Sonbahar geldi, ekranda dizi yağmuru başladı. Yeni dizilere şöyle bir bakıyorum da; beni heyecanlandıran, bir sonraki bölümü heyecanla beklememe yol açan, "Tamam, budur" diyeceğim bir tane çıkmadı henüz. Çoğunluğu Kore devşirmesi olan dizilerdeki en büyük problem, senaryo gibi geliyor bana. Bizim ta 1960'larda başlayıp tüketerek, 80'lerde dibini gördüğümüz zengin kızfakir oğlan (ya da tam tersi) çeşitlemeleri yine ekranları kapladı. 'Bir zamanlar yüzüne bakmadığınız o fakir ama gururlu genç...' diye başlayan beylik Yeşilçam tiradları ısıtılıp ısıtılıp önümüze konulmaya başlandı.
Star TV'de perşembe akşamı yeni bir dizi başladı. Adı, Siyah İnci... Tolgahan Sayışman ile Hande Erçel uyumlu bir ikili oluşturmuş. Berk Hakman takıntılı zengin delikanlı karakterine pek yakışmış. Ege'nin gizli incilerinden Ildır, öyküye harika bir fon oluşturmuş. Gelgelelim, hikaye yine aynı. İki fakir genç tam evlenmeye karar vermişken, araya takıntılı bir zengin adam girer. Aşkın yerini bu kez intikam alır vs... Vallahi ben çok sıkıldım. Ya siz?
