Konya'da 42 yıldır otomotiv sektörüne emek veren Muammer Kıcıklar, kaybolmaya yüz tutmuş bir zanaatı tek başına sürdürüyor. Klasik araba restorasyonu konusunda uzmanlaşan Kıcıklar, sanayi sitelerindeki fabrikasyon sistemin aksine; kaporta, boya, döşeme ve elektrik işlerinin tamamını tek kişilik dev bir kadroyla yapıyor.

"SERA GÖRÜNÜMLÜ GARAJIMDA ARABA YETİŞTİRİYORUM"
Kıcıklar'ın çalışma ortamı da en az yaptığı iş kadar dikkat çekici. Evinin önünde bulunan ve dışarıdan bakıldığında bir sebze serasını andıran yapıyı garaj olarak kullanan usta, bu durumu esprili bir dille anlatıyor:
"Halkımız burayı sera sanıyor ama ben domates değil, araba yetiştiriyorum. Aslında tır brandalarından yaptığım bu alan, restore ettiğim ve satılmaya hazır araçları güneşten, kardan koruyan bir muhafaza alanı. Olsun, yine de mutluyum."

HURDAYI SANATA DÖNÜŞTÜRMEK 18 AY SÜRÜYOR
Klasik araç tutkusunun amcasının arabasıyla başladığını belirten Kıcıklar, yaptığı işin "kombine restorasyon" olduğunu vurguladı. Modern araç tamirinin aksine, klasik araçlarda yedek parça bulunmadığını, her parçanın sökülüp tamir edilerek kurtarılması gerektiğini belirten Kıcıklar, süreci şöyle özetledi:
"Bu araçlar fabrikasyon değil, el emeği istiyor. Bir aracın bitmesi bazen 18 ayı buluyor. Kaportaya gelen aracı tamamen parçalıyoruz. Menteşesinden kapı koluna kadar her şey dışarıda tek tek boyanıp monte ediliyor. Türkiye'de bu işi ekip halinde yapanlar var ama benim gibi kaportadan elektriğe her aşamayı tek başına yapan başka kimse yok."

"EMEĞİN KARŞILIĞI 3 MİLYON TL"
Günümüzde insanların kısa yoldan para kazanma derdinde olduğunu, ancak kendisinin "ne kadar emek, o kadar kazanç" düsturuyla çalıştığını belirten Muammer Usta, restore ettiği araçların fiyatına da değindi.

Sadece boya işlemi yapılacak bir aracın bile 3.5 ay sürdüğünü belirten Kıcıklar, "Bugün bitmiş bir Amerikan klasik araba almak istediğinizde 1 milyonun altında bulamazsınız. Benim şu an sergilediğim, tepeden tırnağa yenilediğim aracın fiyatı ise 3 milyon TL'den başlıyor. Amacımız sadece para değil; bu milli servetleri çürümekten kurtarıp ülke ekonomisine ve gelecek nesillere bir miras (teberrük) olarak bırakmak" ifadelerini kullandı.