Sakarya Akyazı'da yaşayan 57 yaşındaki Alaattin Elma, 26 yıl önce yaşanan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nde enkaz altında kalan eşi ve üç çocuğunu kaybetmenin derin acısını hâlâ yüreğinde taşıyor. Merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan 7,4 büyüklüğündeki deprem, 03.02'de yaklaşık 45 saniye sürdü. Elma ailesi, Ömercikler Mahallesi'ndeki 4 katlı apartmanın ikinci katındaki evlerinde depremi yaşadı. Yıkıcı sarsıntıda, eşi Hanife (31) ile çocukları Aziz Mert (8), Buse (5) ve Şevval (3) hayatını kaybetti. Elma, enkazdan 8 saat sonra sağ olarak çıkarıldı. O anları anlatan Elma, "Eşim ve çocuklarıma seslendim ama cevap alamadım. Kendimi her şeye hazırladım, kelime-i şehadet getiriyordum" dedi.
DEPREM TEDBİRLERİ UNUTULMASIN
"Acı herkeste aynıydı sadece bende değil" diyen Elma, doğal afet olması nedeniyle daha kolay atlatabildiğini söyleyerek, "O arada Fransız Kızılhaç geldi, şoför olarak işe başladım. 12 Kasım'da Düzce depremi oldu, UNICEF kampında kaldım. Çocuklara yardımcı olup, oyuncaklar ve yemekler dağıttık" ifadelerini kullandı. Elma, daha sonra Fransız Kızılhaç'ında tanıştığı mütercimle evlendiğini ve oğlunun olduğunu anlatarak, "45 saniyede her şeyin bittiğine inanıyorsanız, bir kapının açıldığına da inanmak zorundasınız. Tekrar hayat kurduk, her şeye sıfırdan başladık. Deprem benden her şeyi aldı, bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Unutmadık, unutturmayacağız. Yaşayanlar unutmaz da diğer insanlar unutuyor. Deprem tedbirleri unutulmasın. Herkes normal hayatına, yaşamına döndü en ufak sallantıda tekrar tedbirlere sarılıyoruz ama unutuluyor, sadece o acıyı yaşayanlar biliyor" dedi.