Türk silahlı Kuvvetleri (TSK) desteğindeki Suriyeli muhalifler (ÖSO) 58 gün süren operasyonun sonucunda Suriye'nin Afrin kentini teröristlerden temizlediler. Üstelik bu işi sivillerin yaşam hakkını gözeterek titiz şekilde yaptılar.
Zira birkaç bin PKK-YPG'li teröristin çevresini hendeklerle ve beton tünellerle çevirerek bir savaş üssüne çevirdikleri Afrin'de 500 bine yakın sivil yaşıyordu. Ve Türkiye bu sivillerin güvenliğini sağlamak için gerektiğinde kendi askerinin canını riske atacak yöntemleri tercih etmekten çekinmedi.
TSK, Afrin'deki sivil yaşam alanlarına hava saldırıları düzenlemedi… Kentten ayrılmak isteyenler için çıkış koridor kurdu ve operasyonun sonuna dek açık kalmasını sağladı… Bugün de, kaçan PKK-YPG'li teröristlerin kentteki sivillerin arasına döşediği mayınları, el yapımı patlayıcıları temizlemekle meşgul. Tabii bir yandan da teröristlerden ele geçirilen odalar dolusu ABD hibesi silah ve mühimmatı envanterine kaydetmekle…
İki ay süren Afrin harekâtıyla ilgili bağımsız uluslararası kuruluşlar tarafından kanıtlanabilmiş ciddi bir hak ihlali bildirimi yapılmadığını da hatırlatalım.
Aslında TSK'nın Afrin operasyonundaki başarısını ve titizliğini anlamak için bunca söz yerine iki fotoğraf karesini karşılaştırmak yeterli.
Biri TSK'nın PKK-YPG'li teröristlere yönelik operasyon düzenlediği Afrin'in panoramik resmi… Diğeri ise Suriye'deki bir başka terörist grup olan DAEŞ'in sızdığı ve ABD'nin operasyon yaptığı Rakka kentine ait.
Afrin'in resmine bakan, operasyonun bitiminin üzerinden bir hafta bile geçmeden kentte yaşamın normale dönmeye başlamasına şaşırmıyor. Çünkü şehir, çatışmalardan önce ayrılan sivillerin geri dönebileceği şekilde yerli yerinde.
Ancak ABD'nin porselen dükkânına dalmış bir fil gibi girdiği ve binlerce sivili katlettiği Rakka bir hayalet şehirden farksız. Bugün Türkiye'de ya da bir başka Avrupa ülkesinde mülteci konumda olanların ciddi kısmıysa muhtemelen ABD'nin özgürleştiriyorum derken yıktığı Rakka'dan kaçan Suriyeliler.
Ne gariptir ki Avrupa Birliği ve NATO antik bir şehri andıran ölü Rakka'nın değil, tekrar sakinleriyle birlikte nefes alıp yaşamaya başlayan Afrin'in resminden huzursuz oluyor!
Oysa söz konusu Birliğin ve Paktın doğu sınırını Türkiye oluşturuyor. Yani Türkiye'nin Suriye'de oluşturduğu PKK-YPG ve DAEŞ'ten arındırılmış güvenli bölge AB'ye ve NATO'ya da tampon olacak. Bu operasyon Türkiye'ye ve oradan Avrupa'ya yönelik yeni göç hareketlerini engellediği gibi, geri dönüşleri de tetikleyecek.
AB ve NATO üyesi ülkelerin halkları doğu sınırlarının güvenliği için şehit düşen askerlerimize ne kadar teşekkür etseler az.