Marmaray'da yaşanan olayda Deniz Eroğlu(46), 30 Mayıs günü iki çocuğuyla birlikte trene binmeye çalıştığı sırada, kapı girişinde duran Zehra A. ile geçişini engellediği gerekçesiyle tartışmıştı. Tartışmayı duyan yolculardan Ekrem Dur(50) ve İbrahim A.(22) da olaya müdahil olmuş, Dur, Eroğlu'na yanında çocukları olmasına rağmen "Dışarıya gel" diyerek durakta inmesini istemişti. Eroğlu trenin içinde kalınca, Ekrem Dur tarafından yumrukla darp edilen Deniz Eroğlu'nun burnu kırılmıştı. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından olayla ilgili başlatılan soruşturmada "Kasten yaralama" suçundan gözaltına alınan Ekrem Dur ve İbrahim A.'dan şüpheli İbrahim A., savcılık talimatıyla serbest bırakılırken, şüpheli Ekrem Dur ise adli makamlarca tutuklanmıştı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli Ekrem Dur hakkında, "Neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama" suçundan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

"KAVGA ÇIKACAK DİYE DÜŞÜNÜP VURDUM"
İstanbul Anadolu 85. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki davanın ilk celsesi görüldü. Duruşmaya tutuksuz sanık Ekrem Dur, müşteki Deniz Eroğlu ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada savunmasını yapan sanık Ekrem Dur, "Olay tarihinde ben Marmaray'a Yenikapı'dan eve gitmek için bindim. Deniz bey Bostancı taraflarında Marmaray'a binerken, kapının kenarında Zehra isimli kız duruyordu. Takılmadan binmesine rağmen, 'niye burada duruyorsun, sana takılıp düşeceğiz' deyince, kız yine de, 'özür dilerim abi' dedi. Hemen arkasında durup yüksek tonla bağırmaya devam etti. Sonra ben inmek için kapıya yaklaştığımda Zehra isimli kızın hüngür hüngür ağladığını gördüm. Deniz Bey de hemen yanındaydı. Ben sakin bir tonla 'birader üzdün çocuğu, ağlattın. Hoş olmadı bu yaptığın' dedim. Sonra içeride tehdit etmeye başladı. İçeride herkesten bir ses çıkmaya başlayınca tansiyon yükseldi. Ben de kavga edeceğiz düşüncesiyle istemsiz bir şekilde vurdum. 50 yaşındayım. Böyle bir olayla karşılaşmadım. 28 senedir de aynı yerde çalışıyorum. Deniz Beyden de özür dilerim. Böyle bir olay yaşandığı için de pişmanım, affınıza sığınırım" dedi.

"ATILAN İFTİRALAR YUMRUKTAN DAHA ÇOK ÜZDÜ"
Müşteki Deniz Eroğlu ise, "Oradaki beyaz şapkalı kadın Ekrem Beye 'konu kapandı, neden açıyorsunuz' diye söyledi. Sonra Ekrem Bey daha çok sinirlendi ve 'aşağı gel, seninle aşağıda konuşacağız' dedi. Kavga niyetinde olduğunu anladığım için 'çocuklarım var, bu şekilde sizinle konuşamam' dedim. Çocuklarım kelimesini hiç duymamazlığa verdi. Yüksek sesle konuşmaya başladı. Çok yüksek sesle bağırarak çocuklarımı korkuttu. Sonrasında arka taraftan İbrahim Bey konuya dahil oldu. Olay sırasında tren devamlı hareket ettiği için çocuklarımı güvenli şekilde tutmaya çalışıyordum. İbrahim Beye, 'çocuklarım var, konuşamıyorum' derken, Ekrem bey beni kendine doğru çekti ve trenden aşağıya indirmeye çalıştı. Kolumu çekti. Sonrasında yumruk attı ve kaçtı. Burnum kırıldığı için kanamaya başladı. Çevredekiler burnumun kanaması için tampon görevi görecek peçeteler verdiler. Şikayetçiyim. Özellikle atılan iftiralar beni yumruktan daha çok üzmüştür" dedi.

1 YIL 5 GÜN HAPSE ÇARPTIRILDI
Sanık Ekrem Dur son sözünde, "Biz de bu süreçte evimizde kalamadık. Binlerce tehdit aldık. Çocuklarımı okula gönderemedim. Şu anda eşim ile birlikte psikiyatri ilaçları kullanıyoruz. 5 gün cezaevinde kaldım. Ta ki Zehra çıkana kadar. Ondan sonra insanlar peşimizi bıraktı. Çok sıkıntı yaşadık. Deniz Beyden tekrar özür diliyorum. Yaptığım olaydan dolayı pişmanım" dedi. Mahkeme, sanık Ekrem Dur'u, 'haksız tahrik altında kasten yaralama' suçundan 1 yıl 5 gün hapis cezasına çarptırdı. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veren mahkeme, sanığın 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına da hükmetti.