Konuya ilişkin, Özdemir, kendilerini taklit eden mağazanın, Çin'in Pekin şehrinde 3 adet perakende mağazasıyla faaliyet gösterdiğini ve mağazaların konseptinin Wenice mağazalarıyla birebir aynı olduğunu tespit ettiklerini bildirdi.
Bu firmanın, temkinli davranmak niyetiyle ön logo olarak ''Lovealice'' ismini kullandığını, ancak bunun sadece bir kamuflaj olduğunu dile getiren Özdemir, ''Pekin'in en büyük alışveriş merkezi olan Ritan Uluslararası Alışveriş Merkezi'nde mağaza açmışlar. Yaptığımız üretimi, 2 sezon sonradan takip ediyorlar. Mağazayı aradığınızda dahi telefonu 'Wenice' diye açıyorlar. 'Lovealice' değil... İçeride kullandıkları antetli kağıtlardan, reklamlarına kadar Wenice adı var'' diye konuştu.
Kendilerini taklit eden firmayı, adından çalıştığı bankaya kadar tespit ettiklerini anlatan Özdemir, firmanın adının ''Chen Jun Mei'', mağazalarının adının ''Lovealice'' olduğunu, ürünlerinde ise Wenice etiketi kullandıklarını söyledi.
Oktay Özdemir, firmanın kullandığı logo ile Wenice'nin logosundaki benzerliğe de dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Logolarına baktığınızda birebir bizim konseptimizi kullandıkları görülüyor. Romanya'dan bir müşterimiz bu mağazayı sipariş verecekmiş gibi arıyor ve müşterimiz bizden bahsedince şunu söylüyorlar; 'Hedefimiz, Wenice ile belirli bir noktaya geldikten sonra ürünlerimizi 'Lovealice'e çevirmek'. Yani bu sadece ürün taklidi değil, bizim markamızın olduğu pazarlarda bizim adımızı kullanarak bu pazarlara giriyorlar ve logosunu bizimle aynı şekilde kullanarak Wenice müşterilerini çalmayı planlıyorlar.
Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracat Genel Müdürlüğü'ne bu konuda başvurduk ve İhracat Genel Müdürlüğü de bu konuda Çin'deki yetkili makamlara başvuruyu yaptı. Çin haricinde Rusya, Balkan ülkeleri, Romanya, Hırvatistan, Orta Asya ve Gürcistan'da da Wenice ürünlerinin satıldığını tespit ettik. Türkiye'de bu konuda çok araştırma yaptık acaba Türkiye'de mi üretiliyor diye, ama Türkiye'de böyle bir üretim tespit etmedik.''
''HAKKIMIZIN KORUNACAĞINA İNANIYORUZ''
Wenice'yi taklit eden firmanın, çıkardıkları kataloğu dahi internetten alıp aynısını bastırdığını belirten Özdemir, katalogda kullandıkları mankenleri bile değiştirmediklerini söyledi.
Yasal olarak şu anda Çin'in yetkili makamlarından gelecek cevabı beklemek zorunda olduklarını anlatan Özdemir, ''Bu firmanın şimdi mağazalarını kapatması ve üretimini durdurması gerekiyor ama yasal sürecin tamamlanmasını beklemek zorundayız. 10 milyon avro tazminat talebimiz var. Bu konuyla ilgili devletimiz tarafından da bizim tarafımızdan da girişimler başlatıldı'' dedi.
Özdemir, devletin gerekli makamlarının bu konuyla hızlı bir şekilde ilgilenmesinden mutluluk duyduklarını ve 6 ay içinde sonuç almayı beklediklerini de dile getirerek, ''Çin'deki Türk hukukçular bile bu konuda bize gönüllü olarak yardımcı olabileceklerini söylüyorlar. Çin, nasıl ki dünyada kendi hakkını koruyorsa bizim de hakkımızı koruyacaklarına inanıyoruz. Ayrıca uluslararası tescillere ödediğimiz paraların işe yarayıp yaramadığını da bu süreçte göreceğiz'' şeklinde konuştu.
Oktay Özdemir, bu firmanın birçok ülkeye ihracat yaptığını da tespit ettiklerini belirterek, 20-25 milyon dolar civarında ihracat yaptıklarını tahmin ettiklerini söyledi.
En büyük şüphelerinin, bu firmanın, şu an için girmedikleri pazarlarda da faaliyet gösterip göstermediği olduğunu dile getiren Özdemir, ''Buralara da girmişlerse o pazarlarda da ciddi sıkıntı yaşarız. Bu kadar agresif taklit edilen bir marka yok. Direkt bizim adımızı kullanıyorlar. Asıl niyetleri, markamızı yıpratmak. Bizi en çok rahatsız eden konu da bu...'' dedi.
BİR YILDA 55 BİNİN ÜZERİNDE SAHTE ÜRÜN
Özellikle gelişmekte olan ülkelerde gümrük sınırlarının yeterince güçlü olmadığını ifade eden Özdemir, şöyle konuştu:
''Romanya'da ve Bulgaristan'da bir yıldır sahte ürün toplattırıyoruz. Sadece Balkan ülkelerinde bir yılda toplattığımız sahte ürün sayısı 55 binin üzerinde. Ancak bir türlü bunun kaynağına ulaşamıyorduk. Şimdi ulaştık.
İnsanlar bize diyorlar ki; 'Neden sizi taklit etsinler?' Wenice, bugün dünyada en geniş çocuk hazır giyim koleksiyonu üreten firması. Bir sezonda 4 bin 600 ve binin üzerinde de hızlı model üretiyoruz. Dünyada tek engelli koleksiyon üreten firmayız. Yıllık ortalama 20-25 milyon avro ihracat yapıyoruz. Dünyada bugün 46 ülkede 312 mağazamız var. Bu yüzden taklit edildiğimizi düşünüyoruz.''
''TÜRK MARKALARININ DEĞERİ BİLİNMELİ''
Özdemir, Türkiye'deki markaların işbirliği yapması ve Türk markalarının değerlerinin bilinmesi gerektiğini de kaydetti.
Kendilerini taklit eden firmanın, ürünlerinin üzerine 'Made in Turkey' yazdığını vurgulayan Özdemir, ''Bu da Türk işçiliğinin, dünyada bir marka olduğunun göstergesidir. Şu anda kimse çocuğuna Çin üretimi kıyafet giydirmek istemiyor. Bu konuda çok büyük bir açık var pazarda. Uzak Doğu'da üretim yapmayan firmaların önü açık. Türkiye olarak bunu iyi değerlendirmemiz lazım'' diye konuştu.
