Çek Cumhuriyeti'nin başkenti olan Prag aynı zamanda ülkenin en büyük şehri. Orta Avrupa'nın kalbinde yer alan bu şehir heykelleri, kaleleri, meydanları, müzeleri ve kiliseleriyle görsel bir şölenin kapılarını aralıyor. Son yılların en gözde yerlerinden olan bu romantik şehir büyüleyici havasıyla diğer Avrupa şehirlerinden ayrılıyor. Eski ve yeni şehir olarak ikiye ayrılan kentte, dünle bugün ahenkle dans ediyor.
EŞSİZ BİR MANZARA
Hüzünle romantizmin muhteşem resitalini sunan Prag'a adımınızı atar atmaz karşınıza çıkan tarihi yapılar baş döndürüyor. Bu yapıların başında ise tüm görkemiyle Cumhuriyet Sarayı gelirken Avrupa'nın en güzel ve en eski katedrallerinden St. Vitüs Katedrali bu sıralamayı takip ediyor. Eski şehir meydanını azizlerin kuklalarıyla süslü astronomik saat kulesini görmek isteyenler doldururken Vıltava Nehri doğrultusunda uzanan yol sizi şehrin siluetine hâkim bir noktaya çıkarıyor. Az ilerideki Charles Köprüsü ise belki de hayatınızda göreceğiniz en mükemmel manzarayı ayaklarınızın altına seriyor. Buranın büyüsünden sıyrılıp Prag Kalesi'ne doğru yola koyulabilirseniz adeta bir tören havasında gerçekleşen kaledeki asker nöbet değişimini görebilirsiniz. Gün bitmeden yapacaklarınız arasına Viltava Nehri'nin üzerinden tekne gezintisini de ekleyebilir akşam da şehrin ışıklarının vurduğu nehrin üzerinde yemeğinizi yiyebilirsiniz.
ULU ÖNDER DE ZİYARET ETTİ
Turunuz sırasında Prag'a yaklaşık 2 saat mesafedeki Karlovy Vary bölgesindeki kaplıcalara da gidebilirsiniz. Avrupa'nın en önemli kaplıca merkezlerinden olan bu kaplıcaları Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk 1918'de ziyaret etti. Eşsiz güzellikteki bu kent şifalı sularıyla da sağlık turizmine kapı açıyor.
TARİHE YOLCULUK
Tarihe yolculuk yapmak isteyenler için düzenlenen yemekli ve içkili "Ortaçağ Gecesi" gezinize ayrı bir tat katıyor. Ortaçağ'a ait özel gösteriler, dans ve eğlencelerle süslü gecede yemek ve şarap eşliğinde güzel dakikalar yaşayacak, unutulmaz anılarla ayrılacaksınız.