Doğum
oranının azalması, başta Avrupa olmak üzere pek çok ülke için giderek demografik bir sorun haline geliyor. Modern yaşam koşulları kadını geç evlenmeye veya çocuk doğurmamaya doğru iterken, toplum mühendisleri bu soruna en kısa zamanda çare bulmakla meşgul. Bu sorundan yakınan Singapur ise doğum oranını artırmak için yaratıcı bir yönteme başvurmuş. Masallarla büyüyen kadınlar, eski masalların yeni versiyonlarında Pamuk Prenses'i, Külkedisi'ni veya Rapunzel'i karşılarında "evlilik tavsiyeleri" verirken buluyor. Hükümet destekli kampanyada, 21'inci yüzyılın Külkedisi 20'li-30'lu yaşlardaki genç kadınlara, "Zaman su gibi akıp gidiyor. Her şey para pul değil. Aile kur, çoluk çocuğa karış" tavsiyesini veriyor. Bugünlerde Singapur'daki üniversiteli gençlerin ellerinde hayata dair bazı "öğretici" bilgileri eğlenceli bir şekilde anlatan broşürler var. Bunların üzerinde hani bildiğimiz, anne-babamızın biz uyurken yanı başımızda okuduğu masal karakterleri bulunuyor. Külkedisi, Altın Yumurtlayan Kaz, Alice Harikalar Diyarında, Rapunzel ve Pamuk Prenses gibi... Artık hepsi başka bir misyona soyunmuş durumda: Genç kızları evlenmeye teşvik ederek ülke nüfusunun artmasını sağlamak.
ALICE'TEN TAVSİYELER
Lewis Carroll'un Alice Harikalar Diyarında isimli masalındaki Alice, 21'inci yüzyılda çok farklı bir portre çiziyor. Carroll'ın çizdiği mavi elbiseli ve beyaz önlüklü, uzun sarı saçlı kızın yerini, üzerinde YOLO (İngilizce "İnsan Dünyaya Bir Kez Gelir" sözünün kısaltılmış hali) yazan bir tişört giyen, modern dönem çalışan kadın profili almış. Yeni versiyon Alice resminin yanına "Alice dünya telaşı için para peşinde koşmaktan vazgeçiyor" şeklindeki mesaj içerikli bir söz iliştiriliyor. Böylece hedef kitle olan 20'li ve 30'lu yaşlardaki kadınları "Hayat o kadar meşgul ediyor ki, bir kadının aile kurma şansını elinden alıveriyor" düşüncesinden uzaklaştırmak istiyor. Her hikâyede cinsellik, evlilik, doğurganlık ve ahlak kavramları beraber kullanılarak gereken mesaj verilmeye çalışılıyor. Ülkenin dört bir yanındaki üniversitelere dağıtılan broşürlerin yaratıcısı da 23 yaşındaki bir kız öğrenci olan Chan Luo Er. Chan, "Herkes masalları sever. Bizim masallarımızdaysa, sözgelimi Altın Yumurtlayan Kaz kadının doğurganlığının düşüşünü yaşa bağlı olarak çok güzel bir şekilde anlatıyor" diyor. Doğrusu üniversite öğrencileri de bu fikre bayılmıyor değil. Yeni masalların, ülkenin nüfusunu 2030'a kadar üçte biri oranında artırma amacıyla uyuşacağını düşünenler mevcut. Chan, "Ben de daha gençken şu beş şeye odaklıydım: para, araba, ev, golf kulübü üyeliği ve kredi kardı. Ancak artık eskisi gibi düşünmüyorum. İnsanı nasıl mutlu oluyorsa öyle yaşamalı. Bu iyi bir işkadını olmak da olabilir, bir aile kurmak da" sözleriyle genç kızları etkilemeye çalışıyor.
ZAMAN GEÇİYOR
Masal karakteri 20'li yaşlarındaki Alice, hayatın hayhuyundan evlenip aile kurma fikrini öteliyor. Üstü açık spor arabasıyla gezip "Hızlı yaşa" felsefesini güden "Kaygısız Alice"in unuttuğu bir şey var; "Biyolojik saat işliyor ve 40'larından sonra doğurganlık oranı yüzde 95 azalıyor."
KAZ YUMURTLAYAMIYOR
Altın Yumurtlayan Kaz'ın verdiği dersse şu: "Altın Yumurtlayan Kaz yumurtaları nedeniyle değerli. Yumurtaları altın gibi parlıyor. Ama kazın bir daha yumurtlayamayacağı zaman yakındır. Çünkü yumurta üretmesi gereken aracı paslı ve eski."
PAMUK PRENSES
Pamuk Prenses'in yedi cücesi değil, yedi çocuğu var. Prenses, "Ayna ayna söyle bana, bu dünyanın en zengini kim?" diye sorduğunda aldığı cevap, "Sizsiniz Pamuk Prenses" oluyor. Bu masalda genç kızların kulağına küpe yapılan not ise evlilikte cinselliği teşvik eder içerikte.