Emek, süt fiyatlarının aşağıya çekilmesiyle üreticilerin damızlık hayvanlarını kestiğini anımsatarak, küçükbaş hayvan sayısında da son 5 yılda önemli düşüş yaşandığını bildirdi.
Türkiye'nin et ihtiyacını küçükbaş hayvancılığın desteklediğini, bunun da hayvan sayısında düşüşe neden olduğunu belirten Emek, bu düşünün büyükbaş hayvan sayısını da olumsuz etkilediğini ifade etti.
Hayvancılıkta geleneksel yöntemin tek edildiğini, genç jenerasyonun ailenin yaptığı hayvancılık işini sürdürmediğini vurgulayan Emek, bunun da Türkiye'deki hayvancılığın gerilemesindeki en önemli nedenlerinden birisi olduğunu savundu.
Emek, şöyle dedi:
''Türkiye'nin et ihtiyacı bugüne kadar süt hayvanlarından karşılanınca küçükbaş hayvan sayısında düşüş oldu. Bunun sonucunda büyükbaş hayvan sayısındaki düşüşle şu anki ki et sıkıntısı ortaya çıktı.
Türkiye'de artık hayvancılık ve tarımda üretim planlaması yapılması zorunluluğu vardır. Gelişimini tamamlayan ülkeler üretimi bu şekilde tamamladı. Sektörde yaşanan sıkıntılar da aile işletmelerinin oluşturulmasıyla çözülebilir. Aile işletmelerine en az 35 baş hayvan şartı getirilerek, istihdam sağlanır. Böylece aile hem üretici olarak kendi şirketinde çalışmış olacak, hem göç etme zorunluluğundan kurtulacak, belli oranda da istihdam yaratacak ve ekonomik hareketlilik oluşturacak. Sürekli üretim olacağı içinde bugün yaşadığımız sıkıntılar olmayacak.''
İsmail Emek, şu an için damızlık hayvan sayısının yeterli olduğunu belirterek, Trakya bölgesinin 20 Mayısta tarihinde ''Hastalıktan arındırılmış bölge'' ilan edildiğini anımsattı.
Bölgeye hayvan girişlerinin o tarihten itibaren yasaklandığını, bunun sonucunda bölgedeki hayvan sayısının azaldığını ifade eden Emek, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın yaşanan düşüş nedeniyle bölgede ithalata izin verdiğini kaydetti.
Bölgede sadece ithalata izin verildiğini bildiren Emek, ''Yurt içi girişlere hala izin verilmiyor ama ithalat yapılıyor. Bu nedenle kurban bayramında hayvan sıkıntısı yaşayacağımızı düşünmüyorum'' diye konuştu.