Türkiye'nin en iyi haber sitesi
İLKER GEZİCİ

Sessizlik diye bir şey yok!

Sinan Özedincik ile Sonat Bahar'ın sunduğu Biz Bize programı a para ekranlarında seyirciyle buluşmaya devam ediyor. Programın bu haftaki konukları Serkan Çağrı, Elif Buse Doğan, Soner Arıca ve Anjelika Akbar, hem sohbetleriyle hem de şarkılarıyla ekran başındakilere keyifli bir sabah yaşattı.


ANJELİKA AKBAR

Her İnsan Bir Bestedir adlı kitabım yeni çıktı. Ses hayatımızın her anında var. Bütün evreni oluşturan ses, frekans. Bizim atomlarımızda dolaşan titreşim. Dolayısıyla aslında her insan bir bestedir. Sürekli bestelenen bir eserdir. O sesi duyduğumuz zaman onu tanıyoruz.
Aslında sessizlik diye bir şey yok. Sonsuz bir devinim içindeyiz. Bu kitabı okuduktan sonra seslere farklı bakacaklar. Ne yiyorsan osun derler ya ne dinliyorsan da osun.
Yüksek sesten kendimi koruyorum. Yüksek sesli müzik çalan bir mağazada alışveriş bile yapamıyorum. Dengeli ve ahenkli şeyleri seviyorum. Hızlı dediğimiz yaşamda en unuttuğumuz şey kendimiziz.
İlişkilerde de beraber susmak çok önemli. Sanatın asıl amacı insanı olduğundan daha mutlu hale getirmektir.



SERKAN ÇAĞRI


CAMİA BENİ KABUL ETMEDİ!

Klarnet festivalimizi dünyanın dört bir yanında biliyorlar. Goran Bregovic, Buika gibi dünyaca ünlü isimler burada yer aldı. Ustaya Saygı Kuşağı yapıyoruz. Bu yıl Belkıs Özener için güzel bir gece yaptık. Ülke kültürü açısından değerli bir işti.
Geçen sene seyircisiz yapmıştık. Bu yıl seyircili yaptık. Bu işte en büyük motivasyonumuz alkış… Seyircisiz yapmanın tadı tuzu yok. Öncesinde Balkan Müzik Festivali'nin üçüncüsünü yapmıştık. 10 bin HES kodu okutulmuş. Çok güzel bir ilgi var. Müzik, yemek içmek kadar ihtiyaç. 10 yıl bir festivali ayakta tutmak çok önemli bir şey.
Çocuklarımın en hareketli dönemli. Nefes 14, Eser de 8 yaşında. Çocukların müzikle pek arası çok yok, yetenekliler mi bilemiyorum. Ama müzisyen olmalarını istemiyorum. Tabii ki müzikle uğraşsınlar ama meslek hayatlarına müzikle devam etmesinler. Ayrıca Z kuşağını çok abartıyoruz. Onları öyle kodlamamak gerekir.
Eskiden sanatçı gece bir yerden çıkarken görüntülenirdi. Saçma bir ilişkinin ortasında basılırdı. Sanatçı imajı böyle oluştu. Bizim gibi bu işin eğitimini alanlar bunun acısını çektik. 'Sizin hayatınız normal değil' dediler.
Eskiler sanat camiasının saçma bir hayat yaşadığını düşünür. Çünkü magazinlerde gördüğümüz yüzde 10'luk kesim yakamızdan bir türlü düşmedi. Ne kadar çarpık ilişki varsa Türk milletinin önüne serdiler. Biz anormal kaldık onların yanında. Düzenli bir aile kurmaya çalışıyordum, camia beni kabul etmedi. Bizde öyle bir şey yok, akşam 8'de evdeyiz. Hanım ve çocuklar arıyor, eve koşuyorum!



SONER ARICA

SÜREKLİ KONUŞMAK ZORUNDA KALDIM

Kamyon kelimesini ben bir şarkıya yazamazdım. Freni patlamış kamyon gibi olduğum, kendimi kötü hissettiğim bir dönemde geldi bu şarkı. Söylerken arınıyorum. Kamyon deyince hareketli atarlı giderli şarkı sanılıyor, öyle değil. Kamyon kelimesini böyle kullanamazdım o yüzden Sezgin Gezgin'i kıskandım.
Sanat dışında mutlu olduğum bir an yok. Kar sessizliği bana çok iyi gelir. Sanatla ilişkimiz genetik kodlama gibi geçiyor. İnsan doğası hızlı kelimelerle yapılmış şarkılara, melodilere uygun değil. Zihin buna ayarlı değil, mutluluk verici bir şey değil. O yüzden klasik diye tanımladığımız şeyler bize daha iyi geliyor.
70'lerde bebektim ama 70'leri daha çok seviyorum. Her dönemin kendi içinde dinamiği farklı. Onu bir takım yıllara hapsetmek doğru değil. 10 yıl sonra belki bugünü arayabiliriz. Sesime ne yazık ki çok iyi bakmıyorum.
Kalabalık ailede büyüdüm ve sürekli konuşmak zorunda olan biri oldum. Yaptığım şarkıların dijital mecrada ne kadar izlendiği, kaç kişi tarafından tıklandığına kafa yormuyorum desem yanlış olur. Çevre baskısı çok korkunç, ancak çok özendiğim bir iş daha az özenilmiş bir işten daha az izleniyorsa durup sorguluyorum. O daha çok tıklanmış diyerek sürekli karşılaştırarak gidersen sadece canın acır. Şiir albümü yapmak istiyorum, kim dinleyecek o sayılara kurban gidecek diyorum vazgeçiyorum.

ELİF BUSE DOĞAN

ANNEANNEMİN ALTINLARINI SATIP ALBÜM YAPTIM

Ani'de ve Çıldır Gölü'nde klip çektik. Anadolu ezgileri ve Batı soundlarının olduğu bir çalışma gelecek.
Albüm yapmanın karşılığı pek yok, tek tek yapıyoruz. Ben türkü değil de pop müzik yapıyor olsaydım daha çok kişi dinliyor olabilirdi. Ama ben türkü okumasaydım müzisyen olmazdım.
Hem zamanı yakalamayı hem de geleneği korumaya çalışıyorum. 4 aydır biniciliğe başladım.
Aslen Sivaslıyım ama doğma büyüme Kocaeliliyim. Ailemdeki herkesin sesi çok güzel. Dedem, babam, dayım bağlama çalıyor. Böyle bir ortamda büyüyünce bütün ozanların eserlerini biliyorsunuz.
İlkokulda bile müzik yarışmalarına beni gönderirlerdi. Pek çok albüm teklifi geldi ama ailem izin vermedi. Üniversite bitince, anneannemin altınlarını satıp albüm yaptım. Her zaman destekler beni.
Eğitime çok önem veriyorum. Müzik ve Sahne Sanatları Bölümü'nde yüksek lisans yapıyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA