYOR
Yurtdışında özellikle Avrupa ve Rusya'da yaşanan finansal sıkıntı, bugüne kadar bu pazarlardaki en önemli cadde ve alışveriş merkezlerine girmek için sırada bekleyen Türk firmaları için önemli fırsatlar yarattı. Yabancı markaların birçoğu, finansal sıkıntılar nedeniyle mağaza kapatmaya başlayınca hem kiralar düştü, hem de AVM yöneticileri Türk markalarını davet etmeye başladı. Son olarak Orka Group'un Rus futbol takımı Spartak Moskova'ya giyim sponsoru olması nedeniyle gittiğimiz Rusya'da bu örneği yakından görme fırsatımız oldu. Moskova'nın en iyi alışveriş merkezi olarak bilinen Europevsky'de mağaza açan D'S Damat, bu alanda önemli bir başarıya imza attı. Orka'nın Genel Koordinatörü Osman Arar, yüzlerce yabancı markanın bu AVM'ye girmek için sırada beklediğini söyledi. AVM yönetiminin özellikle D'S Damat'ın mağaza açması için kendilerini davet ettiğini anlatan Arar, "Artık Türk markalarının yurtdışındaki prestiji çok yüksek. Bir de ülkedeki ekonomik krizi fırsata çevirdik. Mağaza kiraları düşüyor. Bu gelişmeleri takip etmek lazım" dedi.
DEPARTMAN STORE ÖNE ÇIKIYOR
Moskova'daki yeni yapılan birçok AVM'de Koton, Colin's gibi Türk markaları da bulunuyor. Firmalar yabancı rakipleriyle başarılı bir şekilde rekabet ediyor. Pazara sağladıkları uyum ve uygun fiyat politikaları sayesinde tüketiciler tarafından benimsenen Türk markaları, girdikleri ülkelerde hızla büyüyor. Türk markaları yurtdışındaki caddelerin yanı sıra dünyanın başlıca alışveriş şehirlerindeki lüks departman store'lara da giriyor. Harrods'tan Le Bon Marche'a, Galeries Lafayette'ten Printemps'a dünyanın dört bir köşesindeki 'luxury store' denilen lüks tüketimin yapıldığı departman store ve AVM'lere girmeyi başaran markaları, buralarda hem Türk ürünlerinin tanıtımını yapıyor, hem de çok iyi cirolar elde ediyor.
GÜÇLÜ MARKA, KALİTELİ ÜRETİM KAPIYI AÇIYOR
Harrods'tan Galeries Lafayette'e, Printemps'dan Le Bon Marche'a kadar çok sayıda dünyaca ünlü perakende zincirlerine girmeyi başaran Türk markaları, yurtdışındaki etkinliğini artıyor. Perakendenin patronları, bu merkezlere girmenin oldukça zorlu bir süreç gerektirdiğini söylüyor. Bu noktada şirketlere en yardımcı olan konuların başında ise marka bilinirliği geliyor. Güçlü bir marka ve yüksek nitelikli kalite, kapıların açılmasında kilit rol oynuyor. Zincir mağazaların yöneticileriyle yapılan görüşmeler uzun bir süreç gerektiyor.