'Format gereği' hep aynı yaşta kalan lise öğrencisi Sıkılhan ve onunla diyalog kurmaya çalışan yakın kız arkadaşı Bunalgül Peremcioğlu, annesi Gülizar Öflan, mafyöz arkadaşı Hırgürkan Yırtıcı, dayısı Ömür Kartzambak ve diğerleri, Atilla Atalay'ın son kitabı
Mecnun Kuleleri' nde yine bir arada. Bu kez diyaloglara twitter veya Alaçatı beach muhabbetleri gibi Atalay için ti'ye alınması kaçınılmaz konular da eklenmiş. Yazılarına
Leman ve
Lemanyak dergilerinde devam eden Atilla Atalay'ın kendine has, belli bir okuyucu kitlesi var. Ve onlar bu 14. kitabı merakla bekliyorlardı. (Atalay'ı tanımayanlar için
Sıdıka'nın yaratıcısı demek başlangıç için iyi bir ipucu olabilir.) Kitabın ilk bölümü olan Sıkılhan'la Diyalog Çabaları'nda, en çok çaba gösterenlerden Bunalgül, telefonu "Allo miriba Sıkıl, Bunalgül ban," diye açıp, çoğunlukla Sıkılhan'a "Yiğıvraançsıın!" ve "Hayvanlarca kez hayvansın!" diye kapatıyor. En büyük derdi, okulun ilk günü kendi saç modeliyle diğer kızlarınkinin pişti olması veya halasına gittiğini söyleyen arkadaşı Büzge'nin 'feysbuuk'ta "Osmanbey'de QQ Cafe'de latte içiyorum," diye yazması. Sıkılhan'ın annesi ise biricik oğluna küreselleşmenin önemini şöyle anlatıyor: "Küreselleşmeseydik domatesler ufacık, kavruk ve mat renkli olacaktı, ben erkenden kırışacaktım,
Lost ve
Niptuck dizilerini bilemeyecektik, YouTube olmayacaktı..." Bu telefon diyaloglarının sonuna doğru Aşur dayısı Sıkılhan'a töre gereği Ömür dayısını öldürmesi için baskı yapmaya başlıyor. Her telefonu karşı tarafın yüzüne kapatan, kimseyle anlaşamayan ve hemen hiçbir şeyi ciddiye almayan Sıkılhan bu kez dayısına "Şu töreyi bana bir mail atar mısın, iyice bir anlamaya çalışayım," veya "Bu törenin 'a' kuru, 'b' kuru filan gibi birtakım aşamaları yok mu? Cart diye suikast emri mi veriyo insana," gibi cevaplar veriyor.
İLİŞKİMİZE UZMAN SOKTUK
Kitabın ikinci bölümü ilişki uzmanı ve yaşam koçu Sarı Dobra Lanbanu Ohnur'a gelen mektuplar ve bu mektupların cevaplarından oluşuyor. Bunlardan bazıları, sıkı takipçilerinin Atalay'ın blog'unda önceden okuduğu yazılar. Mektup başlıklarından örnek vermek gerekirse: Sevgilimi Tabanca Yalarken Yakaladım, Beyim Kendisine Bulduğum Kadını Aldatıyor, MSN Aşığımınan Kocamı Parçalama Konusunda Anlaşamıyorduk, Beyim '2012'de Kıyamet Kopucak' Diyerekten Yuvamı Afedersiniz Geneleve Çevirdi, İlişkimize Uzman Soktuk Çıkartamıyoruz... Üçüncü ve son bölüm ise kitaba da adını veren
Mecnun Kuleleri öyküsüyle başlıyor. Burada birdenbire yaralayıcı bir aşk öyküsüyle karşılaşıyorsunuz. "Evet güldük, bu kadar mizah yeter, haydi ciddiyete," dercesine... Şehirden izole sekiz bloklu bir sitede yaşamaya dair gözlemlerle örülmüş öyküde, 'kabulleniş' ve 'farkındalık' hissiyatı ayrıca dikkat çekici. Ardından gelen beş öykü de genellikle yalnızlığa vurgu yaparak bitiyor.
Mecnun Kuleleri Atilla Atalay, İletişim Yayınları, 337 s., 22.60 TL